Ovaryan hiperstimülasyon sendromunda interleukin-6 ve renin angiotensin sisteminin rolü: Tavşan modeli
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Ovaryan hiperstimülasyon sendromu (OHSS), ovulasyon indüksiyonu veya artifisyal reprodüktif teknoloji (ART) için ovaryan hiperstimülasyon yapılan hastalarda, menstruel siklusun luteal fazında görülen bir komplikasyondur. infertilite pratiğinde giderek artan sıklıkla karşılaşılan problemlerden biridir OHSS'nin iatrojenik bir hastalık olduğu bilinmelidir ve tam olarak engellenemez. Fakat günümüzde iyi bir yaklaşımla insidansı azaltılabilir. Överler kistik yapıda ve büyüktür. Artmış kapiller geçirgenliğe bağlı olarak üçüncü boşluğa sıvı şifti vardır. Bu değişiklikler hemokonsantrasyon, elektrolit dengesizlikleri, karaciğer ve böbrek bozuklukları ve tromboemboliye neden olur. Asit, hidrotoraks, akut böbrek yetmezliği ve adult respiratuar distres sendromu, gelişebilir. OHSS ciddi morbiditeye neden olabilir ve hayatı tahdit edebilir. OHSS patogenezi tam olarak bilinmemektedir. OHSS'de temel olay olan kapiller geçirgenliğin artmasına neden olan faktör/faktörler tam olarak bilinmemektedir. Estrojen, progesteron, prolaktin, histamin, seratonin, prostaglandinler gibi bir çok faktör suçlanmıştır. Son yıllarda sitokinler, vasculoendothelial growth factor, renin angiotensin sistemi üzerinde durulmuştur. OHSS patogenezini aydınlatmaya yardımcı olmak ve tedavide yeni yaklaşımlar getirmek amacıyla çalışmamız Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Deney Hayvanları Laboratuarında yapıldı. Çalışmaya 1. grupta 10 ve 2. grupta 10 olmak üzere toplam 20 adet dişi Yeni Zelanda tavşanı alındı. Bütün tavşanlara 1-7. gün 75 IU FSH ve 75 IU LH, İM. ve 7. gün 2500 IU HCG İM yapıldı. 1. grup tavşanlara 2mg/kg enalapril 12 saat ara ile oral verildi. 9. gün laparatomi yapıldı ve peritoneal sıvıya, over ağırlığına bakıldı. Her iki grupta 1. ve 9. gün plazma renin, IL- 6, estrojen, progesteron, prolaktin ve aldosteron düzeylerine bakıldı. Çalışmamızda plazma IL-6 ve renin düzeylerinin her iki grupta da anlamlı olarak arttığı saptandı. Ayrıca 9. gün IL-6 ile renin düzeyleri arasında korelasyon dikkat çekmektedir. OHSS şiddeti kriterleri olan peritoneal sıvı, tavşan ağırlığı artışı göz önüne alındığında iki grup arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Enalapril plazma aldosteron düzeylerini düşürmesine rağmen asit oluşumunu engelleyememiştir. Enalapril verilen grupta over ağırlığı anlamlı olarak yüksek bulunmuştur. OHSS patogenezinde RAS ve IL-6'nın yeri olabileceğini düşündük ancak ileri çalışmalara ihtiyaç olduğu sonucuna vardık. 66
Collections