Renal hücreli kanserin evrelendirilmesinde bilgisayarlı tomografi ve manyetik rezonans görüntülemenin karşılaştırmalı değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
8. ÖZET Renal hücreli kanser böbrek maîignitelerinin % 86 'sini oluşturmaktadır. Saptanması, tanı konması ve evrelendirilmesinde BT ve MRG en sık başvurulan radyolojik görüntüleme yöntemleridir. Biz çalışmamızda evrelendirmede hataya neden olan faktörleri saptamayı, BT ve MRG'yi renal hücreli kanser olgularında karşılaştırmalı olarak değerlendirmeyi, renal hücreli kanserin radyolojik özelliklerini gözden geçirmeyi ve radyolojik özellikleri ile evreleri arasındaki ilişkileri istatistiksel olarak değerlendirmeyi amaçladık. Bu amaçla ameliyat materyallerinin patolojik incelenmesi sonucu renal hücreli kanser tanısı almış 68 hastanın preoperatif BT ve MRG tetkilerini rektospektif olarak değerlendirdik. Tümörlerin evrelendirilmesinde literatürde yayınlanan çalışmalardaki kriterleri gözönüne aldık. Ayrıca radyolojik, patolojik özellikleri ile evreleri arasındaki olası anlamlı ilişkileri araştırdık. MRG evrelendirmede, BT'ye ek olarak % 3.6 oranında fayda saylayarak doğruluk oranının %82.6'dan %86.2'ye yükseltmiştir. Evrelendirmede en fazla hata, tumoral surece sekonder gelişen pyeîonefrit bulgularının, perirenal yağ dokusu ve Gerota fasyası invazyonuna benzer radyolojik görünümlere yol açmasından kaynaklanmıştır. 1-2 cm boyutlarındaki lenf nodlarmda reaktif hiperplazi saptanması ve küçük venöz invazyonlarm izlenememesi de evrelendirmede hataya yol açmaktadır. Çalışmamızda renal hücreli kanserler yüksek oranda kontrastsız BT tetkiklerinde izodens, kontrastlı serilerde hipodens, MRG tetkiklerinde Tl 7Sağırlıklı sekansta izointens, T2 ağırlıkla sekansta hiperintens sinyal özelliğinde izlenmişlerdir. Homojen iç yapı grade l-U tümörlerde mevcut olup grade IH-IV tümörlerin tamamı heterojen olarak saptanmıştır. Ancak heterojen tümörlerin önemli bir kısmım düşük grade'li olgular oluşturmaktadır. Renal hücreli kanserde boyut ve grade arttıkça ve sarkomatoid tip hücre varlığında malign potansiyel artmaktadır. Ayrıca hematojen ve direkt yaydım arasında pozitif korelasyon mevcuttur. Sonuç olarak renal hücreli kanser olgularında MRG tetkikinin, BT tetkikinin kontrendike olduğu hastalarda (kontrast madde allerjisi, böbrek yetmezliği), vena kaval trombus saptanan olgularda cerraha operasyonda yardımcı olmak amacı ile trombüsün sağ atriuma dek uzanımının değerlendirilmesinde ve BT'de komşu organ invazyonunun şüpheli olduğu olgularda yapılması uygundur. Her iki tetkikin rutin olarak uygulanmasının evrelendirmede önemli bir katkı getirmediği görülmektedir. 1&
Collections