Bubi`nin sanatına analitik bir yaklaşım
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmada, Davit Hayon'un (Bubi'nin) çocukluk ve gençlik yıllarındaki etkilenmeleri özellikle okul çevresi, farklı sosyo ekonomik ve kültür ortamlarından gelen sınıf arkadaşları ile ilişkilerinin sanatına yansımalarını ele almaktadır. Çocukluk ve gençlik döneminde kendini `öteki` hissetme duygusunun, onun ileriki yıllarda oluşacak kişiliğine, tercihlerine ve özellikle de bir sanatçı olarak `Bubi` kimliğinin oluşmasına katkıları incelenmeye çalışılmıştır.Yıllar sonra çağdaş sanat ortamında bir yer edinmesine rağmen sanatçı, kimi zaman yine kafasını dağıtmak ve rahatlatmak için, bir meditasyon uygulaması yapar gibi, resimler ve heykeller yapmaktadır. Sanatı kavrama biçimi başlangıç zamanıyla hemen hemen aynıdır. Ne yapacağını baştan bilmez, kendini bırakır, sadece konsantre olur, oyun oynuyor gibidir. Çocuk yaşlarda oynadığı resim yapma oyununu sürdürür, resme başlarken hiç bir ön yargısı yoktur, resmin kendi kendini yapmasına izin verir.Bubi, otodidakt olmanın tüm olanaklarını kullanır. Sanki `Ümmi`dir. Sanat tarihi içinden söz almadığı gibi kendi yaptıklarını da unutmaya çalışır. `İnsanlar tekrarlayabilmek için öğrenirler bu nedenle unutmayı bilmeli` der. Anahtar kelimeler: Bubi, Çağdaş Sanat, Otodidakt, Ümmi, Kafesler In this study it is examined how Davit Hayon's(Bubi) relations, especially the reflection of the relationship with his friends who come from different socio economic and cultural backgrounds affected his art and how David Hayon's sense of `being other` in his childhood and adolescence and its contributions which causes to occur his personality, preferences and especially the formation of the identity of Bubi as an artist.Despite of the fact that the artist has gained a seat in contemporary art environment after years, he sometimes makes paintings and sculptures to relax and let himself go like a meditation practice. His understanding of art is almost as same as his early years of art. The artist does not exactly know what to do at the start of the process, he does nothing but to concentrate on the work as he plays a game. He keeps the game of painting up when he started as a child. He does not have any prejudice when he starts a panting, he let the painting form itself.Bubi uses all the possibilities of being autodidact. He is so to say `Ümmi`. He does not speak about art history; moreover, he tries to forget what he has done. He says: `Human beings learn in order to repeat, so they should know how to forget.`Key words: Bubi, Contemporary Art, Autodidact, Ümmi, Cages
Collections