Türk resim sanatında (1908 - 1930) Erken Cumhuriyet Dönemine kadar ilk ve öncü kadın ressamlar
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kadının konumu, toplum içerisinde yüklenmesi gereken sorumlulukları ve görevleri, dönemden döneme ve toplum anlayışlarına göre farklılıklar göstermiştir. Teokratik bir yapıya sahip olan Osmanlı İmparatorluğu döneminde, Tanzimat'tan 1.Dünya Savaşı sonuna kadar geçen dönemde, kadın sorununa ilişkin gelişmeler, toplumun her kesimindeki kadını kapsar nitelikte değildir. Bu gelişmelerin ancak büyük kent kadınlarının çok sınırlı bir kesimine yönelik olduğu görülmektedir. Bu dönemde, kadınların büyük bir bölümü tarımda çalışırken, büyük kentlerde de çok az sayıda kadın öğrenim olanaklarına sahip idi. Birinci Dünya Savaşıyla birlikte Müslüman Türk kadınlar fabrikalarda çalışmaya başladılar. Bu fabrikaların bazıları; İstanbul İplik ve Kibrit Fabrikaları, Adana bölgesinde de Mavrumati fabrikasıdır. Fabrikalarda çalışan işçi kadınlar da çok düşük ücret karşılığı çalışmaktaydı.Tanzimat Fermanı'nın içeriğinde; halkın güvenliği, hukuk, vergi adaleti, askerlik, mülkiyet güvencesi gibi konuların yer almasına rağmen kadınlara bir hak tanınmamıştı. Kadın statüsünün bu durağan hali, Tanzimat döneminden itibaren tartışılmaya başlanmıştır.Resim sanatı, Tazimattan sonra başlamış, Türk kızlarının sanat eğitimi ile tanışması da `İnas Sanayi-i Nefise Mektebi`nin açılması ile başlamıştır. Bu okuldan önce resmî anlamda kız çocuklarına sanat eğitimi veren bir devlet kurumu mevcut değildi. Sanat eğitimi, ailelerin kız çocuklarına özel dersler aldırmasıyla gerçekleştiriliyor; bu çocuklar daha sonra eğitimlerine yurtdışındaki okullarda devam ediyorlardı.1914 yılında İnas Sanayi-i Nefise Mektebinin kuruluşu ile kadın ilk defa sanat alanında eğitimi görmeye başladı. 1916 yılında başlayan `Galatasaray` Sergilerinde ilk kez kadın ressamlar da eserlerini sergileme imkanı buldu. Ardından devlet tarafından verilen burslarla, ilk kadın ressamlarımızdan olan `Belkıs Mustafa` gibi bazı kadın sanatçılar, yurt dışında eğitim görme fırsatı elde ettiler. Önceleri gerçekçi ve natüralist üslupta çalışmalar yapan ilk kadın ressamlar Avrupa'da aldıkları eğitimin ardından yeni sanat akımlarını çalışmalarına uyguladılar. Temalarının çoğunu güncel konular, yeni yaşam tarzı, portre ve peyzajlar oluşturuyorlardı.Bu kadın sanatçıların genelinin çalışmalarına baktığımızda kadın portreleri, günlük yaşam ve modern kadın imgesinin ağırlıklı olarak kullanıldığını görürüz. Dönemin toplumsal ve siyasi koşulları göz önünde bulundurulduğunda, model olarak yakın çevrelerini kullanmaları kaçınılmaz bir durumdur.Yaşadıkları dönem itibarıyla kadın ressamların ortak özelliklerinden biri de hepsinin kültürlü, aydın ve aristokrat ailelerin kızları olmalarıdır.Osmanlı toplumu, sanat ve sanat eğitimi ile ilgili gelişmelere kapılarını Batı'ya göre epey geç açmıştır. Dolayısıyla sanatın, toplumun tüm kesimlerinde kabul görmesi de zaman almıştır.Cumhuriyet'in kuruluşundan sonra Türkiye Cumhuriyeti Devleti her sınıftan bireyine, sanatı tanıma ve sanatla ilgilenme imkanı sağlamıştır. Toplumsal kesimlerin üst ve aşağı gelir düzeyi arasındaki uyuşmazlığa `Halkçılık` ilkesiyle Cumhuriyet yönetimi son vermiştir. Türkiye Cumhuriyetinin temel ilkelerinden olan `Halkçılık` ve bunun doğal sonucu olan ulusal egemenlik, kültür ve sanat politikasının da gelişimini belirlemiştir. Cumhuriyetin kuruluşuyla kadının yaşamında birçok olumlu değişiklikler yapılmış, kadın yasalar karşısında erkekle eşit konuma sahip olmuştur. Aynı şekilde kadına sanat yaşamına adım atma ve bu alanda erkeklerle eşit sanat eğitimi görme fırsatı verilmiş, erkeklerle aynı sergilerde yer alabilmişlerdir. Kadın sanatçılar da erkek sanatçılar gibi kişisel sergi açma