Yahudilik`te, Hıristiyanlık`ta ve İslam`da irtidat
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET BAŞLIK: YAHUDÎLİK'TE, HIRİSTİYANLIK'TA VE İSLAM'DA İRTİDAT Bu tez, Cumhuriyet Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde Yüksek Lisans Tezi olarak hazırlanmıştır. Bu çalışma, bir giriş, üç bölüm ve bir sonuçtan oluşmaktadır. Giriş bölümünde, din değiştirmenin psiko-sosyolojik sebepleri, Yunan ve Roma dinlerinde irtidat ve üç dine göre irtidatın kavramsal boyutu üzerinde durulmaktadır. Birinci bölümde, Yahudilik'te irtidat şekilleri, Yahudi hukukunda mürtedin durumu ve Yahudi tarihinde irtidat olayları ele alınmaktadır. Yahudilik'te din ile ırk özdeş kabul edildiği için, bir Yahudinin din değiştirmiş olsa bile Yahudi kabul edildiğini görüyoruz. Ayrıca Yahudilik'te birkaç husus dışında herkesin ittifak ettiği inanç esaslarının bulunmaması, dinden çıkmaya sebep olan hususların tespitini güçleştirmektedir. İkinci bölümde, Hıristiyanlık'ta irtidat şekilleri, Kilise hukukunda mürtedin durumu ve Hıristiyanlık tarihinde irtidat olayları değerlendirilmektedir. Hıristiyanlık inanç esaslarının Pavlus'la birlikte ortaya çıkmaya başlaması, Hıristiyanlığın kurucusunun Pavlus olduğu izlenimim vermektedir. Hıristiyanlık'ta ayrılıkların ve bölünmelerin temelinde İsa Mesih'in tabiatı, Baba ile olan münasebeti, Meryem'in Tanrı doğuran olup olmadığı gibi doktrinsel veya Papa'mn yanılmazlığı, havari ve komünyonun anlamı ve İsa'mn geliş gayesi gibi teknik sebepler yer almaktadır. Bunun sonucu olarak din içi sapkınlıklar irtidat kabul edilmekte ve başka bir dine geçmekten daha tehlikeli görülmektedir. Üçüncü bölümde ise İslâm'da irtidat şekilleri, İslâm hukukunda mürtedin durumu ve İslâm tarihinde irtidat olayları ele alınmaktadır. İslâm'da irtidatın şer'î dayanağının Kur'an-ı Kerim değil, Peygamber (sav)'in sözleri ve tarihî uygulamalar olduğu görülmektedir. Klasik fıkıh kitaplarında mürtedin öldürüleceği görüşüne karşın, son dönem İslâm alimlerinden kimisinin, irtidatı din ve vicdan hürriyeti bağlamında değerlendirip mürtedin öldürülemeyeceği; geçmişte olan uygulamaların ise dinî değil siyasî sebeplere dayandığı görüşünde oldukları görülmektedir. Sonuç kısmında ise, karşılaştırmalar yaparak konunun genel bir değerlendirmesi verilmektedir. ABSTRACT TITLE: APOSTASY IN JUDAISM, CHRISTIANITY AND ISLAM This study is prepared as a post graduate thesis at Cumhuriyet University Social Sciences institute. It consists of an introduction, three parts and a conclusion. In the introduction, the psychological reasons of apostasy, apostasy in Roman and Greek religions and the conceptional dimension of apostasy according to the three religions are concentrated on. In the first part, the forms of apostasy in Judaism the situation of apostates in the Jewish law and apostasy events in the Jewish history are handled. We see that even if a Jewish person changes his religion, he/she is considered Judaist because religion and race are considered identical in Judaism. In addition, it is difficult to discover the matters which cause a person to get away from his religion because there are not doctrinal prenciples in Judaism that every body can agree unanimously except for a few matters. In the second part, the forms of apostasy in Christianity, the situation of apostates in the church law and apostasy events in the Christianity history are concentrated on. In the base of disagreements and differences in Christianity are doctrinal like the nature of Messiah, his relation to the Father, whether Mary theotokos or technical reasons like the state of lightness of Pope, the meaning of disciple and communion and the goal of Jesus to come. As a conclusion, inter-religion deviations are considered apostasy and seen more dangerous than accepting another religion. In the third part, the forms of apostasy in Islam, the stuation of apostates in the Islamic law and events of apostasy in the Islamic history are handled. It is seen that the legal support of apostasy in Islam is not the Qur'an itself, but the sayings of the Prophet and historicial practices. Despite the opinion in the classical books relating to jurisprudence in Islam about apostates to be killed, it is seen that some muslim scholars of the last century have been evaluating apostasy in the context of freedom of religion and conscience and they agree that an apostate cannot be killed and the practices in the past are not based on religious resons but political ones. In the conclusion, a general evaluating o fthe subject is given after making some comparisions.
Collections