Öğretim elemanlarının örgütsel bağlılık düzeylerinin değerlendirilmesi (Giresun Üniversitesi örneği)
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Araştırmanın amacı, Giresun Üniversitesine bağlı meslek yüksekokullarında görev yapan öğretim elemanlarının örgütsel bağlılık düzeylerini incelemektir. Bu çalışma, örgütsel bağlılık ve örgütsel bağlılığın alt boyutları olan kurumunu sevme, güven duyma, sahiplenme dolayısıyla gönüllü isteklilikten kaynaklanan duygusal bağlılık; ihtiyaçlar, alternatif iş imkanlarının noksanlığı ve maddi kaygılardan kaynaklanan devam bağlılığı; etik değerler, normlar, toplumsal beklentilerden kaynaklanan normatif bağlılık kavramları temel alınarak yürütülmüştür. Araştırma, nicel ve nitel yöntemleri içerisine alan açıklayıcı (explanatory) desene göre yapılandırılmıştır. Nicel bölüm betimsel tarama modelinde, nitel bölüm ise durum çalışması desenine uygun olarak yürütülmüştür. Nicel bölümde veri toplama aracı olarak Karakuş (2005) tarafından geliştirilen `Örgütsel Bağlılık Ölçeği`, nitel bölümde ise `Örgütsel Bağlılık Ölçeği'ne` paralel olarak hazırlanan yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmıştır. İki araştırma yönteminin birlikte kullanılmasıyla konu ile ilgili daha kapsamlı ve derinlemesine bilgi edinilmesi, araştırma sonucunda daha güvenilir ve sağlıklı çıkarımlarda bulunulması amaçlanmıştır. Araştırmanın nicel bölümünde çalışma grubunu 2013-2014 eğitim-öğretim yılında Giresun il ve ilçe sınırlarında yer alan Giresun Üniversitesi Meslek Yüksekokullarında görev yapan 203 öğretim elemanının tamamı oluşturmaktadır. Araştırmanın nitel bölümünde ise çalışma grubunu Giresun Üniversitesi bünyesinde yer alan 11 meslek yüksekokulun her birinden 2, toplamda 22 öğretim elemanı oluşturmaktadır.Nicel bölümden elde edilen verilerin analizinde; anketin birinci bölümü (demografik bilgiler) için yüzde ve frekans analizleri yapılmıştır. Anketin ikinci bölümünde yer alan ölçekte; duygusal bağlılık, devam bağlılığı ve normatif bağlılık ile ilgili öğretim elemanı algıları, her boyutun kapsadığı davranışlarla birlikte ayrı ayrı verilerek yüzde, frekans ve aritmetik ortalamalar esas alınarak yorumlanmıştır. Öğretim Elemanlarının cinsiyet ve medeni duruma ilişkin sahip oldukları demografik özellikleriyle; duygusal, devam ve normatif bağlılık düzeylerine ilişkin görüşleri arasındaki farklılığın tespitinde, dağılımın normal olmasından dolayı, parametrik testler olan; `t testi` kullanılmıştır. Öğretim Elemanlarının yaşa, çalışma süresine ve eğitim durumuna ilişkin sahip oldukları demografik özellikleriyle; duygusal, devam ve normatif bağlılık düzeylerine ilişkin görüşleri arasındaki farklılığın tespitinde, gözeneklerdeki denek sayısı n<30 olduğundan dağılımın normal olmaması sonucu, nanparametrik testler olan; `Kruskal Wallis Testi` kullanılmıştır. Ortaya çıkan farklılıkların kaynağı ise `Man Whitney U Testi` ile analiz edilmiştir. Nitel bölümden elde edilen verilerin analizinde ise betimsel analiz, içerik analizi ve karşılaştırma tekniği kullanılmıştır. Araştırma bulguları sonucunda; Öğretim Elemanlarının örgütsel bağlılık düzeyine ilişkin genel algıları incelendiğinde, en yüksek düzeyde katılım gösterdikleri ifadelerin duygusal bağlılık boyutunda olduğu, bunu sırasıyla devam ve normatif bağlılık ile ilgili ifadelerin izlediği görülmüştür. Ayrıca öğretim elemanlarının örgütsel bağlılık ölçeğine yönelik algılarında cinsiyet, yaş ve çalışma süresi değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık tespit edilmezken medeni durum ve eğitim durumu değişkenlerine göre anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir.Nitel bulgulara göre araştırmaya katılan katılımcıların ifadeleri doğrultusunda örgütlerine karşı duygusal bağlılık duydukları söylenebilir. Bu doğrultuda verilen ifadeler değerlendirildiğinde çoğunlukla kurumda var olan iletişimin mutluluk verdiği, çalışma ortamının esnekliğinin çalışanı rahatlatıp göreve adanmışlığı artırdığı, kuruma karşı güven sonucunda kurumun sahiplenilip benimsendiği ve dolayısıyla kurum kültürüne uyumun oluştuğu ifadeleri kuruma karşı çalışanlarda duygusal bağlılığın yüksek düzeyde varlığını hissettirmektedir. Ayrıca bağlılığın zorunluluktan kaynaklanmasının sıkça ifade edilmesi ile devam bağlılığının yüksek düzeyde olduğu söylenebilir. Kuruma bağlılık konusunda, çalışanların sorumlulukları, öğrencileri ve görevi gereği bağlılığı hakettiği vurgusunun sık yapılmış olması ise normatif bağlılığın yüksek düzeyde olduğu sonucunu ortaya çıkarmaktadır.Nitel ve nicel bulgular birlikte değerlendirildiğinde, öğretim elemanlarının gerek Örgütsel Bağlılık Ölçeğine gerekse açık uçlu sorulara vermiş oldukları cevaplar konusunda örgütsel bağlılık hakkında olumlu algı ve görüşlere sahip oldukları söylenebilir. Bu durum ise nitel bulguların nicel bulguları desteklediği ve açıkladığı şeklinde yorumlanabilir.Araştırma bulgularına göre;Araştırmanın nicel sonuçlarına göre medeni durumu evli olan çalışanların sorumlulukları gereği örgütlerine duygusal bağlılıkları bekârlara oranla daha fazladır. Nitel araştırma sonuçlarında da büyük bir çoğunluk evlilik gibi bir