Türk Toplu İş Hukukunda uzlaştırma ve arabuluculuk
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Toplu pazarlık, taraflara etkili mücadele silahları verildiğinde işlevlerini yerine getirebilir. Grev ve lokavt yapma imkanının bulunmadığı durumlarda, tarafların serbest toplu pazarlık yapmaları mümkün değildir. Toplu iş uyuşmazlıklarının çözümünde, taraflara grev ve lokavt yapma imkanının sağlanması kaçınılmaz ise de, özellikle grev bu mücadelenin taraflarını olduğu kadar ulusal ekonomiyi, kamu düzenini ve hatta siyasi düzeni olumsuz yönde etkileyebilmektedir. Bu nedenle tarafların grev aşamasına gitmelerini önleyici barışçı çözüm yollarının bulunması gerekmektedir. Tüm ülkelerde toplu iş uyuşmazlıklarının barışçı çözüm yolu olarak, uzlaştırma, arabuluculuk ve tahkim müesseselerinden faydalanılmaktadır. Ülkemizde ilk kez 1909 tarihli Tatil-i Eşgal Kanununda toplu iş uyuşmazlıklarında barışçı yollara başvurma imkanı verilmiş, barışçı yol olarak uzlaşma kurulu düzenlenmiştir. 3008 sayılı İş Kanunu döneminde (1936-1963), grev ve lokavt yapma imkanı bulunmadığından, toplu iş uyuşmazlıklarının barışçı çözüm yollarına gerçek anlamıyla 1961 Anayasasına uygun olarak çıkartılan 275 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanununda yer verilmiştir. Grev ve lokavt aşamasından önce zorunlu olarak başvurulan ve sonuçları tarafları bağlayıcı nitelikte olmayan, toplu iş uyuşmazlıklarının barışçı çözüm yollarından uzlaştırma ve arabuluculuk müesseselerinin ülkemizdeki yasal düzenlemesi, uygulaması ve uygulamada ortaya çıkan sorunların inceleneceği `Türk Toplu İş Hukukunda Uzlaştırma ve Arabuluculuk` isimli bu çalışma 3 bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde; toplu iş uyuşmazlıkları ve barışçı çözüm yolları, ikinci bölümde; 275 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu döneminde (1963-1980) ülkemizde uygulanan uzlaştırma sistemi, üçüncü bölümde ise; 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunun yürürlüğe girmesinden (1982) sonra ülkemizde uygulanan arabuluculuk sistemi incelenmiştir. ABSTRACT Mass bargaining is effective if active implement are given to the sides. Both side's free mass bargaining opportunities are impossible if there are no strike and lockout rights. Eventhough strike and lockout is unconditional in work dissagreements, especially strike may effect the sides and also national economy, public and political regularity in negative ways. For this reason both sides should seek the pasific solutions in order not to go on strike. In all countuf ies reconciliation, mediators and arbitrations are used to solve the mass work disagreements in peacefull ways. In first time `The Law of Tatil-i Eşgal` is given to solve the mass work disagreements in peacefull ways in 1909 in our country, by that as a peacefull way the reconciliation board is arranged. 3008 Work Law in the period of 1936-1963 strike and lockout possibilities were not existed, the peacefull solution of mass work disagreement is taken place in 275 Mass Work Contract Strike and Lockout Law according to the 1961 Constitution. Before the strike and lockout stage, there is an obligatory application of peacefull solutions of mass work disagreements which are reconciliation and mediator process. `The Intermediary and Reconciliation In Turkish Mass Work Law` study consists of three parts which are legal regulations, applications and the problems consist of the applications. In first part; mass work disagreement and peacefull solution ways, in second part; reconciliation system according to the 275 Mass Work Contracts Strike and Lockout Law in the period of 1963-1980, in third part; intermediatary system after the 2822 Mass Work Contract Strike and Lockout Law (1982) is examined in our country.
Collections