Celal Bayar Üniversitesi bünyesinde bulunan 40 yaş ve üzeri erkek personelde kardiyovasküler hastalık risk faktörü taraması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Giris: Koroner Arter Hastalıgı (KAH) gelismekte olan ülkelerde erkek ve kadınlardamortalite ve morbiditesi giderek artan bir halk saglıgı sorunudur.Amaç: Celal Bayar Üniversitesinde çalısan 40 yas ve üzerindeki tüm erkek bireylerdekardiyovasküler hastalık riskini belirlemek; kardiyovasküler hastalık risk faktörlerisıklıgını belirlemek ve iliskisini saptamak; kardiyovasküler hastalık risk faktörlerininfarkında olma, ilaç kullanma ve düzenli kontrol olma oranlarını degerlendirmektir.Gereç- Yöntem: Kesitsel tipteki arastırmada 40 yas ve üzeri erkek personelintamamı arastırma kapsamına alınmıs ve 413 kisi arastırma evrenini olusturmus,bunlardan 346'sına (%84) ulasılmıstır. Arastırma grubuna demografik,sosyoekonomik ve KAH'nın risk faktörlerine iliskin soruları içeren anket formuuygulanmıstır. KAH'nın risk Sınıflamasında TEKHARF Skorlama cetveli, Anjinapektoris varlıgı Rose Anketi ölçegi, o günkü algılanan saglık durumu EUROQOL (EQ-5D) ölçegi, Uyku apnesi varlıgı Obstrüktif Sleep Apne anketi ile degerlendirilmistir.Anket görüsmesinden sonra arastırmaya katılanların kan basıncı ölçülmüs,antropometrik ölçümleri alınmıs, EKG'leri çekilmis, kan örnegi alınıp, ileri tanı içinKardiyoloji kliniginden randevu alınmıstır.Bulgular: Arastırmamıza katılanların yas ortalaması 46±5.51'dır. Katılımcıların%47.7`i akademik personel, geri kalanı idari ve destek personeldir. Arastırmayakatılanlarda; hipertansiyon %8.0, Diyabetes Mellitus %5.0, obezite %12.3, abdominalobezite %20.3, yüksek total kolesterol %18.2, yüksek trigliserid %39.6, yüksek LDL-K%20.2, düsük HDL-K %43.2, sigara içme %62.7, alkol kullanma %37.3, sporyapmama %70.5 olarak saptanmıstır. KAH risk faktörleri skorlama cetveline görekatılımcıların % 68.8'i düsük (gelecek 10 yılda KAH geçirme olasılıgı %10 ve altı), %25,6'sı orta, ve %5.6'sı ise yüksek risk grubunda yer almaktadır. Metabolik Sendromsıklıgı %14.3 olarak saptanmıstır. Gerek toplam KAH riski, gerek MetabolikSendromlu olma gerekse tekil KAH riskleri açısından alt sosyodemografik vesosyoekonomik gruplar arasında istatistiksel açıdan anlamlı fark bulunmamıstır.Arastırmada yapılan taramanın yararı Hipertansiyon için %56.3, Diyabetes Mellitusiçin %45.1, Dislipidemi için %45.4 olarak saptanmıstır.Arastırmaya katılanların yas, çalısma süreleri, öz-soy geçmisinde yüksek kanbasıncı olma, yüksek kan basıncı için ilaç kullanma, aspirin kullanma, beden kitleindeksi ile KAH olmaları arasında anlamlı bir iliski bulunmustur. Yaptıgımızarastırmada kisinin herhangi bir hastalıgı olma, öz-soy geçmisinde yüksek kanbasıncı ve DM olma, yüksek kan basıncı için ilaç kullanma, yüksek LDL-Kdüzeyi ve beden kitle indeksi ile Metabolik Sendrom olma arasında anlamlı bir iliskisaptanmıstır.Sonuçlar: Celal Bayar Üniversitesi 40 yas ve üzeri erkek çalısanları koroner kalphastalıgı riski ve KAH risklerinin erken tanısı ve bu risklerden korunma açısından dakentsel toplumdaki diger erkeklerden farklı degildir. Diger taraftan arastırmayakatılanların kendi aralarında (akademik, idari ve destek personeli) gerek KAH riskprevalansı, gerekse risk faktörlerinin erken tanısı (ikincil korunma) açısından farkbulunmamıstır. Sayılan b u üç temel sonuca dayanarak, KAH risklerin farkındalıgısorununun Türk toplumunda sosyoekonomik fark gözetmeksizin çok yaygın bir sorunoldugu, KAH