Sezaryan operasyonlarında spinal anestezide kullanılan levobupivakain ve bupivakainin maternal ve fetal klinik etkilerinin karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Sezaryan operasyonlarında uygulanan genel anestezide maternal ve fetal mortalite ve morbidite yüksek olduğu için rejyonel anestezi tercih edilen bir tekniktir. Rejyonel anesteziye bağlı komplikasyonlar nadir olarak aşırı yüksek nöronal blokaj veya lokal anestezik toksisitesi iledir. Bu amaçla kullanılan bupivakainin çok sayıda avantajı vardır, ancak kardiotoksisitesi istenen etki profilini bozmaktadır. Gebelik sırasında hızlı hipoksi gelişimi ve kardiojenik resusitasyon uygulamasındaki zorluklar nedeniyle kardiotoksisitenin önemi büyüktür. Son yıllarda kullanıma sunulan bupivakainin enantiomeri olan ve bu nedenle kardiotoksisitesi düşük olan levobupivakainin sezaryan olgularında intratekal uygulamasının maternal ve fetal klinik etkilerini bupivakainin ile karşılaştırmayı amaçladık.Gereç ve Yöntem: Çalışmaya etik kurul onayı ile sezaryan operasyonuna alınacak, 20-40 yaş arası, ASAI-II risk grubunda, 36-41 gestasyonel haftalardaki 40 gönüllü onayları alınarak dahil edilmiştir. Plasenta akımı bozuk olan veya bozulma olasılığı bulunan hipertansiyon, pre-eklampsi, diabetes mellitus, morbid obez olanlar, nöropatileri olanlar, enjeksiyon yerinde infeksiyonu olanlar, spinal anestezi için kontrendikasyonu olanlar, çalışılacak ilaçlara alerjisi olanlar çalışmaya alınmamıştır. Tüm olgulara standart monitörizasyon uygulanarak sistolik, diastolik ve ortalama arter basınçları, nabız, periferik O2 satürasyonu 180.dk'ya kadar belli aralıklarla kaydedilmiştir. Spinal anestezi öncesi hipotansiyon profilaksisi için tüm olgulara 10ml/kg Ringer Laktat infüze edilmiş ve hipotansiyon gelişiminde efedrin uygulanmıştır. Randomize, lateral dekübit pozisyonunda 22-26 gauge spinal iğne ile %0.5 Levobupivakain 10mg veya %0.5 Bupivakain 10mg uygulanmıştır. Blok seviyeleri; motor blok Bromage skalasına göre, duyusal blok pin-prik testi ile, sempatik blok alkollü pamukla test edilip spinal başlangıcından 180.dk'ya kadar belli aralıklarla kaydedilmiştir. Ayrıca oluşabilecek yan etkiler (hipotansiyon, bradikardi, bulantı-kusma, konvulsiyon, idrar retansiyonu, post spinal başağrısı), bebeğin 1. ve 5.dk.lardaki APGAR değerleri ve umblikal kan gazı değerleri kaydedilmiştir. Veriler istatiksel olarak T-testi, Chi-square,Fisher Exact,Mann-Whitney U testleri ile değerlendirilmiştir.Bulgular: Bupivakainin grubunda kalp hızı, hipotansiyon ve periferik O2 satürasyonunda düşme; blok etkilerinde levobupivakainin bupivakaine göre daha az motor etki, daha yavaş sempatik blok ve daha uzun süreli duyusal blok oluşturduğu saptanmıştır.Sonuç: Sezaryan operasyonlarında spinal anestezi için intratekal levobupivakainin, bupivakaine göre daha az kardiyak toksik etkiye sahiptir, daha potent anesteziktir ve neonat için olumsuz etkisi olmamaktadır. Aim: For caserian section, regional anesthesia is preferenced a technique to general anesthesia because of maternal and fetal high morbidity and mortality. Complications of regional anesthesia tecniques are rarely high sensorial blockage or local anesthesic toxicity. Bupivacaine has a lot of advantages for this purpose but cardiotoxisity disturbs its clinic profile. Cardiotoxicity is important for the development of quick hypoxia during pregnancy and difficulties in cardiogenik resusstation. In caserian sexio operations we aimed to compare maternal and fetal effects of intratecal bupivacaine and levobupivacaine which was the enantiomer of bupivacaine and offered for using in recent years.Materials and Methods: Forty, ASAI-II, volunteers, between 20 and 40 years old and 36-41 gestational weeks undergoing elective caserian sectio operation were enrolled in our study. Patients who were morbid obesity, who had preeclampsy, diabetes mellitus, enfection in enjection area, contrindications to spinal anesthesia and allergies to drugs that would be used were not enrolled in the study. Standart monitorization was performed to all patients and sistolic, diastolic and mean arteryal pressure; heart rate, peripheral oxygen saturation were recorded by deterimined intervals. 10ml/kg Ringer Lactate were administered to prevent hypotension before spinal anesthesia to all patients and ephedrine was used when hypotension occured. %0.5 Levobupivacaine 10mg and %0.5 bupivacaine 10 mg was applied with 22-26 gauge spinal needle by lateral decubit position with randomise method. Blocage levels were recorded from the onset of the spinal to 180 minutes within intervals; motor blockage was assessed using Bromage scales, sensorial changes were assessed by pinprick sensation and sympathetic blockage were assessed by cotton with alcohol. In addition, complications (hypotension, nausea-vomiting, bradycardia, convulsions, urine retention, post spinal headache) that could exist, and APGAR values of neonate at first and fifth minutes and umbilical cord blood gases were recorded. The data were as assessed with T-test, Chi-Square, Fisher Exact, Mann-Whitney U test.Results: At the end of the study in bupivacaine group decrease of heart rate, hypotension and peripheral oxygen saturation were detected and longer duration of sensorial blockage, slower sempatic blockage and less motor blockage were noted in levobupivacaine group.Conclusion: We have shown that in spinal anesthesia undergoing caserian section, levobupivacaine was less toxic than bupivacaine group and more potent anestesic and had no effects unwished for neonates.
Collections