Opiyat kullanım bozukluğu hastaları ile kumar oynama bozukluğu hastalarının yönetici işlevler yönünden karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Yürüttüğümüz bu çalışma ile arındırma tedavisini tamamlamış, DSM-V'e göre opiyat kullanım bozukluğu (OPKB) ve kumar oynama bozukluğu (KOB) tanısı alan hastaların yönetici işlevleri yönünden sağlıklı kontrollerle karşılaştırılıp değerlendirilmesi ve bağımlılıkların nöropsikolojisinin daha net anlaşılabilmesi ve bağımlılık tedavi planlarının geliştirilebilmesine katkıda bulunulması amaçlanmaktadır. Araştırmamız Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi Amatem Kliniği'nde çalışmaya alınma ve dışlanma kriterlerini karşılayan opiyat kullanım bozukluğu tanısı alan 50 erkek hasta, kumar oynama bozukluğu tanısı alan 50 erkek hasta ve sağlıklı kontrol grubu olarak da alınan 50 erkek olmak üzere toplamda 150 katılımcı ile yürütüldü. Katılımcılara demografik bilgi formu, Beck depresyon ve anksiyete ölçeği, kısa semptom envanteri, klinik ve demografik özelliklerini değerlendirmek için verildi, yönetici fonksiyonları değerlendirmek için de Stroop testi Çapa formu, Wisconsin kart eşleme testi, İz sürme testi A ve B formu, ileri ve geri sayı menzili testi, sözel akıcılık testi ve bilgisayardan Londra kulesi testi ile Iowa kumar testi uygulandı. Sosyodemografik veriler yüzde, frekans, ortalama, standart sapma, medyan, minimum, ve maksimum değerleri olarak verildi, ikili veriler Pearson Ki-kare testi ile incelendi. Elde edilen bulgular normal dağılmadığından grup karşılaştırmaları Kruskall Wallis testi ve post hoc bonferonni karşılaştırmalı Mann Whitney U testi ile kullanılarak değerlendirildi. Demografik ve klinik değişkenlerle yönetici işlevlerin ilişkisi yaş ve eğitim kontrol edilerek, kısmi Spearman korelasyon analizi ile incelendi. Opiyat, kumar ve sağlıklı kontrol grupları arasında, opiyat kullanım bozukluğu tanısı almada yaş, eğitim ve yönetici işlev testlerinin etkisi, lojistik regresyon analizinin Enter yöntemi ile incelendi. Çalışma neticesinde elde edilen bulgulara göre uzun süreli opiyat kullanımının yarattığı nörotoksik etkilere bağlı olabilecek şekilde, opiyat kullanım bozukluğu grubunun Stroop testi, Wisconsin kart eşleme testi, ileri ve geri sayı menzili testi, sözel akıcılık testi, iz sürme testi A ve B bölümü, Londra kulesi testi ile Iowa kumar testlerine ait bazı bölümlerden elde ettikleri puanların, kumar oynama bozukluğu ve sağlıklı kontrol grubuna göre daha düşük seviyede olduğu ve kumar oynama bozukluğu grubunun da bu testlerden elde ettikleri puanların sağlıklı kontrol grubuna göre daha düşük seviyede olduğu saptandı. Kumar oynama süresinin yalnızca İz sürme testi A bölümü puanı ile arasında negatif yönde zayıf düzeyde anlamlı bir korelasyonun ilişkisinin bulunduğu saptandı. En son günlük opiyat kullanım miktarı ile WKET 7 puanı arasında negatif yönde zayıf düzeyde anlamlı bir korelasyon saptandı. Opiyat kullanım süresi ile İz sürme testi A bölümü düzeltme sayısı arasında negatif yönde zayıf düzeyde anlamlı bir korelasyon ve toplam opiyat kullanım süresi ile İST A bölümü düzeltme sayısı arasında da negatif yönde zayıf düzeyde anlamlı bir korelasyon saptandı. Madde kullanmaya başlama yaşı ile İST A bölümü hata sayısı ve opiyat kullanmaya başlama yaşı ile İST B/A puanı arasında pozitif yönde zayıf düzeyde bir korelasyon görülürken; madde kullanmaya başlama yaşı ile İSM ve İGSMT puanları arasında da negatif yönde zayıf düzeyde bir korelasyon saptandı. OPKB-KOB grupları arası anlamlı bulunan lojistik regresyon modellerinde OPKB tanısı almayı en fazla yordayan risk faktörlerinin; WKET 1, İSM, Stroop D enterferansa direnç süresi ve SAT toplam harf perseverasyonu puanının olduğu; OPKB-SK grupları arası anlamlı bulunan modellerde, OPKB tanısı almayı en fazla yordayan risk faktörlerinin; Stroop C, Stroop C spontan düzeltme sayısı ve İST B-A süre farkının olduğu saptandı. OPKB-KOB gruplarından ortak etkilenen nörokognitif özellikler ve ilgili beyin alanları ile yalnızca OPKB'nda etkilenen nörokognitif özellikler ve ilgili beyin alanları saptandı ve bunlara yönelik tedavi modaliteleri uygulanabilmesi için önerilerde bulunuldu. Ayrıca araştırmanın sınırlılıkları ile ileride yapılacak çalışmalar için de ayrıca önerilerde bulunuldu. Elde edilen bu bulgular bağlamında, kişiye özel bilişsel işlevlerin geliştirilmesine yönelik bağımlılık tedavilerine bilişsel