Siklooksijenaz-2 (COX2) inhibitörlerinin kronik myeloid lösemi blastik hücre serilerine inhibitör etkisinin araştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Daha önceden COX1 ve COX2 inhibitörleri ile kanser hücreleri üzerinde yapılan bir çok in-vivo ve in-vitro deneyler COX inhibitörlerinin kanser hücreleri üzerinde etkin olduğunu desteklemiştir. Bu ilaçlarla yapılan klinik çalışmalar, COX2 inhibitörlerinin, COX1 inhibitörlerine göre yan etkilerinin daha az ve kanser hücre proliferasyonunu önleme ve apopitozu indüklemede daha etkin olduğunu göstermiştir. Solid tümör hücreleri ve hematolojik malign hücrelerle yapılan çalışmalarda COX2 ekspresyonunun artmış olduğunun gösterilmesi, COX2 inhibitörlerinin bu araştırmalarda kullanılmasının gerekçesidir. Son zamanlarda, hematolojik malignansi hücre serilerinde yapılan az sayıdaki araştırmalar, COX inhibitörlerinin etkin olduğunu desteklemektedir. Literatürden takip ettiğimiz kadarıyla COX2 inhibitörlerinin KML blastik hücreleri üzerinde etkisinin çalışılmamış olduğunu gördük. Bu sebepten hareket ederek, çalışmamızda, COX2 inhibitörü olan nabumetonun, KML blastik hücre serileri olan K562 ve MEG-01 üzerinde proliferasyon ve apopitoz inhibisyon etkisini, AML blastik hücre serisindeki etkisi ile karşılaştırarak araştırdık. Ayrıca bu hücreler üzerinde apopitotik etkinliği bilinen adriamisin ve yine proliferasyon inhibisyonu yapan INF ile nabumetonun additif veya sinerjistik etkisi değerlendirildi. Biz bu çalışmada, kontrol amaçlı kullandığımız ML-1 hücre serilerinde literatüre benzer şekilde, nabumeton ile belirgin proliferasyon inhibisyonunun gerçekleştiğini gözlemledik. Aynı şekilde, K562 ve MEG-01 hücre serlerinde de nabumetonun 50 umol gibi düşük konsantrasyonlarda bile (klinik kullanıma uygun doz) 48 saatlik kültür sonrası belirgin proliferasyon inhibisyonu olduğu ve artan ilaç konsantrasyonu ile bu etkinin arttığı saptandı. Bu dozun COX2 inhibe eden dozla uyumlu olması, proliferasyon inhibisyon etkisinin COX-bağımlı olduğunu düşündürmektedir. ADR ile kültüre edilen tüm hücre serilerinde apopitozun belirgin bir şekilde indüklendiğini gözlemledik. Nabumeton ile ise ML-1 hücre serilerinde dozla ilişkili anlamlı sayılabilecek apopitoz artışı gözlemlerken K562 hücre serilerinde önemli bir apopitotik değişiklik saptamadık. Buna karşın ADR ile kombine NBT kullanımının K562 hücre serisinde ADR'nin apopitotik etkisini potansiyalize ettiğini saptadık. IFN ile NBT kombinasyonlarında ise apopitotik etkide kayda değer bir artış görmedik. 34Flowsitometrik analizle, nabumetonun apopilik etki mekanizmasında bcl-2'nin yerini araştırdığımızda; ML-1 hücre serilerinde kontrole göre bcl-2 değişikliği olmaksızın apopitozun artış göstermesi, K562 ve Meg-01 serilerinde ise bcl-2 düşüklüğüne rağmen tek başına nabumeton ile önemli bir apopitoz artışının olmaması, apopitotik süreci bcl-2 dışı mekanizmaların etkilediğini düşündürmektedir. Sonuçta, nabumeton, KML hücre serilerinde apopitozu indüklemesinden daha çok proliferasyonu inhibe etmesi ile etkilidir. Bu nedenle, COX2 inhibitörlerinin, KML hastalarında remisyonu takiben, relapsı önlemek amaçlı klinikte kullanım yeri bulabileceğini düşünüyoruz. Bu düşüncemizi destekleyecek, hayvan ve insan çalışmaları gerekmektedir. 35
Collections