risklerinden ikincil korunma ile ilgili saglık hizmetlerinin sunumundasorunlar oldugu söylenebilir.Anahtar sözcükler: Koroner Kalp Hastalıgı, KAH Risk faktörü, Üniversite ErkekPersoneli SUMMARYIntroduction:Coronary Heart Disease is a very important public health problem also indeveloping countries with a cause of high morbidity and mortality.Purpose:To determine: the risk od cardiovascular disease in men working in Celal BayarUniversity over 40; the frequency of this risk; the awarness of Cardiovacular DieaseRisk and the status of regular CVS risk monitoring.Methods:All of the over 40 male personnel of the university (n=413) was the targetpopulation without any sampling. 364 of them were reached with a coverage rate of83.8%. A questionnaire including sociodemographic and economic factors togetherwith Coronary Heart Disease (CHD) Risk Factors. In addition to this a preferencebased Helath Related Quality of Life Scale EUROLQOL 5D was applied to therespondents. CHD Risk scaling was done by menas of TEKHARF Scaling methodsgenerated from European Heart Association guidelines. The presence of AnginaPectoris was detected by Rose Questionnaire and Sleep Apne was diagnosed byObstructive Sleep Apne Questionnaire. Following the questionnaire interiviews theblood pressure, antropometric and ECG measures and blood samples of the subjectswere taken together with measure.ResultsThe mean age of the respondents was 46±5.51, 47.7% was academicpersonnel. The prevalence of Hypertension (HT) was 8.0%, Diyabetes Mellitus was5.0%, Obesity was 12.3%, Abdominal obesity was 20.3%, High Total Cholesterol%18.2, triglyceridemia %39.6, High LDL 20.2 and low HDL-K %43.2. The prevalenceof smoking was 62.7%, alkol consumption was 37.3%, and regular egsercise wasonly 29.5%. According to the CHD risk score,68.8 % of the respondents have low risk( the risk of having CHD is lower that 10% in the next 10 years) , 25.6 havemorderate and 5.6% has high risk. The prevalence of having Metabolic Syndromewas 14.3% . No statistical difference were detected between sociodemographic subgroups in regard to CHD Risk score, presence of indivudual CHD risk and presenceof Metabolic Syndrome. The Yield of the screeening in this study were calculated as56.3% for HT , 45.1 % for Diyabetes Mellitus and 45.4% for DislipidemiaSignificant relationships were found between sub groups of age, workingexperience, family history of CHD, using Asprin and Obesity in regard to having CHDor not. On the other hand the variables sensitive to the presence or absence ofMetabolic Syndrome were family history of High Blood Pressure, high LDL-K andDiabetes Mellitus.Conclusions:The men over 40 working in CBU is not different from their counterparts in thecommunity in regard to the presence of CHD risk, awareness of CHD risk and earlydiagnosis of CND risk factors. On the other hand even the University personnel couldnot be differentiated among themselves (academic or administrative) in thoeseindicators mentioned above. Based on these findings it can be said that, the problemof lack of awareness of CHD risk in the Turkish population is so widespreaded thateven expected differences could not be observed between socioeconomic classes.This could be attributed the poor health education of the community and the lack ofaccessibility of the secondary prevention of the CHD in the health care system ofTurkey.Key words: Coronary Heart Disease, CHD risk factors, Univereity male personnell.
Collections