Aşırı doğurganlığın nedenlerinin ve perinatal obstetrik açıdan sonuçlarının incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kontrolsüz nüfus artışı dünyada olduğu gibi Türkiye'de de önemli sorunlarından biridir. Aşırı doğurganlık anne ve çocukların sağlığını, toplumun genel sağlık düzeyini, ekonomik, sosyal ve kültürel gelişmesini olumsuz olarak etkileyen bir sorundur. Aşırı doğurganlık gelişmekte olan ülkelerde anne ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer almakta ve aşırı doğurganlığın olduğu ülkelerde erken evlenme, adölesan gebelikler, ileri yaş gebelikler, iki yıldan az aralıklarla gerçekleşen gebelikler ve istenmeyen gebelikler daha fazla görülmektedir. Bu çalışmanın amacı, aşırı doğurganlığın nedenlerinin ve perinatal, obstetrik açıdan sonuçlarının incelenmesidir. Araştırmanın verileri araştırmacı tarafından literatür doğrultusunda geliştirilen anket formu ile toplanmıştır. Bu araştırma kesitsel tipte saha araştırması olarak planlanmıştır. Bu araştırma; Manisa il merkezine bağlı doğurganlık oranı fazla olan 4 ve 5 No'lu Aile Sağlığı Merkezi'nde 01.09.2012-01.09.2013 tarihleri arasında yürütülmüştür. Araştırmanın evrenini 2011 yılı ev halkı tespit fişi kayıtlarına göre dört ve üzerinde doğum yapan, bu aile sağlığı merkezlerine kayıtlı kadınlar oluşturmaktadır. Evreni oluşturan 1252 kadının 732'si 4 No'lu ve 520'si 5 No'lu Aile Sağlığı Merkezi'nde yaşamaktadır. Araştırma örneklemi evreni bilinen formül kullanılarak 294 olarak belirlenmiştir. Örneklem büyüklüğü %50 bilinmeyen prevelans alınarak, %95 güven aralığında ve %5 sapma ile hesaplanmıştır. Veriler SPSS (17.0) programı kullanılarak bağımlı ve bağımsız değişkenler arasındaki ilişki Ki kare testi ve Fisher kesin testi ile değerlendirilmiştir.Araştırmaya katılan kadınların yaş ortalaması 39.8±11.5 olup %37.4'ü ilçede doğmuş, %35.7'si ilkokul mezunu, %85.7'si çalışmamakta, %70.7'si sosyal güvenceye sahip, %20.4'ünün akraba evliliği bulunmaktadır. Kadınların ilk evlilik yaşı ortalaması 17.4±2.4 olup, %76.2'si 18 yaş ve altında evlenmiştir. Ailede yaşayan kişi sayısı ortalaması 6.2±2.4 olup, %21.8'i geniş aile yapısına sahip ve %72.8'inin geliri gidere eşittir.Kadınların %31.3'ü dört, %17.7'si beş ve %28.6'sı altı kez gebe kaldığını belirtmiş, gebelik sayısı ortalaması 5.6±1.5 olarak bulunmuştur. Kadınların %45.9'u daha önce düşük, %4.8'i ölü doğum yaptığını, %7.8'i istenmeyen gebeliğe bağlı olarak kürtaj olduğunu belirtmiştir.İstenen çocuk sayısı ortalaması 3.6±1.3 olup, kadınların %93.2'si eşlerinin %86.7'si ileride tekrar çocuk sahibi olmak istememektedir. Çocukları sevme (kadınların %55.0'ı, eşlerin %25.6'sı), ailenin genişlemesini isteme (kadınların %25.0'ı, eşlerin %35.9'u) ve erkek çocuk isteme (eşlerin %23.1'i) tekrar çocuk sahip olmak istemenin nedenleridir. Kadınların %34.7'si tekrar tekrar gebe kalmasında erkek çocuk isteği olduğunu ifade etmiştir. Kadınların %65.3'ü çocuklarına bakarken sorun yaşadığını söylemiştir. İstemeyerek gebe kaldığını belirten kadınların oranı 6, 7, 8, 9 ve 10. gebeliklerde sırasıyla %52.0, %60.6, %35.0, %57.1 ve %75.0'dir.Gebelikte hipertansif hastalık görülme ilk gebelikte %1.7'iken, dördüncü gebelikte %6.5, onuncu gebelikte %62.5'dir. Kadınların %0.7'sinin birinci ve ikinci, %1.0'ının üçüncü, %4.8'inin dördüncü, %7.5'inin beşinci, %10.7'sinin altıncı, %13.6'sının yedinci gebeliğinde gestasyonel diyabet yaşamıştır. İlk gebelikte düşük riski ve erken doğum riski sırasıyla %15.0 ve %4.8 olup bu oranlar altıncı gebelikte sırasıyla %32.0 ve %12.8'dir. Kadınların %0.7'si birinci, %2.4'ü ikinci, %3.7'si üçüncü, %11.2'si dördüncü doğumunu sezaryen ile gerçekleştirmiştir. Beşinci, altıncı, yedinci, sekizinci, dokuzuncu ve onuncu gebeliklerin sezaryen ile gerçekleştirme oranı sırasıyla; %7.5, %11.3, %33.3, %10.0, %0.0 ve %25.0'dır.Kadınların %1.9'u ilk, %1.1'i ikinci, %0.4'ü üçüncü, %2.0'ı dördüncü, %5.2'si beşinci, %1.2'si altıncı, %3.6'sı yedinci, %20.0'ı onuncu gebeliğinde bebeklerin sakat ve özürlü olduğu söylemiştir. 