Erken emzirmenin anne bebek arasındaki iletişime ve plasentanın doğma süresine olan etkisinin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu araştırma erken emzirmenin anne bebek arasındaki iletişime ve plasentanın doğma süresine olan etkisini incelemek amacıyla deneysel olarak yapılmıştır. Araştırmanın örneklemini Sivas İli Doğum ve Çocuk Bakımevi Hastanesinin doğumhane bölümünde doğum yapan 72 anne ve bebekleri (36 deney, 36 kontrol) oluşturmuştur. Deney grubundaki annelere doğumdan önce (doğumun I. evresinde) erken emzirmenin yararları ve emzirme tekniği konusunda açıklama yapılmış ve doğumdan hemen sonra (3-5 dk içinde) bebekleri emzirtilmiştir. Araştırmada veriler üç ayrı form aracılığı ile toplanmıştır. Form I. annelerin tanıtıcı özellikleri ni ve göğüslerinin emzirmeye uygunluk durumunu belirlemek amacıyla, doğum eyleminin I. evresinde; Form II yenidoğamn değerlendirilmesini, plasentanın doğma süresini ve anne bebek arasındaki iletişimi değerlendirmek amacıyla, doğumun II. ve III. evresinde: Form 111 ise emzirme süresince anne bebek arasındaki iletişimi değerlendirmek amacıyla doğumun. IV. evresinde iki kez her iki gruba uygulanmıştır. Form II'nin III. ve V. bölümleri doğumun II. evresinde kontrol grubuna uygulanmamıştır.. Verilerin değerlendirilmesinde, yüzdelik, X2, Fisher'in kesin X2 testi, Korelasyon analizi, Student t testi, Kolmogorov Smirnov testi, K- ruskall Wallis testi ve Mann- Whitney IJ testi kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen bulgulara göre, deney ve kontrol gru bundaki annelerin özelliklerinin benzer olduğu saptanmıştır. Doğumdan hemen sonra bebeklerini emziren (3-5 dk içinde) deney grubu annelerin doğum sonrası aseptik servisinde I. ve II. emzirmede bebekleriyle olan genel iletişim puan ortalamalarının kontrol grubuna göre yüksek olduğu 68saptanmıştır. Ayrıca deney ve kontrol grubu arasında doğum sonrası I. ve II. emzirmede iletişim şekilleri (sözlü-sözsüz) karşılaştırılmış deney grubu annelerin bebekleriyle olan sözlü, sözsüz iletişim puan ortalamalarının kontrol grubuna göre daha yüksek olduğu belirlenmiş, istatistik sel değerlendirmede de (deney-kontrol) sözlü iletişim puan ortalamaları arasındaki fark önemli bulunmuştur. Annelerin bazı değişkenlere göre (yaş, eğitim düzeyi, gebeliğin planlanma durumu, doğum sayısı) doğum masasında emzirme sırasında bebekleriyle olan iletişim puan ortalamaları karşılaştırılmış ve değişkenlerin doğum masasında annelerin bebekleriyle olan iletişim puan ortalamalarını etkilemediği belirlenmiştir. Bebeklerim doğum masasında emziren deney grubundaki anneler ile kontrol grubundaki annelerin doğum sonrası I. ve 11. emzirmede bebekleriyle olan genel iletişim puan ortalamaları bazı değişkenlere göre (yaş, eğitim düzeyi, doğum sayısı, gebeliğin planlanma durumu, odadaki hasta sayısı) karşılaştırılmış ve deney grubundaki annelerin bebekleriyle olan. iletişim puan ortalamalarının daha yüksek olduğu bulun muştur. Deney ve kontrol grubu annelerin plasentalarının doğum süreleri karşılaştırılmış deney grubu annelerin plasentalarının, kontrol grubuna göre daha kısa (5-10 dk.) sürede doğduğu belirlenmiş ancak istatistiksel değerlendirmede fark önemsiz bulunmuştur. Ayrıca doğum masasında 2-9 dk emen bebeklerin annelerinin tamamına yakınının plasentalarının emmeye başladıktan 5-10 dakikalık süre içinde doğduğu saptanmıştır. Uterotonik ilaç uygulanan kontrol grubu annelerin plasentalarının daha kısa (5-10 dk) sürede, uygulanmayanların da daha uzun sürede (11-20 dk) doğduğu belirlenmiş ve fark istatistiksel olarak önemli bulunmuş- 69tur. Doğum masasında bebeklerini emziren ve ulerotonik ilaç uygulanan ve uygulanmayan deney grubu annelerin çoğunluğunun ise plasentalarının 5-10 dakikalık süre içinde doğduğu belirlenmiştir. İstatistiksel değerlendirmede de uterotonik ilaç uygulanma ve uygulanmama durumuna getre deney grubu annelerin plasentalarının doğma süresi arasındaki farkın önemsiz olduğu saptanmıştır. Doğum masasında meme ucu normal dışa çıkık olan deney grubundaki annelerin bebekleri ile apgar skoru 7 ve üzerinde olan bebeklerin masada emme hareketleri puan ortalamalarının daha yüksek olduğu saptanmıştır. Deney ve kontrol grubu bebeklerin doğum sonrası i. ve II. emzirmede emme hareketleri puan ortalamaları karşılaştırılmış ve deney grubu bebeklerin her iki emmede de emme hareketleri puan ortalamalarının kontrol grubundan daha yüksek olduğu belirlenmiştir. Belirlenen bulgulara göre erken emzirmenin doğum sonrası anne bebek ilişkisini geliştirdiği, erken emziren annelerin plasentalarının da ha kısa sürede (5-10 dakika) doğduğu ve bu annelerin bebeklerinin doğum