Hüzün turizmi kapsamında turistlerin kültürlerarası duyarlılık gelişimlerinin davranış niyetine etkisi: Gelibolu örneği
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kültürlerarası iletişimin yoğun olarak yaşanması turizmin özelliklerinden biridir. Birçok destinasyonda yerli ve yabancı turist bir araya gelip sözlü veya sözsüz iletişim kurabilmektedirler. Yabancı turistlere karşı önyargılar veya geçmiş deneyimlere dayanan inanç ve düşünceler iletişimi etkileyebilmektedir. Bu noktada yerli turistin yabancı turiste karşı düşmanca veya hoşgörülü davranması kültürlerarası iletişimi etkilemektedir. Dolayısıyla iletişime yansıyan nefret ya da hoşgörü tavsiye niyetine ve tekrar ziyaret niyetine etki etmektedir. Literatüre bakıldığında hüzün turizmiyle kültürlerarası duyarlılık gelişimini ölçen sınırlı sayıda çalışmaya rastlanmıştır. Yerli literatüre bakıldığında ise hüzün turizmi ile kültürlerarası duyarlılık gelişimini etnosentrizm ve etnorelativizm bağlamında ölçen bir çalışmaya rastlanmamıştır. Bununla birlikte turist-yerli halk çalışmaları literatürde çok yoğun olarak yer almasına rağmen turist-turist etkileşimine çok nadir rastlanmış olması da bu tezin önemini oluşturmaktadır. Bu doğrultuda bu tezin amacı Çanakkale- Gelibolu hüzün turizmine katılan yerli turistlerin orada karşılaştıkları yabancı turistlere karşı tutumlarını Bennett'in Kültürlerarası Duyarlılık Gelişim Modeli çerçevesinde ölçmek ve bu gelişimin davranış niyetine etkisini ortaya çıkarmaktır. Veriler anket yöntemiyle toplanmış ve evren olarak Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı'na giden yerli turistler uygun görülmüştür. Yapılan analizler sonucunda katılımcıların çoğunluğunun etnorelativizme eğilimli olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bunun yanısıra etnosentrizmin ve tekrar ziyaret niyeti ile arasında anlamlı bir fark varken tavsiye niyeti ile arasında anlamlı bir fark bulunmamaktadır. Etnorelativizm ile tavsiye niyeti ve tekrar ziyaret niyeti arasında ise anlamlı bir fark bulunmuştur. Çalışmanın sonunda araştırmacılara öneriler sunulmuştur. Intense intercultural communication is one of the characteristics of tourism. In many destinations, local and foreign tourists can come together and communicate verbally or nonverbally. Prejudices against foreign tourists or beliefs and opinions based on past experiences can affect communication. At this point, hostility or tolerance of local tourists towards foreign tourists affects intercultural communication. Hence, hatred or tolerance reflected in communication affects the intention of advice and repeat visits. There are a limited number of studies in the literature that measure the intercultural development of dark tourism. When we look at the local literature, there is no study that measures the intercultural development of dark tourism in the context of ethnocentrism and ethnorelativism. However, the fact that tourist-local people studies are very common in the literature, the rare occurrence of touristtourist interaction also constitutes the importance of this thesis. In this direction, the purpose of this thesis is to measure the attitudes of local tourists participating in Çanakkale-Gallipoli dark tourism towards foreign tourists they encounter there within the framework of Bennett's intercultural development model and to reveal the effect of this development on behavioral intention. The data were collected by a questionnaire method and the local tourists going to Gelibolu Historical National Park were deemed appropriate as a sample. As a result of the analysis, it was concluded that the majority of the participants were prone to ethnorelativism. Besides, while there is a significant difference between ethnocentrism and the intention to visit again, there is no significant difference between it and the recommendation behavior. A significant difference was found between ethnorelativism and recommendation behavior and repeat visit intention. At the end of the study, suggestions were presented to the researchers.
Collections