Yaş tip yaşa bağlı makula dejenerasyonunda başlangıç özellikleri ve anti-vegf tedavisi ile fonksiyonel ve anatomik değişikliklerin incelenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Yaş tip yaşa bağlı makula dejenerasyonu tedavisinde uygulanan intravitreal ranibizumab tedavisi ile elde edilen görme keskinliği ve anatomik düzelmeye nöroretinal fonksiyonda iyileşmenin eşlik edip etmediğinin tespit edilmesi. İntravitreal olarak uygulanan enjeksiyonların ön kamarada meydana getirdiği değişikliklerin gözlemlenmesi.Gereç ve Yöntem: Daha önce herhangibir tedavi almamış yaş tip yaşa bağlı makula dejenerasyonu tanılı 57 hastanın katıldığı prospektif girişimsel bi çalışma planlandı. Çalışmaya alınma kriterlerini karşılayan hastalara üç ay aylık, sonrasında gerektiği zaman intravitreal ranibizumab enjeksiyonu yapılmak üzere 12 ay takip edildi. Hastaların tedavi öncesi en iyi düzeltilmiş görme keskinliği (EİDGK) kaydedildi, fundus fluoresein anjiografileri, optik koherens tomografileri (OKT) ve m-ERG'leri çekildi. Olguların her ay OKT 'leri çekildi ve EİDGK'leri değerlendirildi. Ayrıca 1., 2., 3., 6., 9. ve 12.ayda mf-ERG'leri alındı. İntravitreal enjeksiyon sonrası ön kamaradaki değişiklikler (korneal kalınlık, iridokorneal açı) OKT'de bulunan ön kamara değerlendirme modülü ile incelendi. Bulgular: Çalışmaya Yaş tip yaşa bağlı makula dejenerasyonu bulunan hastalardan 51 tanesi çalışmayı tamamladı. Hastalara yapılan ortalama enjeksiyon sayısı 5,7 idi. 12 aylık takip sürecinde EİDGK'liği tedavi sonrası logmar 0.57'den 0.50'ye geriledi, makula kalınlığı tedavi sonrası 385?'dan 265?'a düştü. Multifokal elektroretinografi kayıtlarına göre P1 amplitüt yanıtı santral makular bölgede 36.4 nv/deg2 idi. 6.ayda 42.5 nv/deg2'ye, 9.ayda 52.1 nv/deg2'ye ve 12.ayda 45.6 nv/deg2'ye yükseldi. Yapılan her takipte başlangıç değerlere göre EİDGK ve makula kalınlınğında istatistiksel olarak anlamlı düzelmeler izlendi. m-ERG bulgularında 6.ayda düzelmeler başladı fakat 12.ayda yer yer bozulmalar görülmeye başlandı. Başlangıç ve 12.ay P1 değerleri ile EİDGK arasında pozitif bir korelasyon izlendi. OKT'de izlenen sıvı konfigürasyonuna göre santral makulada elektrofizyolojik değişiklik izlenmedi. İntravitreal enjeksiyon sonrası ön kamara bulgularında farklılık izlenmedi. Sonuç: Yaş tip yaşa bağlı makula dejenerasyonu tedavisinde kullanılan ranibizumab görme keskinliği ve makula kalınlığını hızlı bir şekilde düzeltirken nöroretinal fonksiyonun düzelmesi zaman almaktadır. 12.ayda elektrofizyolojik düzelmedeki yaygınlığın azalması hastalığın bir parçası olan dış retinal tabakadaki hasara bağlı olarak uzun dönemde görme keskinliği disfonksiyonunun erken işareti olabilir. Önümüzdeki yıllarda yaş tip yaşa bağlı makula dejenerasyonu tedavisinde kullanılan anti-VEGF'lerin nöroretinal fonksiyon üzerine hem kendi etkisi hemde hastalığın etkisini ortaya koymak için çalışmalara ihtiyaç vardır. Objective: To establish whether an improvement in neroretinal function accompanies to probable improvements in visual acuity and macular thickness to be obtained with ranibizumab treatment and to observe any changes in anterior chamber parameters after intravitreal ranibizumab injections in patients with exudative age-related macular degeneration (ARMD).Material and Methods: Fifty-seven patients with exudative ARMD naïve to the treatment were enrolled in this prospective, interventional longitudinal study. The patients who met the inclusion criteria were treated by monthly injections of intravitreal ranibizumab over 3 months and PRN regimen during the follow-up period of at least 12 months. At baseline all patients underwent fluorescein angiography, optical coherence tomography, best-corrected visual acuity (BCVA) assessment and mfERG. In all monthly visits, BCVA and OCT were performed. In addition, mfERG recordings were obtained at month 1, 2,3, 6,9 and 12. Anterior chamber parameters (central corneal thickness and irido-corneal angle) were also investigated by anterior segment module of the OCT after immediately after the intravitreal injections.Results: Fifty-one patients completed the study. Mean injection rate over the one year was 5.7. BCVA improved from logMAR 0.57 to 0.50. Macular thickness decreased from 385 ?m to 265 ?m at month 12. Recording of mfERG P1 amplitude density of central macular zone was increased from 36.4 nv/deg2, to 42.5 nv/deg2 at month 6, 52.1 nv/deg2 at month 9 and 45.6 nv/deg2 at month 12. Improvements in BCVA and OCT were statistically significant in all measurements points. Recordings of mfERG was started to improve statistically at month 6 but this improvement was started to loss at month 12. There was a positive correlation between BCVA and P1 amplitude value at baseline and month 12. Central electrophysiological recordings did not differ among the fluid configurations on OCT. No changes in anterior chamber parameters detected after the injections.Conclusion: While BCVA and macular thickness improves in even early term in response to the ranibizumab treatment, improvement in neuroretinal function takes a longer time in patients with exudative ARMD. A tendency of decline in mfERG at month 12 may represent early warning of visual dysfunction due to damage to the external retinal layers occurring in the long-term of the disease process. Due to tremendous use of anti-VEGF agents in the treatment of exudative ARMD, possible consequences of their effects, as well as disease itself, on neuroretinal function should further be investigated in future studies
Collections