TBMM tutanaklarına göre 1950–1960 döneminde Türkiye`nin dış ilişkileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Türkiye, zorlu milli mücadele yıllarının ardından imzaladıı Lozan Antlamasıile pek çok sorunu geride bırakmı ve 1923 yılında Cumhuriyeti ilan ederek varlıını birkez daha tescillemitir. Atatürk dönemi olarak adlandırılan 1923–1938 yılları arası dıpolitikada genel olarak Lozan'dan arda kalan sorunlarla uraılmıtır. 1939'da balayanII. Dünya Savaı yıllarında ise Türkiye, `sava dıı kalma` politikası dorultusunda fiiliolarak savaa dahil olmamıtır. Savaın ardından da Türkiye'de, yeni dünya düzeni iledoru orantılı olarak çok partili siyasi yaama geçilmi ve 14 Mayıs 1950 seçimleri ileCumhuriyet Halk Partisi iktidarı Demokrat Parti'ye devretmitir.Demokrat Parti'nin iktidara gelmesi ile birlikte Türkiye, Amerika ile olanilikilerini daha da younlatırmı, bu dorultuda iki ülke arasında siyasi ve ekonomikalanda pek çok antlama imzalanmıtır. Türkiye'nin Amerika ile olan youn ilikilerinintemelinde kuzeyden gelebilecek muhtemel bir Sovyet tehdidi yatmaktadır. Amerika'nınyapmı olduu Truman Doktrini ve Marshall Planı yardımları ile de Türkiye,Ortadou'da Amerika için iyi bir müttefik haline gelmitir.Demokrat Parti, daha iktidara gelmesinden kısa bir süre sonra Kore'de patlakveren savaa asker göndermi ve dı politikadaki bu hamlesinin de büyük etkisi ileubat 1952'de NATO'ya resmen dahil edilmitir. NATO üyelii dolayısıyla bazırisklere ve külfetlere katlanmasına ramen Türkiye, Batı ile her alanda ilikilerinigelitirmi, hem ekonomisini yenileyerek kuvvetlendirmede ve hem de demokrasisinigelitirmede büyük kazanç elde etmitir.Balkan politikasına baktıımızda ise, Türkiye NATO ittifakını saladıktan sonraBalkanlarda da bir ittifak arayıı içine girmi ve 28 ubat 1953'te Yunanistan ileYugoslavya'nın da dahil olduu üçlü bir Balkan Paktı imzalanmıtır. Ardından yine buüçlü arasında Austos 1954'te, Balkan Paktı'nın daha geniletilmi bir ekli olan BledAntlaması imzalanmıtır. Fakat Yunanistan ile yaanan Kıbrıs sorunu veYugoslavya'nın da izlemi olduu Sovyet yanlısı siyaset sonucu Balkanlardaki üçlüittifak fazla uzun ömürlü olmamıtır.Demokrat Parti iktidarının Dou ile olan ilikilerinde ise karımıza yine ibirliianlamaları ve savunma amaçlı bir pakt çıkmaktadır. 24 ubat 1955'de Türkiye ile Irakarasında imzalanan birlii Antlaması'na, Ortadou'daki çıkarları dorultusundaingiltere de katılmıtır. Yapılan bu ibirlii anlamasına Pakistan ile ran'ın da katılmasıile birlikte Badat Paktı kurulmu oldu. 1959 yılına gelindiinde ise dünya siyasetindekive özellikle Ortadou'daki deien artlar sonucunda Badat Paktı, Irak'ın içinde yeralmadıı CENTO'ya dönümütür. Badat Paktı ve daha sonrasındaki CENTO,Ortadou'da bölgesel ibirlii için sadece temel bir çerçeve salamı olsa da, ne dahabüyük bir Ortadou kalkınma örgütü için bir öz oluturmu ne de etkili bir savunmaörgütü olmutur.Son olarak, Türkiye'yi dı politikada en fazla megul eden konulardan birisi deKıbrıs sorunu olmutur. Türkiye 1954'e kadar Kıbrıs konusunu bir mesele olarakgörmemi, ancak Yunanistan'ın faaliyetleri sonrası bu tarihten itibaren Kıbrıs ileyakından ilgilenmek zorunda kalmıtır. Kıbrıs sorununun çözüm süreci dönemindeLondra'da düzenlenen bir konferans sırasında Türkiye'de yaanılan 6–7 Eylül olaylarıhem Türkiye lehine devam eden konferansın yarıda kesilmesine neden olmu hem deTürkiye'yi uluslararası alanda zor durumda bırakmıtır. Bu gelimelerin ardından Kıbrısmeselesi Zürih Konferansı sonucu, yönetimi Rum ve Türklerden oluan baımsız birCumhuriyet yönetiminin kurulması ile çözüme kavuturulmutur. Upon signing the Treaty of Lausanne after years of national independencestruggle, Turkey left behind many problems and registered its presence with theproclamation of the republic in 1923. Between 1923 and 1938, which is an era calledthe Atatürk period, there were many successive problems remaining after Lausanne inthe foreign policy. During the Second World War years starting in 1939, Turkey wasnot involved in any war based on its `staying out of war` policy. After the war, Turkeypassed into a multi-party political life in line with the new world order; and theRepublican People's Party assigned the power to the Democratic Party with the electionon 14.05.1950.As soon as the Democratic Party accessed to power, Turkey intensified itsrelations with the United States and many treaties were concluded between twocountries both in political and economic aspects. The intense relation between Turkeyand the United States was based on a possible Soviet Threat from the North. With theTruman Doctrine and Marshall Plan, Turkey became a good ally in the Middle East forthe United States.The Democratic Party dispatched soldiers to the war erupting in Korea soonafter the Democratic Party accessed to power and Turkey entered to NATO in February1952 with the effect of the said step in the foreign policy. Although there were someburdens of being a member of NATO, Turkey improved its relations with the West inevery aspect and had a huge gain in strengthening and renewing its economy andimproving its democracy.In terms of the Balkan policy, after becoming a member of NATO, Turkeystarted searching for an alliance in Balkans too and signed the Balkan Pact with Greeceand Yugoslavia. Similarly, in August 1953, these three countries concluded the BledTreaty which was an extended version of the Balkan Pact. However, the said triplealliance did not last long as a result of the Cyrus problem with Greece and the pro-Soviet policy of Yugoslavia.With respect to the relation of the Democratic Party with the East, there wereagain cooperation treaties and defensive pacts. On 24.02.1955, Baghdad Pact wasestablished when England and then Pakistan and Iran joined to the cooperation treatysigned between Turkey and Iraq in line with their interest in the Middle East. In 1959,Baghdad Pact turned into CENTO excluding Iraq as a result of the changes in the worldpolitics especially in the Middle East. Although the Baghdad Pact and CENTO allowedonly a basic framework for the regional cooperation in the Middle East, these neithercreated a core for the Middle East development organisation nor became an effectivedefence organisation.In conclusion, one of the issues keeping turkey occupied the most in foreignpolicy was the Cyprus problem. Until 1954, Turkey did not see the Cyprus issue as aproblem but upon the activities of Greece, Turkey had to deal with Cyprus closely afterthe said date. During the resolution process of the Cyprus problem, 6-7 Septemberevents occurring in Turkey caused a conference held in London to be ceased and leftTurkey in a difficult situation internationally. After these developments, the Cyprusproblem was solved by the Zurich Conference establishing an independent Republicmanaged both by the Greeks and the Turks.
Collections