Sürdürülebilir kalkınma sürecinde yenilenebilir enerji kaynaklarının önemi ve Türkiye`de uygulanabilirliği
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Sanayi devrimi sonrasında hızla başlayıp, küreselleşmenin artması ile birlikte ivme kazanan bilinçsiz kaynak tüketimindeki artış, kaynak devamlılığının ve yaşanılabilir bir çevrenin gelecek nesillere aktarılabilmesi için acilen önlem alınması gereken küresel bir çaba yaratmıştır. Bu çaba, bu günkü yaşam kalitesinin gelecekte devam ettirilebilmesi için, ekonomide üstel büyüme yerine merkezinde insanın yer aldığı ?sürdürülebilir kalkınma? modelini ortaya çıkarmıştır. Sürdürülebilir kalkınma, ekonomide sadece niceliksel değil aynı zamanda niteliksel bir gelişmenin gerçekleşmesinde önemli bir rol almaktadır. Büyümenin aksine, insanı araç olmaktan çıkartıp bir amaç haline getirmektedir. Bu amaç doğrultusunda, doğru nüfus politikaları, gelir adaletsizliğinin en aza indirilmesi, yoksulluğun önüne geçilmesi ve bilinçsiz göçün ortadan kaldırılması ilk hedeflerdir. Bunu başarabilmek için gerekli olan şartlar ise teknolojik atılım gerçekleştirerek beşeri sermayenin artırılması, toplumu bilinçlendirip çevrenin sürdürülebilir kılınması, enerji üretimini mümkün olduğunca bireyselleştirilip ve yenilenebilir enerjiye geçilip enerji ithalatını azaltarak enerjide bağımsızlığa ulaşılmasıdır. Bu çalışmanın amacı, ?Sürdürülebilir kalkınmayı sağlamada yenilenebilir enerji kaynaklarının rolü? nün belirtilmesidir. Bu amaçla yenilenebilir enerji kaynaklarının sürdürülebilir kalkınma açısından güçlü yanları, zayıf yanları, fırsat ve tehditleri incelenmektedir. İncelemeler sonucunda, yenilenebilir enerji kaynaklarının mevcut tehditleri ve zayıflıkları göz ardı edilmeden, fırsatlardan yararlanarak ekonomik sistem içersindeki yoğunluğunun artırılması, daha kararlı makro ekonomik politikalar uygulanmasını ve toplumsal refahın artırılmasında olumlu etki yapacağı görüşünü belirtmek yanlış olmayacaktır. The increase in unconscious consumption of sources which starts with the industrial revolution and gaining speed with the rise of globalisation has created a global effort which requires to take measures urgently to transfer the liveable environment and permanence of sources to the next generations. In order to sustain the current quality of life in the future, this effort has revealed a model of human centered ?sustainable development? instead of exponential growth in economy. Sustainable development plays a big part to have not only a quantitative but also a qualitative development in economy. Unlike growth, it removes people from being a tool and makes them into an objective. In accordance with this objective, correct population policies, minimizing the income injustice, preventing the poverty and removing the unconscious immigration are the initial objectives. In order to achieve this, the required conditions are to increase the human capital by making technological progress, to have a sustainable environment by raising the awareness of public, to individualize the energy generation as far as possible and to achieve energy independence by passing renewable energy and decreasing the energy import. The aim of this study was to evaluate ?the role of renewable energy sources for sustainable development?. For this purpose, the strengths, weaknesses, opportunities and threats of renewable energy sources, in terms of sustainable development, have been examined. As a result of the researches, it?s not wrong to indicate that without ignoring the current weaknesses and threats of renewable energy sources, increasing the density of it in economic systems by benefitting from the advantages would make a positiveimpression on applying more determined macro economic policies and increasing the social welfare.
Collections