The relationship among language learning strategies, motivation and academic achievement of university preparatory school students
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Bu çalışmanın amacı üniversite hazırlık sınıfı öğrencilerinin dil öğrenme stratejileri, motivasyon seviyeleri (bütünleyici, araçsal ve toplam motivasyon) ve İngilizce öğrenme başarıları arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarmaktır. Ayrıca öğrencilerin dil öğrenme stratejileri ve motivasyonlarının cinsiyet, fakülte ve İngilizce öğrenmeye yönelik sınıf dışı etkinlerinin süresiyle ilgili ilişkisi de araştırılmıştır. Bu bağlamda veri toplamak için 50 maddelik dil öğrenme stratejileri envanteri, 30 maddelik motivasyon/tutum anketi ve kişisel bilgi formu kullanılmıştır. Çalışmaya Düzce Üniversitesi hazırlık sınıflarında öğrenim gören 499 (207 kız ve 292 erkek) öğrenci katılmıştır. Elde edilen veriler AMOS ve SPSS yardımıyla analiz edilmiştir. Çalışmanın sonuçları öğrencilerin dil öğrenme stratejilerini orta sıklıkta kullandıklarını ve orta seviyede bütünleyici ve toplam motivasyon seviyelerinin olduğunu göstermektedir. Ayrıca öğrencilerin araçsal motivasyon seviyeleri yüksek olarak bulunmuştur. Cinsiyet değişkenine göre sadece hafıza stratejileri (kız öğrencilerin lehine) ve telafi stratejileri (erkek öğrenciler lehine) istatistik olarak fark göstermiştir. Ancak kız öğrencilerin motivasyon seviyeleri erkek öğrencilerden daha yüksek olduğu ortaya çıkmıştır. Genel olarak turizm öğrencilerinin dil öğrenme stratejilerini daha sık kullandıkları ve daha yüksek motivasyon seviyelerine sahip oldukları ortaya çıkmış ve bu durum İngilizce bilmenin ilerideki iş yaşamlarında önemli bir yere sahip olduğu ile ilişkilendirilmiştir. Ayrıca ders dışında İngilizce öğrenmek için daha fazla süre harcayan öğrencilerin hem dil öğrenme stratejilerini daha sık kullandıkları hem de daha yüksek motivasyon seviyelerine sahip oldukları ortaya çıkmıştır. Öğrencilerin dil öğrenme stratejileri ve motivasyon seviyeleri ile İngilizce öğrenme başarıları arasında istatiksel açıdan pozitif bir bağ olduğu ortaya çıkmıştır. Bu sonuca paralel olarak başarısı yüksek olan öğrencilerin dil öğrenme stratejilerini daha sık kullandıkları ve daha yüksek motivasyon seviyesine sahip oldukları, başarısız grupta olan öğrencilerin ise en az motivasyona sahip olup stratejileri en az kullandıkları bulunmuştur. Ayrıca öğrencilerin motivasyon ve başarıları arasındaki ilişkinin dil öğrenme stratejileri ve başarı arasındaki ilişkiden daha zayıf olmasına rağmen, dil öğrenme stratejileri ve motivasyon seviyeleri arasında pozitif yönde güçlü bir ilişki olduğu bulunmuştur. Bu durum başarının sadece yüksek motivasyon ile değil öğrencilerin dil öğrenme stratejileri kullanması ve benzeri davranışlar sergilemesiyle sağlanacağı sonucunu vermektedir. The current M.A. thesis is based on a quantitative survey method and aims to investigate the relationship among preparatory school students' LLS use, motivation levels (integrative, instrumental and total motivation) and their academic achievement in English. In addition, the probable relationship between the participants' LLS use and motivation levels and the demographic variables, gender, faculty and the amount of time spent studying English outside the class, were examined. In order to collect data, two questionnaires, specifically a 50-item strategy inventory for language learning (SILL) and a 30-item motivation/attitudes questionnaire (MAQ), were used together with a demographic information form. A total of 499 (207 females and 292 males) students studying English at the foreign language school of Düzce University participated in the study. The statistical programs, AMOS and SPSS, were used to analyze the obtained data, as well. The results show that students use LLS at a moderate frequency, and they have moderate levels of integrative and total motivation but a high instrumental motivation level. In terms of LLS use, there are only two sub-categories – memory strategies in favor of female students and compensation strategies in favor of male students – showing significant difference by gender. However, female students were found to be both integratively and instrumentally more motivated than males. With respect to faculties, there was a general tendency for tourism students' high LLS usage and higher motivation levels. These findings are linked to the importance of English in tourism students' future career, as well. In addition, students spending more time studying English outside the class use LLS more frequently and have higher levels of motivation. The results also reveal that both the participants' motivation levels and LLS use are positively correlated to their academic achievement; in parallel to these findings, the high achievers were found to use LLS the most frequently and have higher levels of motivation than both low and non-achievers, and non-achievers are the least motivated and least frequent users of LLS. Furthermore, there is a strong positive relationship between the motivation levels and the LLS use of the participants even though the relationship between students' motivation levels and achievement scores is weaker than the relationship between their LLS use and achievement scores. Based on these findings, it was also concluded that unless the students show any instances of effortful behaviors like the use of LLS, only the motivation itself cannot lead them to success.
Collections