2500 gram ve altında doğan bebek oranı ilk gebelikte %8.9 iken, yedinci gebelikte %10.7'ye, sekizinci gebelikte %16.7'ye, onuncu gebelikte %20.0'dır.Kadınların %43.2'si araştırmanın yapıldığı sırada herhangi bir doğum kontrol yöntemi kullandığını belirtmiştir. Kadınların doğum kontrol yöntemi kullanma durumu ile yaş grubu, doğum yeri, 12 yaşına kadar yaşadığı yer, eğitim durumu ve çalışma durumu arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki saptanmıştır. 19-30 yaş grubu yaklaşık dört kadından biri (%26.4), 31-40 yaş grubu kadınların yaklaşık yarısı (%50.4), 41-50 yaş grubu kadınların büyük çoğunluğu (%83.3) doğum kontrol yöntemi kullanmaktadır. Kadınların doğum bölgelerine göre yöntem kullanma durumları incelendiğinde; Karadeniz (%83.3) ve Akdeniz (%81.8) bölgesinde doğan kadınların doğum kontrol yöntemi kullanma oranı en yüksek bulunurken; Doğu Anadolu (%34.2) ve Güney Doğu Anadolu (%42.5) bölgesinde doğan kadınlarda en düşük bulunmuştur. Köyde doğan kadınların %34.0'ı okur yazar olmayan her dört kadından biri (%25.6) yöntem kullanmaktadır.Doğum kontrol yöntem kullanımı eşi 41-50 yaş arasında olan kadınlarda %72.0 olup, eşi lise ve üzerinde eğitimi olan kadınlarda %70.8'dir. Eşlerinin çalıştığını belirten yaklaşık iki kadından biri (%49.2), sosyal güvencesi olan kadınların %54.3'ü ve eşi ile resmi nikahı olan kadınların %45.2'si şu anda doğum kontrol yöntemi kullanmaktadır. Bu çalışmada 5-10 yıl arasında evli olan kadınlarda yöntem kullanımı %17.9 iken, 21 yıl ve üzeri olan grupta %53.2'dir. Eşi ile anlaşarak evlenen kadınlarda yöntem kullanımı %54.2 iken, görücü usulü evlenen kadınlarda %36.6 olup, gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur. İstenmeyen bir gebeliğe bağlı kürtaj olan kadınlarda yöntem kullanımı oldukça düşük olup (%13.0), kürtaj olmayanlarda yöntem kullanımı %45.8'dir. Araştırmada 1-2 çocuğa sahip olmak isteyen kadınların %55.6'sı, 3-4 çocuk isteyen kadınların %39.7'si, beş ve üzeri çocuk isteyen kadınların %36.1'i şu anda doğum kontrol yöntemlerini kullanmakta olup, gruplar arasında istatistiksel fark anlamlıdır (p<0.05). Bu çalışmada Doğu Anadolu bölgesinde doğan kadınların %36.8'inde istenen çocuk sayısı 5 ve üzeri bulunmuştur. Kadınların eğitim seviyesi ile sahip olmak istedikleri çocuk sayısı arasında ters ilişki bulunmakta, kadınların eğitim seviyesi arttıkça istenen çocuk sayısı azalmaktadır. Araştırmaya katılan 18 yaş ve altında evlenen kadınların %29.5'i, 21 yıl ve üzerinde evli olan kadınların %33.1'i, akraba evliliği olan kadınların %23.3'ü 5 ve üzerinde çocuk sahibi olmak istemektedir. Çocuk sahibi olmak isterken çocuğun cinsiyetinin önemli olduğunu düşünen kadınların %28.8'i, erkeklerin %30.8'i 5 ve üzerinde çocuk istemektedir. Erkek çocuk isteği olan ailelerde istenen çocuk sayısının arttığı saptanmıştır.Yaşamları boyunca doğum kontrol yöntemi kullanan kadınların %23.9'u, kullanmayan kadınların %26.7'si 5 ve üzerinde çocuk istemektedir. Araştırmanın yapıldığı sırada doğum kontrol yöntemi kullanan kadınların %20.5'i, kullanmayan kadınların ise %27.5'i 5 ve üzerinde çocuk istemektedir. Doğum kontrol yöntemi kullanan kadınlar kullanmayan kadınlara göre daha az çocuk istemektedir (p<0.05). Uncontrolled population growth is one of the major problems not only in Turkey but also in any other country in the world. Excessive fertility is a problem which adversely affects mothers' and children's health, general health status of the community, and the community's economic, social and cultural development. Among the causes of maternal mortality in developing countries, excessive fertility takes the first place, and in countries where the extreme