Darbe mahkeme kararları ışığında Türkiye`de Ak Parti Döneminde askeri vesayet
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Türkiye'de demokrasi sık sık gerçekleşen askeri darbeler ve verilen muhtıralarla sekteye uğramıştır. Çok partili hayata geçtikten sonra takribi olarak her on yılda bir askeri müdahaleler görülmüştür. Cumhuriyetin kuruluş basamağında aldıkları rolün gereği kendilerini devletin gerçek ve yegane sahibi olarak nitelendiren ve aynı zamanda rejimin ve sistemin koruyucusu olarak gören askerler için darbe, kötü gidişata dur demenin bir ifadesi olarak görülmüştür. 27 Mayıs darbesi ile başlayan, ardından 12 Mart muhtırası, 12 Eylül müdahalesi, 28 Şubat post-modern darbe ve 27 Nisan e-muhtıra ile Türk Silahlı Kuvvetleri doğrudan ya da dolaylı yoldan müdahalelerle Türkiye siyasetinde aktif bir rol oynamıştır. AK Parti'nin iktidara gelmesiyle birlikte, daha önce bozulmuş olan asker-sivil ilişkileri dengesi, demokratik devlet rejimine uygun hale getirilmeye başlanmıştır. AK Parti hükümetleri döneminde 2007 yılında yaşanan e-muhtıra olayı ve 15 Temmuz'da yaşanan darbe girişimi, askeri vesayet ile mücadelede dönüm noktası olmuştur. Bunun üzerine, AK Parti hükümetleri asker-sivil ilişkileri kapsamında sivilleşmeye yönelik demokratik adımlar atarak, askeri vesayetin sivil alandaki yaşam alanını daraltmıştır. Bu dönemde reformist bir tutum sergilenerek askerin sivil alandaki gücü minimize edilmiş ve ilk defa askeri darbelerle ilgili yargı yolu açılmıştır. Ele alınmış olan bu çalışma beş bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünden sonra ilk olarak, asker-sivil ilişkileriyle ilgili temel kavramlar, Huntington'un kuramsal yaklaşımı ve bazı ülkelerin kalıpları ele alınarak çalışmaya yön verilmiştir. Sonraki bölümde, Osmanlı'dan günümüze doğru ordu ile siyaset arasındaki ilişkiler ve askeri vesayetin nasıl tesis edildiği kısa bir şekilde ele alınarak, askerin siyaset alanına doğru nasıl evirildiği gözlemlenmiştir. Son iki bölümde ise, AK Parti'nin iktidara gelmesiyle birlikte asker-sivil ilişkileri kapsamında Türkiye'deki askeri vesayet sisteminde önemli kırılmalar meydana gelmiş ve demokratikleşme hamleleri görülmüştür. Özellikle Avrupa Birliği süreci, AK Parti'nin motivasyonu, anayasa değişiklikleri ve askerlerin darbe gerekçesiyle yargılanması ordu hükümet ilişkilerini önemli derecede değişime uğratmıştır. Bu çalışmanın amacı, 2002'de AK Parti'nin iktidara gelmesiyle birlikte Türkiye'de asker-sivil ilişkisinin geçirdiği değişim ve dönüşümü incelemek ve bu minvalde darbelerle birlikte tesis edilmiş olan askeri vesayetin nasıl ortadan kalktığını incelemektir. Democracy in Turkey has often been bypassed through frequent military coupes and memorandums. After the passage to multiparty democracy, military interventions occured roughly once every decade. For the military, who viewed themselves as the guarantors and the true owners of the state, as well as defenders of the regime, these coupes were seen as a way of stopping negative trends. Directly or indirectly, the Turkish military played an active role in politics that started with the May 27th coupe, followed my the March 12th memorandum, September 12th coupe, the post-modern February 28th coupe, as well as the April 27th e-memorandum. With the reign of the AK Party, this distorted stance in the military statted to be remedied to make it more harmonious with a democratic state model. The 2007 e-memorandum and July 15th coupe attempt has been turning points in the struggle against military tutelage during the AKP administration. Following those, AK Party governments has taken democratic steps towards demilitarization in civil-military relations and constrained the living space of military tutelage in civillian life.This study consists of five parts: After the introduction, the main direction of the study is given shape by main concepts in military-civilian relations, Hungtington's conceptual approach, and patterns seen in some countries. The next chapter looks at late stage relations between the military and politics from the Ottoman empire to present day and how tutelage has been established and evolved is discussed here in a nutshell. In the last two chapters, important breaking points in the military tutelage system gave way and democratization maneouvers took place. The European Union accession process, AK Party's motivation, changes in constitution and soldiers being judged due to coupe attempts changed military-government relations to an important extent. The purpose of this study is to inspect the changes in military-civillian relations in Turkey since the AK Party's rise to power in 2002 and building on that, shed light on why the military tutelage that had been established through coupes was finally done away with.
Collections