Polikistik over sendromlu kadınların DEXA (Dual-energy x ray absoptiometry) ile belirlenen vücut üst/ alt bölge yağ dağılımı oranlarının klinik bulgular üzerine etkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
37 ÖZET Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı Polikliniğine, Kasım 1997 ile Haziran 1998 tarihleri arasında, amenore/oligomenore, hirsutismus ve akne semptomları ile başvuran 100 hasta incelendi. Bunlardan çalışmaya alınma kriterlerine uymayan 50 hasta çalışma dışı bırakıldı. US'de överlerin görünümü normal olan, adetleri düzenli, hirsutismusu olmayan, ovulatuvar sikluslu 30 sağlıklı kadın kontrol grubunu oluşturdu. Her iki gruptaki kadınların vücut yağ dağılımları DEXA yöntemiyle değerlendirildi ve grupların klinik, US ve hormonal bulguları karşılaştırıldı. PKOS'lu kadınların oluşturduğu hasta grubu ile kontrol grubu arasında, çalışmada elde edilen bütün veriler yönünden anlamlı farklar bulundu (p<0.05). Hasta grubunda, DEXA yöntemiyle belirlenen ÜY/AY oranı ile, SHBG, AKŞ/İnsülin oranı, androstenedion, Ferriman-Gallway skoru, s. testosteron, VKİ ve over volümü arasında anlamlı korelasyonların olduğu izlendi (p<0.05). ÜY/AY oranı ile t. testosteron ve LH/FSH oranı arasında anlamlı bir korelasyon izlenmedi (p>0.05). Kontrol grubunda ise, ÜY/AY oranı ile sadece VKİ arasında anlamlı ilişki izlenirken (p<0.05), diğer verilerle anlamlı bir ilişki izlenmedi (p>0.05).38 Bu çalışmada, PKOS grubunda kontrol grubuna göre anlamlı olarak azalan ve insülin rezistansını gösteren azalmış AKŞ/İnsülin oranı, hiperandrojenizm ve sonuçta oluşan android tip yağ dağılımının göstergesi olan yine kontrol grubuna göre artış gösteren ÜY/AY oranının belirlenmesinde, DEXA'nin önemli bir vücut bileşen belirleme yöntemi olduğu sonucuna varıldı. DEXA'nin android tip yağ dağılımını belirlemedeki katkısı nedeniyle, PKOS'lu hastalara medikal yaklaşımda yardımcı bir metod olarak kullanılabilir olduğu kanaatine varıldı.
Collections