fertility is common, early marriages, adolescent pregnancies, advanced maternal age, pregnancies occurring shorter than two years and unintended pregnancies are observed more. The aim of the study was to investigate the causes of excessive fertility, and its perinatal and obstetric results. The study data were collected with a questionnaire developed by the researcher through a literature review. This study was designed as a cross sectional field study. This study was conducted between October 01, 2012 and October 01, 2013 in the 4th and 5th Family Health Centers of Manisa province where the fertility rates were high. The universe of the study was included 1252 women who gave birth to four or more children according to household identification records of 2011 kept in these Family Health Centers. Of the 1252 participants, 752 were registered in the 4th Family Health Center and 520 in the 5th Family Health Center. The participants were interviewed at their homes and the study data were collected. The size of the study sample was determined to be 294 by using sampling method known universe. The sample size was based on with an unknown prevalence of 50%, a confidence interval of 95% and standard deviation of 5%. The relationship between the dependent and independent variables was assessed with the Chi-square test and Fisher exact test by using SPSS (17.0) program.The mean age of the women participating in the study was 39.8 ± 11.5, 37.4% were born in a town, 35.7% were primary school graduates, 85.7% were unemployed, 70.7% had social security, 20.4% had consanguineous marriages. The mean age of first marriage was found 17.4±2.4, 76.2% got married at the age of 18 under. The mean number of people in the families was 6.2±2.4, 21.8% of them had a large family and 72.8% of them had income equivalent to expenses. Of the participating women, 31.3% became pregnant four times, 17.7% five and 28.6% six times. The mean number of pregnancies was found to be 5.6±1.5. Of the women 45.9% had miscarriages, 4.8% of them had stillbirth, and 7.8% had induced abortion. The mean number of intended children was 3.6±1.3. Overall, 86.7% of the women's husbands and 93.2% of women stated that they did not want to have any children in the future. The reasons why the women delivered more babies were as follows: loving children [women (55.0%), husbands (25.6%)], wanting to have a larger family [women (25.0%), husbands (35.9%)] and wanting to have a male child [husbands (23.1%)]. Of the women, 34.7% delivered another baby because they wanted to have a male child. The sixty-five point three percent of the women said that they had problems while raising their children. The rate of the unintended pregnancies was 52.0%, 60.6%, 35.0% and 57.1% and 75.0% at the 6th, 7th, 8th ,9th and 10 th pregnancies, respectively.The rates of having a hypertensive disorder were as follows: 1.7% during the first pregnancy, 6.5% during the fourth pregnancy and 62.5% during the tenth pregnancy. The rates of suffering gestational diabetes were as follows: 0.7% during the first and second pregnancy, 1.0% during the third pregnancy, 4.8% during the fourth pregnancy, 7.5% during the fifth pregnancy, 10.7% during the sixth pregnancy and 13.6% during the seventh pregnancy. Miscarriage and preterm birth risk rates were 15.0% and 4.8% respectively during the first pregnancy, and 32.0% and 12.8% respectively during the sixth pregnancy. The rates of giving birth by cesarean section during the 1st, 2nd, 3rd, 4th, 5th, 6th, 7th, 8th, 9th and 10th pregnancies were as follows: 0.7%, 2.4%, 3.7%, 11.2%, 7.5%, 11.3%, 33.3%, 10.0%, 0.0% and 25.0%, respectively. The rates of the women who were told that they were going to give birth to a disabled child were as follows: 1.9%, 1.1%, 0.4%, 2.0%, 5.2%, 1.2%, 3.6% and 20.0% during the 1st, 2nd, 