Rumeli`de ilk Osmanlı şehri Gelibolu`nun tarihî ve kentsel gelişimi (1354-1601)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Osmanlı Beyliği için `Yeni Dünya` olan Rumeli'nin fethi, beylikten devlete geçiş sürecinin en kritik aşamasıdır. Bu anlamda Gelibolu, Osmanlı Beyliği'nin Rumeli'ye yerleşme sürecinde `ilk adım` olarak büyük bir önem taşır.Bugün Çanakkale ilinin bir ilçesi konumunda olan Gelibolu kenti ve kalesi, Çanakkale Boğazı'nın en önemli kontrol noktalarından biri olarak tarihteki önemini her zaman korumuştur. Bu önemine binaen de her çağda askeri hedef olarak öne çıkmıştır. İlk Osmanlıların, bölgeyi fethi ile beraber imar ve iskân açısından nasıl bir yol izlediği henüz ortaya konmamıştır. Bu çalışma, 1354-1601 döneminde Osmanlı idaresindeki Gelibolu kentinin Türk-İslam kültür çevresine dâhil olması süreçlerini ele alacaktır. Bu süreçlerde merkezi yönetim ile birlikte, bürokratik, askerî, ticarî, dinî ve entelektüel kesimlerin katkısı ve etkisi değerlendirilecektir. Özellikle kent dokusunu meydana getiren mahalle birimleri ile bu birimlerin imar ve iskân özelliklerine vurgu yapılacaktır. Bu çalışmanın referans kaynaklarını, Gelibolu Tahrir Defterleri, Vakfiyeler, Kitabeler ve Gelibolu hakkında yapılmış çalışmalar oluşturmaktadır. Bu şekilde Tahrir defterlerini retrospektif bir yaklaşımla incelemek ve gerçekleştirdiğimiz saha araştırmaları sonuçlarını Tahrir verileri ile karşılaştırmak, Osmanlı idaresindeki Gelibolu şehrinin tarihsel ve kentsel gelişimini anlamamıza yardımcı olacaktır. The conquest of Rumelia which is `New World` for Ottoman Principality is the most critical phase of the transition process of principality to the state. In this sense, Gallipoli has great importance as the `first step` in the settlement process of the Ottoman Principality to Rumelia.Together with its castle, Gallipoli subprovince which is a district of Çanakkale province today and has always maintained its importance as one of the most significant checkpoints of the Dardanelles throughout the history. In regard to its importance, it has always come to be known as a military target. It hasn't been revealed what kind of procedures Early Ottomans adopted in terms of public works and settlements when they conquered the area. This study will address the process of the cohesion of Gallipoli which was under the administration of the Ottoman Empire with Turkish-Islamic culture between 1354 and 1601. During the process, the contributions and the influence of the bureaucratic, military, commercial, religious and intellectual sections as well as the central administrations will be evaluatEd. Particularly the neighborhood units composing the urban fabric and their public works and settlement features will be emphasizEd. Reference source of this study consists of Gallipoli cadastral records, deeds of trust of pious foundations, epigraphs and studies conducted on Gallipoli. Examining the archive documents retrospectively and comparing the field surveys with the cadastral records in this way would help us understand the historical and urban development of Gallipoli while it was under the administration of Ottoman Empire.
Collections