Hemodiyalize giren ve girmeyen üremik hastalarda mide-duodenum değişiklikleri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Bu çalışmada hiç hemodiyalize girmemiş 15 üremik hasta, uzun süreli hemodiyaliz tedavisi altında olan 15 üremik hasta ve dispeptik yakınmaları nedeniyle hastanemize başvuran 15 üremik olmayan hasta mide ve duodenum hastalıkları yönünden karşılaştırıldı. Grupların yaş ortalaması sırasıyla 48.6±4.6, 43.4±3.1 ve 43.6±3.2 idi. Üremik hastaların hepsinin kreatinin klerensi 10 mi. / dak. ' nın altındaydı. Çalışmaya alınan her bir hastanın açlık serum gastrin düzeyi `RIA` yöntemi ile ölçüldü. Endoskopik ve histolojik tetkik yapılarak gastrit, duodenit ve peptik ülser açısından değerlendirildi. `Üreaz pozitifliği` ile H. pylori bakıldı. Hemodiyalize giren üremik hastalarla, girmeyen üremik hastalar atasında serum gastrin düzeyleri, ` üreaz pozitifliği `, endoskopik ve histolojik olarak saptanan toplam gastrit, duodenit ve peptik ülser oram açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamadı ( p > 0.05 ). Hemodiyalize giren üremik hasta grubu ile hemodiyalize girmeyen üremik hasta grubu, üremik olmayan kontrol grubu ile ayrı ayrı karşılaştırıldığında, serum gastrin düzeyleri, ` üreaz pozitifliği `, endoskopik ve histolojik olarak saptanan gastrit, duodenit ve peptik ülser oranı, diyalize girsin veya girmesin üremik hasta gruplarında istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksek bulundu (p< 0.05 ). Endoskopik olarak saptanan gastrit ve duodenit grade I-D-III şeklinde derecelendirilip ayrı ayrı karşüaştınldığında, her üç grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamadı ( p > 0.05 ).50 Hemodiyalize giren veya girmeyen üremik hastalarda görülen toplam peptik ülser oranı üremik olmayan kontrol grubuna göre yüksek olmakla birlikte istatistiksel olarak anlamlı değildi ( p > 0.05 ). Hemodiyalize giren üremik hastalarla, girmeyen üremik hastalar arasında histolojik olarak saptanan gastrit oram açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamadı ( p > 0.05 ). Hemodiyalize giren veya girmeyen üremik hastalarda histolojik olarak saptanan gastrit oranı, üremik olmayan kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı şekilde yüksek iken ( p < 0.05 ), her üç grup arasında histolojik olarak saptanan duodenit oram açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunamadı ( p > 0.05 ). Sonuç olarak üremik hastalarda endoskopik ve histolojik olarak saptanan mide duodenum hastalıkları, serum gastrin düzeyleri ve H. pylori enfeksiyonu üremik olmayan kontrol grubuna göre anlamlı olarak yüksekti. Ancak üremik hastalarda yüksek olarak saptanan bu sonuçlara kronik hemodiyaliz tedavisinin herhangi bir etkisi saptanamadı. Bu yüzden hemodiyalize girsin veya girmesin KBY olan hastalarda mide duodenum hastalıklarının yaygın olduğunu, yüksek serum gastrin düzeyi ve artmış H. pylori enfeksiyonunun buna neden olan faktörlerden olabileceğini söyleyebiliriz. Özellikle böbrek transplantasyonundan sonra GÎS komplikasyonlarrmn ve bu komplikasyonlardan dolayı olan mortalitenin yüksek olduğunu göz önüne alırsak üremik hastaların semptomatik olsun veya olmasın, GİS hastalıkları yönünden belirli periyodlarla taranması ve tespit edilen patolojilerin tedavi edilmesi gerektiği kanısındayız.
Collections