sonrası emme hareketlerinin daha fazla geliştiği sonucuna varılmış tır. Elde edilen sonuçlar doğrultusunda önerilerde bulunulmuştur. Invas ligation of the Effect of Early Suckling On Contact Between the Newborn and Mothers and On the Duration of Placenta Outlet. The present prospectif study was designed to investigate the effect of early suckling on contact between mother and the newborn and on the duration of placenta outlet. Seventy-two mothers and newborns who underwent labour process in The Maternity Hospital of Sivas were divided into 2 groups (38 control, 36 study). The study group mothers were given instructions about the advantages of early suckling and the sucling techniques before labour, and following the first 3-5 minutes of delivery newborns were sucled. On the other hand, the control group women did not suckle the newborns after delivery. Data were collected using 3 different questionnaire and observa tion form. `Observation Form I` was used during the first period of labour and contained explanatory information about subjects and also contained information whether, their breasts were suitable or not for suckling. `Observation Form II` was designed to evaluate the newborn, the contact between the newborn and mother and duration of the placen ta outlet during the second and third periods of labour. `Observation Form III` was used twice to evaluate the contact between the newborn and mother during the whole suckling period of both control and study groups. Sections 3 and 5 of the `Observation Form II` were not applied to the control group during the second period of labour. 71To evaluate data, convenient statistical test by Percentage, X2, Fisher's exact test, Correlation analysis, Student t test, Kolmogorov Smirnov test, Kruskali-Wallis test and Mann Whitney U test were used in the present study. According to findings obtained in the present study, characteris tics of women from both groups seemed to be similar. During the first and second suckling periods general contact scor of the study g?'oup women who suckled their babies 3-5 minutes after' delivery were significantly higher than the control group. In addition, following the first and second suckling periods, verbal and non-verbal contact scor of both groups were compared, and it was found that the study group po ints were significantly higher than controls. This significant difference of verbal and non-verbal contact points mainly depended on the difference between the oral contact points of control and study groups. Several variables such as age, educational level, planning of pergnancy and previous birth numbers did not affect the mean contact- points of subjects within the groups. However, associated to these vari ables, study group general contact scor were significantly higher than the control group when compared after first and second suckling periods. The comparison of the duration of placenta outlet between groups revealed that the experimental group women had shorter placental outlet duration time (5-10 minutes) than the control groups. However, the difference was not statistically significant, in addition, all women, who suckled their babies for 2-9 minutes after delivery, had a duration time of 5-10 minutes for placental outlet whereas 11-20 minutes of pla cental outlet duration time for women who did not suckle was observed, and the difference between, groups was statistically significant. The application of uterotonic drugs to mothers who suckled their babies after 72delivery did not affect the duration of the placenta outlet. The difference between subjects within the study group was not statistically significant. The mean suckling behavior points of the newborns belonging to the study group women who had nipples in normal structure and new borns with the apgar score of 7 or more were much higher. The comparison of suckling behaviour scor of the control and experimental group newborns during the first and second suckling showed showed that the study group points were significantly higher than controls. Associated to the apgar scores of new-borns during first and second suckling the suckling behaviour points of the study group were significantly higher than the control group. In conclusion, the early suckling of newborns may develop better relationship between baby and mother. In addition, the duration of the placenta outlet may be shortened (r>-.10 minutes), and a bettor suckling behaviour in those newborns could be developed following early suckling. Convenient suggestions were made in the Light of findings obtained in the present study.
Collections