Alopesi areata ve vitiligoda aleksitimi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Vitiligo ve alopesi areata (AA)'nın etyopatogenezi tam olarak bilinmemesine rağmen hastalıkların etyopatogenezinde stres ve psikolojik faktörlerin tetikleyici rol oynadığı düşünülmektedir. Bu iki hastalıkta anksiyete ve depresyon gibi psikiyatrik rahatsızlıklar daha sık görülmektedir. ?Duygularını tanıma ve sözel olarak belirtmedeki zorluk? olarak tarif edilebilen aleksitiminin vitiligo ve AA'lı hastalarda daha sık görülmesi beklenir. Bu hastalar aleksitimik kişilik özelliklerine bağlı olarak duygularını ifade etmekte ve stresli yaşam olayları ile baş etmekte zorlanabilirler. Bu çalışmada vitiligolu ve AA'lı hastalarda sosyodemografik özellikler, yaşanmış travmatik olaylar, anksiyete, depresyon, anksiyete duyarlığı ve aleksitimiyi saptamak amaçlanmıştır. Aynı zamanda aleksitimiye etkili etmenler de araştırılmıştır.Yöntem: Celal Bayar Üniversitesi Hastanesi Dermatoloji Polikliniğine başvuran 90 vitiligo, 51 AA'lı ve yaş-cins uyumlu 90 sağlıklı kontrol çalışma grubunu oluşturdu. Bu araştırmada hasta ve gönüllü kontrollerde sosyodemografik ve klinik veri formu, Toronto Aleksitimi Ölçeği-20 (TAÖ-20), Anksiyete Duyarlılığı İndeksi-III (ADİ-III), Hastane Anksiyete ve Depresyon Ölçeği (HAD) ve travmatik olayları değerlendirme formu uygulanmıştır.Bulgular: Hasta ve kontrol grupları arasında anksiyete, depresyon ve aleksitimi açısından istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamaktaydı. Vitiligolularda ADİ-III değerleri AA'lılardan yüksekti. Vitiligolularda yaş ve başlangıç yaşı arttıkça aleksitimi ve anksiyete duyarlığı da artmaktaydı. Eğitim süresi vitiligolularda anksiyete ve depresyon, AA'lılarda ise depresyon ile negatif orantılıydı. Anksiyete duyarlılığı, vitiligolularda anksiyete, depresyon ve aleksitimi, AA'lılarda ise anksiyete ve aleksitimi ile doğru orantılıydı. Vitiligo grubundaki kadınlar daha anksiyöz, depresif ve aleksitimik iken, alopesik kadınlar daha yüksek anksiyete ve depresyon skorlarına sahipti. Vitiligoda tek değişkenli risk analizlerinde yaş, ADİ-III skoru ve başlangıç yaşı istatistiksel olarak anlamlıydı. Ancak regresyon modelinde sadece ADİ-III değişkeni anlamlılığını sürdürdü. AA grubunda tek değişkenli risk analizlerinde cinsiyet, lezyonlardan rahatsızlık duyma ve depresyon skorları istatistiksel anlamlı değişkenlerdi. Ama regresyon modelinde anksiyete ve depresyon anlamlılığını sürdürdü.Sonuç: Çalışmamızda anksiyete duyarlılığı, vitiligo ve AA ile ilişkili bir parametre olarak saptanmıştır. Aleksitiminin bu hastalıklara etkisi ise gösterilememiştir. Anksiyete duyarlılığı ve aleksitimi, süregen psikopatolojik parametreler olarak her iki hastalığın etiyopatogenezi, klinik gidiş ve tedavi sonuçları için önemli olabilir. Bu konuda daha geniş hasta sayılarına sahip ayrıntılı çalışmalara gereksinim bulunmaktadır. Aim: The etiopathogenesis of alopesi areata (AA) and vitiligo is not clear, but stress and psychological factors are thought to play as triggers. Psychiatric disorders like anxiety and depression are more frequent in both diseases. Alexithymia, which can be defined as ?difficulty in recognizing and verbal explanation of the feelings? is expected to be more frequent in patients with AA and vitiligo. They may have problems to describe their feelings and to cope with stressful life events due to their alexithymic personality. In this study, to determine the traumatic events, anxiety, depression, alexithymia and anxiety sensitivity was aimed. The effective factors for alexithymia in patients with AA and vitiligo were also investigated.Material and methods: Ninety patients with vitiligo, 51 patients with AA and 90 age and sex matched healthy controls composed the study group. A form for sociodemographic and clinical data, Toronto Alexithymia Scale-20, Anxiety Sensitivity Index-III (ADI-III), Hospital Anxiety and Depression Scale and a form for traumatic events were administrated in patients and controls.Results: There was not a statistically significant difference for anxiety, depression and alexithymia between patients and control groups. ADI-III levels in patients with vitiligo were higher than patients with alopecia areata. In vitiligo, alexithymia and anxiety sensitivity levels were increasing with older age and later onset. The level of education was negatively correlated with anxiety and depression in patients with vitiligo and with depression in patients with AA. Anxiety sensitivity was found to be positively correlated with anxiety, depression and alexithymia in patients with vitiligo, and anxiety and alexithymia in patients with AA. Women in vitiligo group were more anxious, depressive and alexithymic, while alopecic women had higher anxiety and depression scores. In univariate analyses with risk evaluation, age, ADI-III score and onset age was statistically found to be significant in vitiligo. However in the regression model, ADI-III was the only variable that remained statistically significant. In the AA group, gender, suffering from lesions, anxiety and depression scores were significant variables in univariate analyses with risk evaluation. But anxiety and depression remained to be significant in the regression model.Conclusion: Anxiety sensitivity was found to be a related parameter in patients with vitiligo and AA. On the other hand, the impact of alexithymia on both diseases could not be shown. They may be important in the ethiopathogenesis, clinical course and treatment outcomes in these two diseases as the chronic psychopathologic parameters. More detailed studies with larger patient numbers are required on this topic.
Collections