Mesane kanserli hastaların tanı ve takibinde BTA stat testi ile işeme idrar sitolojisinin karşılaştırılması

Abstract

30 Özet Bu çalışma Mart 1998-Ocak 1999 tarihleri arasında Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Üroloji Bölümü'nde yapıldı. Çalışmamızda yaşları 29 ile 85 arasında değişen 42 hasta mevcuttu. Hastalar iki gruba ayrıldı. Birinci grubu mesane tümörü tanısı alıp rekürrens açısından takip yapılan 26 hasta oluştururken, ikinci grubu makroskopik hematüri nedeniyle mesane tümöründen şüphelenilen 16 hasta oluşturmaktaydı. Tümör tespit edilen hastalar; tümörün gradesine, evresine, invazivliğine, odak sayısına, büyüklüğüne göre gruplandırılıp, işeme idrar sitolojisi ve BTA stat testi sonuçlarıyla değerlendirildiler. Çalışmamızdaki hastalara uygulanan BTA stat testinin duyarlılığı %100, özgüllüğü %52.1, işeme idrar sitolojisinin ise duyarlılığı %36.8, özgüllüğü %100 olarak bulundu. Birinci gruptaki hastalarda BTA stat testinin duyarlılığı %100, özgüllüğü %55.5, idrar sitolojisinin duyarlılığı %37.5, özgüllüğü %100, ikinci gruptaki hastalarda BTA stat testinin duyarlılığı %100, özgüllüğü %40, idrar sitolojisinin duyarlılığı %36.3, özgüllüğü %100 bulundu. Tümör tespiti yönünden BTA stat testi birinci ve ikinci grup hastalarda idrar sitoloj isine göre daha duyarlı bulundu (p<0.05). BTA stat testinin duyarlılığı, grade 1 ve 2 tümörlerle evre Ta ve Tl tümörlerde idrar sitolojisinin duyarlılığından yüksekken, grade 3 tümörlerle T3b ve daha ileri evreli tümörlerde eşittir. Tümör gradesi arttıkça ve evresi ilerledikçe idrar sitolojisinin tanı koyduruculuğu yüzde olarak arttı. Tümörün tek veya çok odaklı olması idrar sitolojisi sonuçlarını değiştirmedi (p>0.05). İdrar sitolojisinin duyarlılığı, tümörü 3 cm ve daha büyük olan hastalarla invaziv tümörlülerde, 3 cm'den küçük ve yüzeyel tümörlü hastalara göre daha yüksek bulundu (p<0.05).31 BTA stat testinin hızlı, basit, kolay uygulanabilen, noninvaziv bir yöntem olması avantajlanndandır. Günümüzde BTA stat testi, işeme idrar sitolojisi ve diğer yöntemlerin hiçbirisi mesane tümörlerinin tanısında ve takibinde sistoskopinin ve biyopsinin yerini alamamaktadır.