Kanser kaşeksisinde enflamasyon ve hormonların rolü, prognostik önemi ve sağkalıma etkileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kaşeksi altta yatan hastalıkla ilişkili kompleks metabolik bir sendrom olup yağ dokusunda kayıp olsun veya olmasın kas kaybı ile karakterizedir. Patogenezi multifaktöryel olmakla birlikte halen tam olarak aydınlatılamamıştır. Tümör ve onun ev sahibi ile bir takım etkileşimler, katabolizmanın anabolizmadan daha üstün hale gelmesiyle sonuçlanır. Kaşeksinin prognozu ise kötüdür. Kanser hastalarında sıklığı giderek artan gerek morbidite gerekse mortalitesi oldukça yüksek olan bu metabolik sendromun patogenezini aydınlatmak ve olası yeni tedavi hedeflerini ortaya koymak için bu çalışmamızı planladık. Çalışmamız 46 kanser kaşeksi tanılı ve 34 sağlıklı kontrol grubu olacak şekilde tasarlandı ve Mayıs 2011 ile Şubat 2013 arası dönemde Bülent Ecevit Üniversitesi Medikal Onkoloji Kliniğinde yürütülmüştür. Kaşeksi grubunda 36 erkek, 10 kadın hasta, kontrol grubunda ise 24 erkek ve 10 kadın bulunmaktaydı (P=0.6). Her iki grup arasında yaş, beyaz küre, karaciğer fonksiyonları açısından anlamlı fark yoktu. Kaşeksi tanısı konulduktan sonra ortanca sağkalım 8 (1-25) aydı. Çoklu lineer regresyon analizi yapıldığında; genel sağkalımla vücut kitle indeksi, serum CRP, albumin, LDH ve TRAF-6 düzeyleri ile anlamlı istatistiksel ilişki saptanmıştır. Refrakter kaşeksi grubunda ise serum CRP düzeyleri anlamlı olarak daha yüksek iken (P= 0.001), serum testesteron ve IL-1 alfa düzeyleri de anlamlı olarak daha düşük bulundu (P=0.0001 ve 0.05 sırasıyla). Sonuç olarak kaşeksi hastalarında anemi, hipoalbuminemi ve alkalen fosfataz ile LDH yüksekliği dikkat çeken biyokimyasal parametrelerdi. Kaşeksi grubunda serum CRP, IL-1 alfa, IL-6, TNF alfa, TRAF-6 düzeyleri kontrol grubuna göre istatistiksel olarak daha yüksek bulundu. Serum testesteron, TWEAK, oreksin-A ve NPY düzeyleri ise kontrol grubundan anlamlı olacak şekilde daha düşük saptandı. Çalışmadaki en önemli bulgularımız ise kaşeksi tanısı konulduktan sonra hastaların ortanca sağkalımı 8 (1-25) aydı ve çoklu lineer regresyon analizi yapıldığında; genel sağkalımla ile vücut kitle indeksi, serum CRP, albumin, LDH ve TRAF-6 düzeyleri ile anlamlı istatistiksel ilişki saptanmıştır. Yine diğer bir önemli bulgu, refrakter kaşeksi grubunda serum testesteron, TNF alfa ve CRP düzeyleri prognostik önemi olan bir yer tutmaktaydı. Cachexia is a complex metabolic syndrome associated with underlying illness and characterized by loss of muscle with or without loss of fat. The pathogenesis of cancer cachexia is multifactorial and incompletely understood. It evolves from complex tumor-host interaction, leading to an imbalance that favors catabolism over anabolism. The prognosis of cachexia is poor. Our aim in this study was to investigate the pathogenesis of this metabolic syndrome which is frequency increased in cancer patients leading to high morbidity and mortality, and to reveal new therapeutic targets. The study includes 46 patients who were diagnosed with cancer cachexia at Bulent Ecevit University Department of Medical Oncology Clinic and 34 healthy controls from the same center between May 2011 -Feb 2013. There were 36 male and 10 female patients in the cachexia group and there were 24 males and 10 females in the control group (P = 0.6). There was no significant difference with respect to age, white blood cell count and liver function tests between two groups. The mean overall survival was 8 months (1-25) from the diagnosis of cachexia. There was statistically significant relation between the overall survival and body mass index (BMI), serum CRP, albumin, LDH and TRAF-6 levels in the multiple linear regression analysis. Serum CRP levels were significantly higher (P = 0.001) and serum testosterone and IL-1 alpha levels were significantly lower in the refractory cachexia group (P = 0.0001 and 0.05, respectively) compared to the control group.In conclusion, patients in cancer cachexia group had more severe anemia and hypoalbuminemia; also alkaline phosphatase and lactate dehydrogenase levels were higher compared to controls. In the cachexia group, serum CRP, IL-1 alpha, IL-6, TNF-alpha and TRAF-6 levels were significantly higher than the control group. In addition serum testosterone, TWEAK, orexin-A and NPY levels were significantly lower in the cachexia group compared to the control group. The most relevant result of our study was our documentation of a mean 8 months ( 1 to 25 mo) overall survival in the cancer cacheaxia group and the statistically significant relation between overall survival and BMI, serum CRP, albumin, LDH, TRAF-6 levels in the multiple linear regression analysis. Another relevant finding was that serum testosterone, TNF-alpha and CRP levels were prognostic factors in patients with refractory cachexia.
Collections