Süt dişlerindeki okluzal çürüklerin teşhisinde geleneksel ve yeni geliştirilen yöntemlerin etkinliklerinin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmanın amacı süt dişlerindeki okluzal çürüklerin teşhisinde geleneksel ve yeni geliştirilen yöntemlerin etkinliklerini hem in vivo hem de in vitro koşullarda araştırmaktır.Çalışmada 9-12 yaş arası çocukların daimi diş indifasına bağlı olarak düşme zamanı gelmiş, radyografik olarak da çekim endikasyonu konulmuş 1. ve 2. süt molar dişleri kullanıldı. Makroskobik olarak sağlıklı görünen, fissür renklenmesi bulunan ve okluzal yüzeyde önemsiz derecede yıkım bulunan dişler çalışmaya dahil edilirken florozisli, hipoplazik veya dolgulu dişler çalışmaya dahil edilmedi. 2 farklı gözlemci 120 adet süt dişini görsel muayene, radyografik muayene, DIAGNOdent pen, CarieScan PRO, SoproLife kamera kullanılarak önce ağız içerisinde in vivo olarak değerlendirdi. Daha sonra dişler çekildi ve +40C de salin solüsyonunda 2 hafta bekletildi. Ardından gözlemciler radyografik muayene dışındaki diğer tüm teşhis yöntemlerini kullanarak dişleri in vitro olarak değerlendirdi. Bu değerlendirmeden 2 hafta sonra tüm dişler tekrar değerlendirildi. Ardından dişlerden isomet cihazı ile su soğutması altında bukkolingual yönde kesitler alındı ve stereomikroskopta incelendi. Downer's histolojik kriteri altın standart olarak kabul edildi. SPSS 16.0 versiyonu ile her bir yöntem için tüm çürükler ve dentin çürüğü için duyarlılık, seçicilik, pozitif kestirim değeri, negatif kestirim değeri, doğruluk ve ROC eğrisi altında kalan alanlar hesaplanmıştır. Gözlemci içi ve gözlemciler arası uyumluluk değerleri için Cohen's kappa analizi ve Intraclass Correlation Coefficient (ICC) yapıldı.Tüm yöntemlerin hem kappa hem ICC değerlerine göre gözlemci içi ve gözlemciler arası uyumluluğu yüksek bulunmuştur. In vivo koşullarda D1 ve D3 eşik değerlerinde en yüksek duyarlılık değerlerini ICDAS II ve SoproLife kamera verirken, en düşük duyarlılık değerini radyografik muayene vermiştir. In vitro koşullarda D3 eşik değerinde en yüksek duyarlılık değerlerini ICDAS II ve SoproLife kamera verirken, en düşük duyarlılık değerini CarieScan PRO vermiştir. Genel olarak tüm metotlar yüksek spesifite göstermiştir.Sonuç olarak ICDAS II yöntemi süt dişleri okluzal çürüklerinin teşhisinde tek başına yeterli görünmektedir. SoproLife kamera ise lezyonun görüntülenmesi, takibi, hastaya sağladığı motivasyonlar açısından kullanılabilir. The aim of this study is to investigate the in vivo and in vitro performance of traditional and novel methods in the detection of occlusal caries in primary teethIn the study, children aged of 9-12 years whose exfoliation time was completed by eruption of permanent teeth and extraction indication was firmed by radiographically 120 primary 1. and 2. molar teeth were used. While the teeth with macroscopically visible healthy, fissure discoloration, occlusal surface with insignificant demineralization included to the study, hypoplastic or filled teeth were excluded from the study. 120 primary teeth were evaluated by two different observer using visible inspection, radiographic examination, DIAGNOdent pen, CarieScan PRO, SoproLife camera in vivo. Then the teeth were extracted and stored saline solution for two weeks at 40C. Then observers using all other diagnostic methods except radiographic inspection were evaluated in vitro. After two weeks all teeth were re-evaluated. Then the teeth sectioned buccolingually by Isomet under water cooling and viewed stereomicroscope. Downer's histological scoring criterion was the validation gold standard. With SPSS version 16.0 sensitivity, specificity, positivite predictive value, negative predictive value, accuracy, area under the receiver operator curves were calculated for all caries and dentin caries. Intra and inter observer repeatability was analysed using Cohen's kappa and Intraclass Correlation Coefficient (ICC).Intra and inter observer repeatability were high for all methods according to both ICC and kappa value.While ICDAS and SoproLife camera showed highest sensitivity value at D1 and D3 threshold in vivo, radiographic examination showed lowest sensitivity value. While ICDAS and SoproLife camera showed highest sensitivity value at D3 threshold in vitro, CarieScan PRO showed lowest sensitivity value. In general, all methods showed high specificity. In conclusion the ICDAS II method seems sufficient alone in the diagnosis of occlusal caries of primary teeth.SoproLife camera may be used, as it may visualize and record the lesion, provides information for the clinician about the succes of long-term protective applications and increases patient motivation by enabling re-evaluation of treatment.
Collections