3rd, 4th, 5th, 6th, 7th, and 10th pregnancies, respectively. Of the women, 8.9% gave birth to an infant under 2500 gram during their first pregnancy, 10.7% during their seventh pregnancy, 16.7% during their eighth pregnancy and 20.0% during their tenth pregnancy. Overall, 43.2% of the women stated that they used any contraceptive methods during study period. The women's use of a birth control method was affected by their age, place of birth, place of residence until the age of 12, education level and employment status, and the differences between them were statistically significant. Approximately one-fourth of the women aged 19-30 (26.4%), nearly half of the women in the 31-40 age group (50.4%) and the majority of the women aged 41-50 (83.3%) used a birth control method. Analysis of the use of a birth control method according to the place of birth revealed that the rate was highest in the Black Sea (83.3%) and Mediterranean regions (81.8%) but lowest in the Eastern Anatolia (34.2%) and South Eastern Anatolia regions (42.5%). Overall, 34.0% of the women born in a village, nearly one-fourth (25.6%) of the illiterate women used a birth control method.In this study, 72.0% of the women whose husbands were in the 41-50 age group, 70.8% of the women whose husbands had high school or higher education used a birth control method. Approximately half (49.2%) of the women whose husbands were employed, 54.3% of the women with social security and 45.2% of the women who were married legally used a birth control method. While 17.9 % of the women who were married between 5-10 years used a birth control method, the rate was 53.2% among the women who were married for 21 years or more. Overall, 54.2% of the women having willingly married with their husband, 36.6% of the women having arranged marriage (traditional) used a birth control method. The difference between the two groups was statistically significant. The rate of using a birth control method was very low (13.0%) among the women who underwent induced abortion due to unintended pregnancies. It was found 45.8% among the women who did not undergo induced abortion. The rates of using a birth control method among the women in terms of the number of children they want to have were as follows: 55.6% among the women planning to have 1-2 children, 39.7% among the women planning to have 3-4 children and 36.1% among the women planning to have 5 or more children. The difference between the groups was statistically significant (p<0.05). In this study, it was found that 36.8% of the women born in the Eastern Anatolia region wanted to have 5 or more children. There was an inverse proportion between the women's education level and the number of children they wanted to have. As the education level increased, so did the number of children they wanted to have decrease. About one- third (29.5%) of the women who got married at the age of 18 or younger, 33.1% of the women having been married for 21 or more years, 23.3% of the women having consanguineous marriages wanted to have 5 or more children. Twenty-eight point eight of the women and 30.8% of the husbands for whom the child's gender was of importance wanted to have 5 or more children. The families wanting to have male children also wanted to have more children. While 23.9% of the women using a birth control method during their lifetime wanted to have 5 or more children, 26.7% of the women not using a method wanted to have 5 or more children. About one out of five women (20.5%) who used a birth control method while the study was conducted wanted to have 5 or more children, 27.5% of the women not using a method wanted to have 5 or more children. The women who used a birth control method wanted to have fewer children than the women who did not use a birth control method (p<0.05).
Collections