Sezai Karakoç`ta şehir üzerine sosyolojik bir inceleme
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Tarihçiler ile Sosyologlar şehirlerin ortaya çıkışına uygarlıkların doğuşu gözü ile bakarlar. Şehirlerin bütün uygarlıklarda önemli bir yeri olduğu hatta genellikle uygarlıkla özdeş algılandığı düşüncesi yaygındır. Bunun yanında Sosyoloji disiplinin oluşma sürecinde şehir araştırmalarının etkisi de gözardı edilemeyecek orandadır. Bu bağlamda Batı'da kapitalizme geçişte şehir konusu önemli bir parametreye dönüşür ve Batı'nın tarihsel süreç boyunca elde ettiği başarıların odağına şehir yerleşir.Sezai Karakoç'un düşüncesinde ana kavram medeniyet kavramıdır. Medeniyeti, tanımı itibariyle bütün insanlığa hitap eden bir tarih olgusudur. Tek kişiye ya da insanlığa dönük cephesiyle medeniyet insanın sadece fiziki ihtiyaçlarına cevap veren bir sistem olmakla kalmaz, aynı zamanda manevi-ahlaki, metafizik ve kültürel isterlerini de karşılamak amacı taşır. Medeniyeler içinde kendisini Vahiy kaynaklı medeniyetlerin sonuncu olarak gördüğü İslam medeniyeti içinde konumlandırır. Şehirleri medeniyetlerin yansıması olarak gören Karakoç şehir örgütlenmesine İslam toplumlarının Peygamberin kurduğu Medine'yi ve tarih içinde bu temeli esas alarak kurulan müslüman şehirleri model alır. Historians and sociologists take the foundations of cities as the base of civilisation. It is a common idea that cities have an important role in all civilisations that sometimes it is taken as a synonym for civilisation. The significance of city research on formation of sogiology as a discipline can not be undermined. Thus, cities become a main factor of transition to capitalism in western societies and places it to the center of western historical progress.The main concept in Sezai Karakoc`s thought is civilization. Civilisation, by its definition is a global case. Civilisation by its aspect towards an individual of whole humanity is not only a system providing for the physical need of human being but also aims to provide for the moral, metaphysical and cultural needs. Karakoc places himself in Islamic civilisation which he sees as the last of the divine civilisations. Karakoc, who thinks cities mirror civilisation; takes Madinah built by the Prophet and the muslim cities based historically on this model as base of his city concept.
Collections