rehabilitasyon programlarının eklenmesinin, bağımlılıklarla ilgili sorunların çözümüne katkıda bulunacağı düşünülmektedir. With this study, it is aimed to compare and evaluate patients diagnosed with opiate use disorder (OUD) gambling disorder (GD) according to DSM-V, who have completed detoxification treatment, with healthy controls in terms of executive functions, and to contributing to the development of addiction treatment plans. Our research was conducted with a total of 150 participants, including 50 male patients diagnosed with opiate use disorder meeting the criteria for inclusion and exclusion in the Amatem Clinic of Erenköy Mental and Neurological Diseases Hospital, 50 male patients diagnosed with gambling disorder, and 50 male patients who were also taken as a healthy control. Participants were given demographic information form, Beck depression and anxiety scale, short symptom inventory, to evaluate clinical and demographic features, Stroop test to evaluate executive functions, Çapa form, Wisconsin card sorting test, Trail making test A and B form, digit span forward and backward test, verbal fluency test and London tower test from computer and Iowa gambling test. Sociodemographic data were given as percentage, frequency, mean, standard deviation, median, minimum, and maximum values. Binary data were analyzed by Pearson Chi-square test. Since the findings were not normally distributed, group comparisons were evaluated using the Kruskall Wallis test and post hoc bonferonni with the comparative Mann Whitney U test. The relationship between demographic and clinical variables and executive functions were checked by age and education, and analyzed by partial Spearman correlation analysis. The effect of age, education and executive function tests in opiate, gambling, and healthy control groups in diagnosing opiate use disorder was analyzed with the Enter method of Logistic Regression analysis. According to the findings obtained as a result of the study, it may be due to the neurotoxic effects of long term opiate use, the Stroop test of the opiate use disorder group, Wisconsin card sorting test, digit span forward and backward test, verbal fluency test, trail making test A and B section, London tower test It was determined that the scores obtained from some parts of Iowa gambling tests were lower than the gambling disorder and healthy control group, and the scores obtained from the gambling disorder group were lower than the healthy control group. It was found that there was a weakly correlation between gambling time and trail making test A section score only. A weakly correlation was found between the last daily opiate use amount and the WCST 7 score. There was a negative weakly significant correlation between opiate use time and the number of corrections of trail making test A, and a weakly negatively significant correlation between total opiate use time and the number of corrections of trail making test A section. While there was a weakly positive correlation between the age of starting substance use and the number of errors of trail making test A and the age of starting opiate and the scores of trail making test B/A; There was a weakly negative correlation between the age of starting drug use and digit span forward and sum of digit span forward and backward scores. In the logistic regression models that are found to be significant between the OUD-GD groups, the risk factors that predict the diagnosis of OUD the most are; WKET 1, İSM, Stroop D interference resistance time and SAT total letter perseveration score; In models that are found to be significant between the OUD-HC groups ie, the risk factors that predict the diagnosis of OUD most; Stroop C, Stroop C spontaneous correction number and trail making test B-A time were determined. Neurocognitive features and related brain areas, which were affected by OUD-GD, and neurocognitive properties and related brain areas that were affected only in OPKB, were identified and recommendations were made to apply treatment modalities for them. In addition, suggestions were made for the limitations of the research and future studies. In the context of these findings, it is thought that adding cognitive rehabilitation programs to addiction treatments for the development of personal cognitive functions can contribute to the solution of problems related to addictions.
Collections