Tavşanlarda deneysel elektrokonvülsif tedavi modelinin oluşturulması ve anestezik ajanlardan thiopental ile propofolün model üzerindeki etkilerinin karşılaştırmalı olarak araştırılması

Abstract

ÖZET Elektrokonvülsif tedavi major olarak depresif hastalıklar olamak üzere birçok psikiyatrik hastalıkta kullanılmaktadır. Çalışmamızda deneysel elektrokonvülsif tedavi modeli oluşturarak anestezik ajan olarak geleneksel olarak kullanılan thiopental ile bu alanda yeni kullanıma giren propofolün EKT'deki etkilerim karşılaştırmalı olarak araştırılmasını amaçladık. Çalışmamız otuz adet, sağlıklı ve aynı cins(erkek) Yeni Zelanda tavşanında yapıldı. Denekler 10' arlı 3 gruba ayndı. Birinci grup denekte; yeterli süre konvülsiyon oluşturacak elektriksel stimulus parametreleri, 2. grup denekte; propofol ve thiopentalin hipnotik dozları, 3. grup denekte; hipnotik doz sonrası elektriksel stimulusla konvülsiyon oluşturuldu. Her 3 gruptaki deneklerin invaziv arteriyal kan basıncı, EKG, kalb hızı, sat O2, AKŞ, konvülsiyon süreleri ve derlenme karakteristikleri monitorize edildi. Veriler her bir grupta ayrı olarak belirlenen aşamalarda kaydedildi. Konvülsiyon eşik seviyesinin insanlara benzer, süresinin ise daha kısa olduğu, propofol ve thiopentalin hipnotik dozunun ( mg/kg) yaklaşık 2 kat daha yüksek olduğu ve bu dozlardaki hemodinamik, solunumsal etkilerinin ve derlenme karakteristiklerinin benzer olduğunu, konvülsiyon sonrası dönemde parasempatik aktivitenin daha uzun sürmesine bağlanan belirgin nabız artışının olmadığım ve sat O2 ile AKŞ değişildMerinin klinik olarak anlamlı derecede olmadığım saptadık. 95

SUMMARY Electroconvulsive therapy is often applicated in depressive psychiatric disorders. The aim of this study is to compare the effects of thiopental and propofol as an anaesthetic in electroconvulsive therapy. 30 healthy male rabbits (New Zeland) were included in the study. They were devided into three groups with 10 propands in each. In group ; the pArameters for electrical stimulus which produced convulsion was established, in group II ; the hypnotic doses of propofol and thiopental were determined and in group HI ; electrical stimulus was applied after the hypnotic dose of the agents mentioned above. Invasive arterial blood pressure, ECG, pulse rate, Sp02, blood glucose levels and the time of convulsion and recovery characteristics were monitored in all subjects. Data were recorded for each group in previously determined stages of the study. The treshold level of convulsion was similar to that of human but the period was shorter. The hypnotic dosis of propofol and thiopental (mg/kg) was about two times more than in human and the effects on hemodynamic respiration and recovery characteristics were similar.After convulsion there was no increase in pulse rate which was explained with prolonged parasympatomimetic activity. Changes in SpOa and blood glucose levels were not important statistically. %