Prostat kanserli hastalarda preoperatif serum PAP ve PSA değerlerinin tümör diferansiyasyon derecesi ile ilişkisi

Abstract

32 ÖZET Bu çalışma 1992 Temmus-1994 Nisan tarihleri arasında Cumhuriyet Üniversitesi I ip Fakültesi Üroloji Anabilim Dalı'na prostatism yakınmaları ile başvuran ve histopatolojik olarak prostat kanseri tanısı alan 27 hasta üzerinde yapıldı. Preoperatif ^dönemde ölçülen serum PAP ve PSA düzeylerinin hastaların yaş gruptan, klinik evre ve Gleason skoruyîa ilişkisi araştırıldı. Markerlerin yaş ve evreyle istatistik! bir ilişki göstermediği, oysa derece ile arasında anlamlı bir ilgiye sahip olduğu ve özellikle 5-7 skor araîığındaki orta derecede diferansiye kanserlerde en yüksek, 2-4 skordakilerde ise en düşük değerleri taşıdığı gözlendi. Evre ile derece aracında aynı yönlü bir ilgi bulunduğu, yani evre ilerledikçe Gleason skorunun da artış gösterdiği belirlendi. Yine, 71 ve üzeri gibi ileri yaş grubu prostat kanserlilerde skorun daha yüksek düzeylerde olduğu saptandı. Normalden yüksek marker değerleri ile evre ve Gleason skoru arasında istatistiki bir ilişki yoktu, ancak 71 ve üzeri yaş grubu hastalarda diğer yaşlara göre daha yüksek düzeylere sahipti. Sonuçta, preoperatif düşük serum PAP ve PSA düşeylerinin iyi diferansiye kanserlere işaret edebilme gibi yararı yanaşıra, klinik evrelendirmenin tümör derecesini tahminde etkin bir rol oynayacağı kanaatine varıldı.