olanaklarını elde edebilmişlerdir.Anahtar kelimeler: Kadın ressamlar, öncü kadınlar, natüralist, resim sanatı, portre Women's status and heavy responsibilities she took on her shoulders showed differences from time to time depending on the different perceptions of the society. The Ottoman Empire era with a theocratic structure, did not take hold of women issue during the time of Ottoman Reforms to the end of World War I. Progressions covered only those women who lived in modern cities. While most of the women worked in the fields, only a few women had the chance to be educated in the big cities. With the start of the World War I, Muslim Women started to work in the factories. Some of these factories were Thread and Match Factories in Istanbul and Mavrumati Factory in Adana. And the Turkish women were paid for such a poor amount of money. The content of the Imperial Edict of Reorganization (Tanzimat Fermanı) covered public security,justice, military rights, property insurance, trial and tax justice, but, did not include any rights for women. This stable situation in womens' status, were subject to discussion. Pictorial art, has started after the Tanzimat(Bunun ingilizcesine bakar mısın) and the Turkish girls met with the art education with the foundation of `Inas Sanayi-i Nefise Mektebi``Faculty of Arts`. Before the establishment of this school, there weren't any government institutions providing art education for women. Art education was taking place with families providing private tuition for their children and these children were continuing their education abroad.With the foundation of Inas Sanayi-i Nefise Mektebi(Fine Arts Faculty) in 1914, women started to be educated in art. In 1916, women artists found the opportunity to display their work in `Galatasaray`Exhibitions. Scholarships provided by the state, some women artists as forerunners in art like `Belkıs Mustafa` were titled to the opportunity to study abroad.The forerunners of women artists, who were producing their work of art with realistic and naturalist styles before, started to reflect new understand in their work which they had faced in the foreign countries. Their themes were based on current topics as new life styles, portraits and landscapes.When we take a look at the works of these women artists, we see that women portraits and modern women imagery from the daily life were highly common. Considering the public and political events of the day, it was inevitable for them not to use their relatives as models.Considering the era that they were living in, another common feature they had was that they were all the daughters of well-educated and intellectual aristocrat families.Compared to the West, Ottoman Society adopted new understanding in art and art education reasonably late. Therefore, it took some time for the whole society to accept art itself.After the development of Republic of Democracy, the Republic of Turkey has provided the opportunity to discover and study art for each Turkish citizen of different social status. Keeping pace to (populism) factor, the inequality between the low income class and the upper class was ended. `Halkçılık` 'populism` which is one of the main principles of the Turkish Republic and as a natural consequence of belonging to the national sovereignty, determined the direction of cultural and art policies. With the foundation of the Republic of Democracy, many positive changes came along in women's lives and women were titled to have equal rights as men. Likewise, women were given the same opportunities as men to receive art education, taking part in the same exhibitions and the right to stand for solo exhibitions.Key words: women artists, pioneer women, naturalist, pictorial art, portrait
Collections