Ozonlanmış yağ nanoemülsiyonlarının sentezi ve karakterizasyonu
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Ozon reaktif bir molekül olup, sulu ortamlarda parçalanarak oksijene dönüşmektedir. Klinik uygulamalarda yüksek konsantrasyonlarda dezenfeksiyon amaçlı, düşük konsantrasyonlarda da yara iyileşmesi ve epitelizasyonun hızlandırılmasında kullanılmaktadır. Ozon yağı (ozonla zenginleştirilmiş yağ formu) kullanımı son yıllarda tıbbi uygulamalarda tercih edilmektedir. Bu tercihin en önemli sebepleri arasında ozonun yüksek reaktivite göstermesi ve doymamış yağ asitleri ile oluşturdukları bileşikleri sayesinde hücre içi sinyal sistemine etki etmesidir. Ozon yağı formu topikal olarak ozonterapinin uygulanmasını kolaylaştırdığı, bu sayede kutanöz ve mukozal kronik enfekte alanları tedavi edilebildiği yapılan araştırmalar sonucu bilinmektedir.Bu Yüksek Lisans tez çalışması 2015-39971044-01 numaralı Bülent Ecevit Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Birimi projesi ile desteklenmiştir. Sunulan tez çalışmasının amacı, emülsiyon dönüşüm noktası (EIP) yöntemi kullanılarak, ozonlanmış zeytinyağı nanoemülsiyon sisteminin sentezlenmesi ve nanoemülsiyon üretim parametrelerinin incelenmesidir. Nanoemülsiyon sentezinde kullanılan yağ, sürfaktan ve su oranları optimize edilmiştir. Bununla beraber, sürfaktan-yağ oranı, sürfaktan konsantrasyonu ve tipi, ve karıştırma oranının nanoemülsiyon oluşturma mekanizmasına etkileri incelenmiştir. Elde edilen nanoemülsiyonlarda (~212.7 nm) yüksek stabilite, yüzey aktif madde olarak tween 40 kullanılarak 750 rpm'de üretilebildiği tespit edilmiştir. Elde edilen nanoemülsiyonların Staphylococcus aureus ve Escherichia coli'ye karşı antibakteriyel etkisi değerlendirilmiştir. Ozone is a reactive molecule that breaks down in aqueous media into oxygen. It is used for disinfection in high concentrations in clinical applications and in accelerating wound healing and epithelization in low concentrations. The use of ozonated oil (ozone-enriched fat form) has been preferred in medical practice in recent years. The most important reasons for this preference are the high reactivity of the ozone and its effect on the intracellular signal system due to the compounds they form with unsaturated fatty acids. It is known that the ozone layer facilitates topical application of ozonetherapy, which can treat cutaneous and mucosal chronic infected areas. This M.Sc. thesis was financially supported by Bülent Ecevit University, Scientific Research Project number: 2015-39971044-02. The main purpose of this thesis is to synthesize the ozonated olive oil nanoemulsion system and examine the nanoemulsion production parameters using the emulsion inversion point (EIP) method. The oil, surfactant and water ratios used in the synthesis of nanomemulsion are optimized. However, the effects of surfactant-to-oil ratio, surfactant concentration and type, and mixing ratio on the mechanism of nanoemulsion formation have been examined. It has been found that high stability in the obtained nanoemulsions (~ 212.7 nm) can be produced at 750 rpm using tween 40 as surfactant. Antibacterial effects of the obtained nanoemulsions against Staphylococcus aureus and Escherichia coli were evaluated.
Collections