Türk vergi sisteminde istisna ve muafiyet uygulamalarının vergilemenin mali amacı bakımından değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Tarihi gelişim sürecinde vergilemenin amaçlan, devletin görevlerinin gelişimine paralel bir seyir izlemiştir. Klasik devlet anlayışı, devlete yüklediği görevler itibariyle vergilerin tarafsız ve sadece kamu harcamalarını karşılamak amacına yönelik olmasını savunmuştur. Klasik devlet anlayışına göre sadece kamu harcamalarını karşılamak amacıyla mali amaçla vergi toplanırken, refah devleti anlayışında vergileme ile mali amaçların yanında, ekonomik ve sosyal amaçların da gerçekleştirilmesine çalışılmaktadır. Bu amaçların gerçekleştirilmek istenmesinin sonucu olarak vergi gelirlerinin milli gelire oranı 20. yüzyılın başlarında % 5-15 arasında değişirken, 1930' lardan sonra bu oran giderek artmış ve % 25-40 arasındaki bir düzeye ulaşmıştır. Bu durum, milli gelirin yansına yakın bir kısmının (harcamalardan da yararlanmak kaydıyla) vergi yolu ile yeniden dağılıma tabi tutulması sonucunu yaratmıştır. Bu nedenle vergileme, 20. yüzyılda devletlerin elinde iktisadi ve sosyal hayatı düzenlemenin ve iktisadi faaliyetleri yönlendirmenin bir aracı olmuştur. Devletler, toplumsal fayda ve maliyetleri toplumda bireyler arasında kamu harcamalan, kamu gelirleri ve vergi harcamalan aracılığıyla dağıtmaktadır. Çoğu ülkede kamu harcamalan bütçe sürecinden geçirilerek belgeye bağlanırken, vergi harcamalan uygulamasında farklı durumlar ortaya çıkmaktadır. Bazı ülkeler kamu harcamalannda olduğu gibi, vergi harcamalannı da bütçe süreci ile birlikte belgeye dayandırmakta, bazılan bütçe dışında olsa da belgelendirmekte, bazılan ise her hangi bir işlem yapmamakta ve vergi harcamalanmn toplumsal fayda ve maliyetleri konusunda bir fikir oluşmamaktadır. Ülkemizde bu sonuncu grup arasında bulunmakta ve vergi harcamaları ile ilgili veriler her hangi bir değerlendirmeye tabi tutulmamaktadır. Bu çalışmada ülkemizde uygulanmakta olan vergi harcamalanmn en önemli bölümünü oluşturan vergi istisna ve muafiyetleri incelenmiştir. İlk sınırlama Türk Vergi Sistemi'nde vergi gelirlerinin yaklaşık olarak dörtte üçünü sağlayan gelir, kurumlar ve katma değer vergileri ele alınarak yapılmıştır. Gelir, kurumlar ve katma değer vergilerinde vergi harcamalanmn en önemli bölümünü oluşturan vergi istisna ve muafiyetleri; uygulama amaçlan, yürürlük süreleri ve bu düzenlemelerden kimlerin yararlanabileceği ele alınarak açıklanmıştır. Türkiye geneli vergi beyanname özetlerinden yararlanılarak hesaplanması mümkün bulunan vergi harcamalan hesaplanarak, vergi harcamalanmn vergilemenin mali amacı üzerindeki etkileri analiz edilmiştir. ABSTRACT The purposes of taxation goes parallel with the development of goverment duties. In terms of go verment duties, classical approach has asserted that taxes should be impartial and should only be imposed to cover up goverment expenditures. According to classical goverment approach, taxes only ought to be imposed for fiscal purposes in order to meet goverment expenditures. On the other hand, welfare state approach argues that the aim of taxation should not only be fiscal targets but also be social and economic ones. As a result of this last perspective, while the ratio of tax revenues to gross national product was between 5 to 15 percent at the beginning of 20th century, it has increased gradually after 1930's and has finally reached at the level of 25-40 percent. This fact means that almost half of national product (providing benefiting from expenditures as well) redistributed by means of taxation. Taking all of the above considerations into account, taxation has been a powerful tool for goverments to regulate social and economic life in 20th century. Goverments allocate social benefits and costs among individuals through goverment expenditures, public incomes and tax expenditures. In most countries, while goverment expenditures have been recorded throughout budget process, a different policy shows up in tax expenditures practice. Some countries, as in goverment expenditures recording, apply the same policy to tax expenditures via budget process. And some countries have been recording tax expenditures even if they are out of budget process. Furthermore, in some countries nothing has been done regarding recording and documentation. Thus, the benefits and costs of tax expenditures remain vague. Turkey, falls into the last group of this categorization. This results in that evaluation of data regarding tax expenditures remains untouched. In this study, tax exemption and tax exception which constitute the most important portion of tax expenditures carried out in our country, are examined. Firstly, corporate, value added and income taxes which consist of third-fourth of tax revenues in Turkish tax system, are studied. The tax exemptions and tax exceptions which consist of the most important of tax expenditures in corparate, value added and income taxes are analyzed in terms of the purposes of their application, execution periods and who could benefit from these policies. By benefiting tax return abstracts across Turkey, applicaple tax expenditures have been calculated. Lastly, the impacts of tax expenditures on fiscal goal of taxation have been analyzed. m
Collections