KOAH hastalarının hastalığa psikososyal uyumlarının ve bakım verenlerin yaşadığı güçlüklerin belirlenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışma, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalarının hastalığa psikososyal uyumlarının ve bakım verenlerin yaşadığı güçlüklerin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Çalışma, 03 Mart 2014-03 Ağustos 2014 tarihleri arasında Bülent Ecevit Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Göğüs Hastalıkları Servisinde yatarak tedavi gören, Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı tanısı almış 204 hasta ve yakını ile yürütülmüştür. Çalışmanın verileri, Anket Formu, Hastalığa Psikososyal Uyum-Öz Bildirim Ölçeği (PAIS-SR) ve Bakım Verme Yükü Ölçeği kullanılarak toplanmıştır. Elde edilen verilerin değerlendirilmesinde, sayı ve yüzde değerleri, Shapiro-Wilk testi, Kruskal-Wallis Testi, Mann-Whitney U Testi, Student T Testi kullanılmıştır. Ölçümler arasındaki ilişki korelasyon analizi ile değerlendirilmiştir. Hastaların yaş ortalaması 67.0±11.7'dir. Hastaların %80.4'ünün evli, %47.5'inin ilkokul mezunu, %62.3'ünün maden emeklisi, %70.1'inin geliri giderinden az olduğu, %70.6'sının 21-40 yıl arasında sigara kullandığı, %44.6'sının 11 yıl ve üzerinde Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı tanısının olduğu ve %39.2'sinin Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığına ek olarak iki diğer kronik hastalığa sahip olduğu, %88.2'sinin düzenli olarak sağlık kontrolünü yaptırdığı, %52.9'unun sağlığını çok kötü-kötü algıladığı, %85.8'inin Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı nedeniyle hastaneye yatış öyküsünün bulunduğu, %36.3'ünün yardımcı araç kullandığı ve %36.3'ünün günlük yaşam aktivitelerini yardımla yapabildiği belirlenmiştir. Hastaların %90.7'sinin hastalığa uyumlarının kötü olduğu, genel anlamda psikososyal uyumlarının olumsuz olduğu tespit edilmiştir. Bakım verenlerin yaş ortalaması 43.5±7.9'dır. Bakım verenlerin %52'sinin erkek, %91.2'sinin evli, %60.8'i ilkokul ve altında eğitim durumuna sahip olduğu, %46.6'sının sağlık durumunu iyi olarak algıladıkları, %63.2'sinin kronik hastalığının bulunduğu, %38.2'sinin 11 ve üzeri yıldır hastaya bakım verdiği, %99.0'ının ailevi sorumluluk nedeniyle bakım verdiği, %53.9'unun bakım sırasında destek almadığı, %68.6'sının bakım nedeniyle yaşamının etkilendiği ve %29.4'ünün bakım verirken güçlük yaşadığı belirlenmiştir.Hastaların hastalığa psikososyal uyumları ile bakım verenlerin bakım yükü arasındaki ilişki değerlendirildiğinde ise, hastaların psikososyal uyumu arttıkça bakım verenlerin yaşadığı yükün azaldığı tespit edilmiştir (p<0.05).Araştırmadan elde edilen bilgiler doğrultusunda, hem kronik hastalığa sahip hastaların hem de hastalara bakım verenlerin yaşam kalitelerinin gerçekçi bir şekilde saptanması, günlük hayatta bağımsızlıklarının desteklenmesi ve arttırılması ve belirli aralıklarla veri toplamaya devam edilmesi, hasta ve ailesine düzenli olarak ev ziyaretleri yapılması önerilmektedir. The main purpose of this study is to identify the psychosocial adjustment of patients with chronic obstructive pulmonary disease and the difficulties experienced by the caregivers. This study was conducted with 204 patients and with their relatives who were diagnosed as chronic obstructive pulmonary disease and received a treatment in the Bülent Ecevit University Health Research Center the department of chest diseases during March 03 2014 and August 03 2014. The data were collected through survey form, Psychosocial Adjustment to Illness Scale-Self-Report (PAIS-SR) and a Burden Scale. In the evaluation process of the obtained data, number and percent values, Shapiro-Wilk test, Kruskal-Wallis test, Mann-Whitney U test and Student T test were used. The relation among the measurements were evaluated with correlation analysis. The mean of the participants' age was 67.0±11.7. It was found out that 80.4% of the participants are married, 47.5% of them was graduated from primary school; 62.3% was retired from mine; 70.1%' income was lower than their expense; 70.6% have been smoking for 21-40 years; 44.6% had diagnosis of chronic obstructive palmonary disease for 11 years and for more than 11 years and 39.2% had two more chronic diseases in addition to chronic obstructive palmonary disease; 88.2% had their routine checks; 52.9% perceived their health as `bad –very bad`; 85.8% had the history of hospitilization due to chronic obstructive palmonary disease; 36.3% used extra tools and 36.3% could do their daily life activities with the help of others. It was determined that 90.7% of the patients had poor complience with the disease and their pschosocial adjustment was negative in general. The mean of the caregivers' age was 43.5±7.9. It was found out that 52% of them was male; 91.2% was married; 60.8% of them graduated from primary school or had education level under primary school; 46.6% perceived their health conditions as good; 63.2% had cronic disease; 38.2% had been caregivers of the patiens for 11 and more than 11 years; 99% provided this care as for family responsibility; 53.9% did not take help during the care; 68.6% of the caregivers' life was affected from this care and 29.4% had difficulty in providing care. When the relationship between the psychosocial adaptations of the patients to the disease and the care load of the caregivers was evaluated, it was found that the burden of the caregivers decreased as the psychosocial adjustment of the patients increased (p<0.05).Considering the findings of the research, it is suggested that the life quality of both patients with chronic diseases and caregivers should be detected in a realistic manner, their independence in daily life should be supported and increased, data collection should be continued at regular intervals, and regular visits to the patients and to their families should be made.
Collections