Sezaryen olmuş ve olmamış olguların klinik ve uterin kesi yeri doku örneklerinin histopatolojik bulgularının retrospektif olarak karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Son yıllarda sezaryen ile doğum oranı tüm dünyada artış göstermektedir. Dünya Sağlık Örgütünün sezaryen konusundaki önerisi; sezaryen oranının %15 ile sınırlı kalması yönündedir (1). Tıbbi ilerlemelerle vajinal doğum ile sezaryen doğum arasındaki mortalite ve morbidite farkı azalmıştır. Ancak yine de sezaryen ile doğum, maternal ve perinatal morbiditeyi arttırmaktadır. Biz bu çalışmada daha önce sezaryen olmamış hastalar ile geçirilmiş sezaryen olgularının uterus alt segment doku biopsilerini klinik bulgularla karşılaştırarak maternal morbidite ve mortalite üzerine etkilerini saptamayı amaçladık. Geçirilmiş sezaryeni olan 40 vaka ile kontrol gurubu olarak ilk defa sezaryen olan 40 vaka çalışmaya alındı. Daha önceden uterus alt segment myometrial dokudan gerekli endikasyonlar ile biopsi alınmış veya sezaryen histerektomi olmuş hastalar retrospektif olarak taranarak çalışmaya dahil edildi. Alınmış olan patolojik materyaller tekrar alınıp incelendi. Olguların gerekli bilgileri dosya taraması yapılarak toplandı. Geçirilmiş sezaryen olan vakaların yaş ortalaması 27,1 kontrol grubunun yaş ortalaması ise 28,4 idi. Doku örnekleri histopatolojik olarak incelendi. Klinik bulgular ile histolojik bulgular karşılaştırıldı. Geçirilmiş sezaryen olgularında uterus alt segment bölgesinde kontrol grubuna oranla daha fazla incelme saptandı. Ancak geçirilmiş sezaryen olgularının hiçbirinde uterin rüptür saptanmadı. Asemptomatik uterin dehisens, kanama alanları, ödem, lenfosit infiltrasyonu gibi bulgular ilk sezaryeni olan olgulara göre geçirilmiş sezaryen olan olgularda daha fazla saptanmıştır. Buna karşın geçirilmiş sezaryen olgularında belirgin fibrozis saptanmamıştır. In recent years cesarean birth rate has increased all over the world . World Health Organization's recommendation regarding cesarean delivery, cesarean section rate is 15% with respect to limited (1). The difference between mortality and morbidity of vaginal and caesarean labor decreased with medical advances. Nevertheless, cesarean birth increases the maternal and perinatal morbidity. In this study we compared primary cesarean section patients with lower uterine segment tissue biopsies of patients with previous caesarean section by the clinical manifestations of maternal morbidity and mortality, we aimed to determine the effects. Forty patients with previous cesarean section and 40 patients with primary cesarean section as the control group were studied. The lower uterine segment myometrial tissue biopsies previously taken from the patients included in the study were evaluated retrospectively. Pathological materials examined again. Screening of patients to file the required information was collected. The mean age of patients with previous cesarean section was 27,1 and the mean age of the control group was 28,4. The tissue samples were examined histopathologically. Histologic findings were compared with clinical manifestations. In the lower uterine segment in patients with previous cesarean section was thinner than tissue of the control group. However, uterine rupture cases were not detected in patients with previous cesarean section. Asymptomatic uterine dehiscence, bleeding areas, edema, lymphocyte infiltration were more in patients with previous cesarean section to the first cesarean section cases. Whereas significant fibrosis was not detected in patients with previous cesarean section.
Collections