sorumluluk açısından kurumda uzun süreli çalışmayı olumlu değerlendirmiştir. Örgütler bekar olan çalışanlarını örgüte daha da bağlayabilmek için daha fazla aidiyet duygusu oluşturabilecek sosyal ortamlar yaratmalıdır.Nitel araştırma bulgularına göre örgütün çalışanlarına kişisel gelişim imkanı sağlaması çalışanların kariyer hedeflerini desteklemektedir ve bu sonuç nicel araştırma bulgularında da çalışanların eğitim düzeyi arttıkça örgütlerine gerek duygusal gerek normatif bağlılık düzeylerinin artması şeklinde görülmektedir. Bu doğrultuda kurumlar, çalışanlar için kendilerini geliştirme ve yükselme imkanları sağlamalıdır.Nitel araştırma bulgularında öğretim elemanlarında örgütsel bağlılığın oluşturulması ve devamı konusunda çalışanlarla birlikte üst yönetiminde rolünün çok önemli olduğunu vurgulamaktadırlar. Bu doğrultuda yönetim politikalarında çalışanları ödüllendirme, onure etme, takdir etme, çalışanlara değer verme, çalışanların isteklerini göz ardı etmeme gibi motive edici unsurların önemi daha da vurgulanmalıdır.Nitel araştırma bulgularına göre örgütsel bağlılığı yüksek olan öğretim elemanlarının, görevlerini yerine getirirken örgütün sorunlarının çözümünde gönüllü olarak yer aldıkları ve örgütlerinde uzun süre çalışmaktan zevk alacaklarını dile getirmektedirler. Problem çözümünde çalışanların görüşlerinin alınmasının sahiplenme duygusu ve bağlılık oluşturmada önemi bilinmelidir.Nitel araştırma sonuçlarında öğretim elemanlarının yanıtlarına göre kurumların bağlılık yaratmada kullandıkları maddi tatmin ediciler tek başlarına yetersizdir. Bu doğrultuda kurumların bağlılık yaratma ve bu bağlılığı devam ettirmede çalışanlarına fiziki ve sosyal imkân yaratmaları gerekmektedir.Araştırmanın nitel bulgularına göre çalışanların uzun süreli olarak kurumda kalmalarının sonucu monotonluk, motivasyonda düşme, bıkkınlık sonuçlarının ortaya çıktığı tespit edilmiştir. Verimi düşürebilecek bu sonuçların ortadan kaldırılması için örgütlerin yeniliklerin öncüsü ve takipçisi olması gerekmektedir.Araştırmanın nitel bulgularına göre örgüte olan bağlılığın zorunluluktan kaynaklanması gibi olumsuz bir durumun örgüt içi huzur, pozitif iletişim, çalışma esnekliği ve bu kapsamda özetle olumlu bir iklim ve kültür ile ortadan kaldırılması gerekmektedir.Örgütsel bağlılığın örgütlerin gelişiminde olan değeri bilinmelidir. Özellikle toplumların gelişiminde büyük rol oynayan eğitim ve bilim örgütleri olan üniversitelerin insanlığa ve topluma katkısı düşünülerek bu bağlamda üniversitelerin kurumlarında yer alan çalışanların istek ve beklentilerini dikkate alarak bağlılık düzeylerini artırmaları gerekmektedir. Bu doğrultuda çeşitli zamanlarda örgütsel bağlılıkla ilgili mevcut durum analizleri yapılmalıdır. Anahtar Sözcükler: Örgütsel bağlılık, Duygusal bağlılık, Devam bağlılığı, Normatif bağlılık Aim of the study is analysing organizational commitment levels of academicians working at Giresun University Vocational Schools of Higher Education. This study is carried out on the basis of organizational commitment and subdimensions of organizational commitment which are affective commitment that arise from voluntarily ownage, love and trust to the organization, continuance commitment that arise from financial worries and lack of alternetive work opportunities, normative commitment that arise from social expecations concepts.This study is set according to the explanatory pattern which involves qualitative and quantitative methods. Quantitative part is run pursuant to descriptive survey model where qualitative part is run according to case study pattern. In the quantitative section data gathering tool is Karakuş's (2005) `Örgütsel Bağlılık Ölçeği(Organizational Commitment Scale)` where in the qualitative section a semi-structured interview form which is parallel to the Örgütsel Bağlılık Ölçeği(Organizational Commitment Scale)` is prepared and used. By using these two research methodologies together two things are aimed. First, more extensive and deeper acquisition of knowledge about the topic and secondly, more reliable and fine inferences at the end of the research. Researchs working group of the quantitative part is made up of 203 academicians working at Giresun University Vocational Schools of Higher Education in 2013-2014 school year within the Giresun city and province borders by unbiased selection. Researchs working group of the qualitative part is made up of a total number of 22 academicians, chosen 2 from each 11 vocational schools of higher education within The Giresun University. For the qualitative part data analyses; in the first section of the survey (demographic infos) percentage analyses and frequency analyses are conducted. Perceptions of academicians about affective commitment, continuance commitment and normative commitment are given one by one with behaviors each aspect involves and interpreted according to percentage, frequency and arithmetic averages gathered from the scale located in the second part of the survey form. Distribution is normal so t- test from parametric tests is used to determine the academicians affective, continuance