Arayüz çürüklerinin tespit edilmesinde kullanılan radyografik yöntemlerin sensitivite ve spesifitesinin değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Zamanında, kesin ve doğru yapılan bir tanı, başarılı bir tedavi uygulamasının ilk adımıdır. Çürük lezyonlarının teşhisi öncelikli olarak görsel-dokunsal muayene ve radyografik incelemeye dayanır. Çürük teşhisindeki yöntemlerin lezyonu erken dönemde teşhis edebilme kapasitesinin yüksek olması, çürüğün durdurulması ve gereksiz tedavinin önüne geçilmesini sağlar. Çürük teşhisinde yeni yöntem arayışlarıyla birlikte, rutinde kullanılan yöntemlerin yeni program ve yazılımlarla geliştirilerek, en iyi görüntüleme düzeyine ulaştırma çabaları da devam etmektedir. Bu çalışmada, beş farklı radyografik görüntüleme yönteminin posterior dişlerde arayüz çürük teşhisindeki sensitivite, spesifisite ve doğruluk değerleri araştırılmıştır. Çalışmada sırasıyla; dijital panoramik cihazın bitewing, P1 ve P4 programlarında alınmış görüntüleri, fosfor plakla alınmış bitewing görüntüleri ve geleneksel bitewing radyografileri incelenmiştir. Çalışmada çürüklü ve çürüksüz 72 adet çekilmiş daimi premolar ve molar dişler kullanılmıştır. Akrilik çene modellerine yerleştirilen bu dişlerin, bahsedilen yöntemlerle radyografik görüntüleri elde edilmiştir. Görüntüler arayüz çürük varlığı ve derinliği yönünden dört ayrı skor kullanılarak, üç gözlemci tarafından birer hafta arayla iki kez skorlanmıştır. Çürük varlığı ve derinliğinin gerçek düzeyinin belirlenmesi için histopatolojik inceleme yapılmıştır. Gözlemci içi ve gözlemciler arası uyumun hesaplanmasında kappa istatistiği kullanılmıştır. Histopatolojik inceleme ile radyografik incelemeden elde edilen skorlara ROC analizi uygulanmış ve yöntemlerin sensitivite, spesifiste ve doğruluk değerleri hesaplanmıştır. Çalışmamızın sonuçlarına göre; gözlemci içi uyum ve gözlemciler arası uyum (kappa oranı) sırasıyla 0.61-0.83, 0.55-0.81 arasında değişmiş ve uyum güçlü bulunmuştur. Gözlemciler arası uyum en yüksek geleneksel bitewing ve standart panoramik programlarında elde edilmiştir. ROC analizinde ortalama Az değerleri en yüksek fosfor plak sistemde (0.757), en düşük panoramik cihazın standart programında (0.636) bulunmuştur (p<0.05). Yöntemlerin ortalama sensitivite ve spesifite değerleri sırasıyla; geleneksel yöntem için 0.64- 0.85, fosfor plakiçin 0.64- 0.87, standart program için 0.40- 0.87, ortogonal program için 0.56- 0.85, ekstraoral bitewing için 0.59- 0.90 olarak bulunmuştur.Sonuç olarak mine çürüğü düzeyinde hiçbir radyografik yöntem yeterli değildir. Panoramik cihazlarda ortogonal ve bitewing programlar süperpozisyonların azaltılmasında etkilidir. Fosfor plaklar avantajları da göz önüne alındığında, arayüz çürük teşhisinde ilk tercih edilen görüntüleme yöntemi olabilir.Anahtar kelimeler: Arayüz çürükleri, dijital panoramik radyografi, bitewing radyografi, fosfor plak sistemler Early, correct and absolute diagnose is the first step in successfull treatment. Diagnose of caries lesions takes base visual, tactile, and radiologic examination. It is requested diagnostic mehods should be capable to diagnose in early stages of the lesion whereas progression of caries can be prevented. Studies on diagnostic tools on early detect caries lesion or develop routinely used methods by using newer programs, are going on.In this study; specifity, sensitivity and reliability of five different radiographic imaging methods for using that detection approximal caries lesions on posterior teeth were compared. This methods are respectively, digital images that taken bitewing, P1 and P4 program of digital panoramic device, digital bitewing images with taken phosphor plate and conventional bitewing radiograph. In this study,72 extracted premolar and molar teeth with and without proximal caries, were used. These teeth were placed on phantom chain models and images were taken above techniques. Radiographs were evaluated from three observers two times with one week interval and scored four grade in regard to caries presence and depth. True caries presence and depth were obtained from histopathological examination. Scores that obtained from five radiographic techniques were compared with scores that obtained from histopathological examination. For intraobserver and intraobserver aggrement were calculated kappa satatsitcis. ROC analyses were applied these data for sensitivity and spesificity of these methods.Intra and inter-examiners agrement were found 0.61-0.83, 0.55-0.81 respectively by using kappa statistic method. ROC analysis was used to distinguish specifity, sensitivity and reliability parameters. The Az value was found highest with phosphor plate bitewing (0.757), lowest standart program (0.636). Mean sensitivity and specificity value are founded respectively; 0.64-0.85 for conventional bitewing , 0.64-0.87 for bitewing with phospor plate , 0.40-0.87 for standart program, 0.56-0.85 for orthogonal program, 0.59-0.90 for extraoral bitewing program. As a result, all radiographic methods in detecting enamel caries are still not enough. Orthogonal and extra-oral bitewing programs on panoramic devices are effective for reducing superpositions. When considering the advantages of phosphor plates may be the preferred imaging modality for the diagnosis of approximal caries.
Collections