and normative commitmet level opinions difference about sex, marital status related demographic features. Distribution is not normal, because subjects in the groups are n<30 so Kruskal Wallis Test from non parametric tests is used to determine the academicians affective, continuance and normative commitmet level opinions difference about age, working period, level of education related demographic features. Mann Whitney U test is conducted made to determine the reasons of differences. Descriptive analysis, content analysis and comparison technique are used to analyse data gathered from qualitative part.When general perceptions of academicians to organizational commitment levels are examined in consequence of the findings of the study, the most participated statements are about affective commitment, which is followed respectiveley by continuance and normative commitment statements. Additionally, perceptions of academicians to organizational commitment scale are found to be significantly different to marital status and education level variables and difference is not significant to sex, age and working period variables.According to quantitative findings, participants are affectively commited to their organizations. High levels of affective commitment mostly shown by consideration of, communication in institution gives happines, flexibility of working environment relaxes the worker and increases commitment to work, as a result of reliance to institution its embraced and adopted and so organizational culture adaptation is developed statements. And also the reason of commitment is frequently expressed by obligation, so continuance commitment can then be said at high levels. Normative commitment is at high levels as a result of the frequent expressions of, deserves commitment because of workers responsibilities, their students and for the sake of duty.Reclaiming qualitative and quantitative findings together, academicians perceptions and opinions about organizational commitment can be said positive according to answers given to Organizational Commitment Scale and open ended questions. This situtation can be interpreted as qualitative findings supports quantitative findings.According to research findings;According to the quantitative results of the research, due to their responsiblities, levels of organizational commitment of married workeres are found to be higher than single workers. Also in the results of qualitative research, majority evaluated long term working positively in terms of responsiblities such as marriage. In order to bind single workers more, organizations should create social environments that generate more sense of belonging.According to qualitative research findings, self improvement opportunity maintenance by organization supports career plans and this result is seen in the quantitative research results as the education level increases affective and normative commitment levels increases. Within this direction, firms should provide self improvement and promotion opportunities.In the findings of qualitative research, academicians emphasize the role of top management contribution with workers is vital for the formation and maintanence of organizational commitment. Within this direction, importance of honoring, rewarding, appreciation, dignification factors and motivation factors such as paying sufficient attention to claims of workers in managerial decisions should be emphasized.According to the qualitative research findings, academicians with high levels of organizational commitment decline that they will enjoy working for long terms in their institutions and will voluntarily participate in organizations problem solutions while doing their duties.In the results of qualitative research, according to the academicians answers using only financial satisfiers for commitment in insitutions is not enough. In order to form and maintain the commitment, institutions should design social and physical opportunities,According to qualitative findings of the study, motivation loss, monotonity and boredom results arise due to remaining workers in the institutions for long terms. In order to eleminate these results institutions should be innovative.According to qualitative findings of the study, a negative situation such as organizational commitment due to obligation should be eliminated by positive commumication, flexibility and shortly within this scope creation of favorable climate and culture in the organization.In the improvement of organizations the value of organizational commitment should be known. In particular, considering the contribution to humanity and society, universities, which are educational and scientific organizations that play a major role in the development of society, should increase commitment levels by taking in to account their workers wishes and expectations. Within this direction, status analyses about organizational commitment should be implemented at various times.Keywords: organizational commitment, affective commitment, continuance commitment and normative commitment.
Collections