Klinik örneklerden soyutlanan anaerop bakterilerde beta-laktamaz aktivitesi ve antibiyotik direncinin belirlenmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
1. ÖZET Klinik Örneklerden Soyutlanan Ânaerop Bakterilerde p-Iaktamaz Aktivitesî ve Antibiyotik Direncinin Belirlenmesi Anaerop bakterilerde identifikasyon ve duyarlılık sonuçları tedavi başladıktan günler sonra sonuçlandığından, sağaltıma genellikle ampirik olarak başlanmaktadır. Bu sebeple, klinik laboratuvarlarda anaeropların antibiyotik duyarlılıkları rutin olarak yapılmadığından, referans merkezleri tarafından belirli aralıklarla yapılan testlerle antibiyotik direnç paternlerini izlemek önemlidir. Çalışmamızda klinik örneklerden soyutlanan 27 anaerop bakterinin gram reaksiyonu, koloni morfolojisi ile Vitek cihazı ve `An-iden t diskleri ile identifikasyonları yapılmıştır. Bunun yanında tüm suşların amoksisilin klavulanat, siprofloksasin, sefoksitin, imipenem, klindamisin ve metronidazole duyarlılıkları referans yöntem olan agar dilüsyon ve E test ile belirlenmiştir. NCCLS standartları doğrultusunda çalışılan agar dilüsyon sonuçları ile üretici firma önerilerine göre uygulanan E test sonuçları karşılaştırmıştır. İki yöntemde de besiyeri olarak K vitamini ve hemin eklenmiş Brucella agar kullanılmıştır. Ayrıca suşların (3-laktamaz aktiviteleri de nitrosefin çubukları kullanılarak araştırılmıştır, vitek otomatizasyon sistemi ile suşların altısı B. uniformis, üçü B. fragilis, ikisi B. ureolyticus, ikisi S. ovatus, biri B. vulgatus, biri B. eggerthîi, biri Ö. caccae, ikisi P. melaninogenica, biri P. buccae, biri P. oris, ikisi C. perfringens, ikisi C. tertium, ikisi C. sporogenes ve biri P. anaerobius olarak tanımlanmıştır. Vitek sistemi ile tüm suşlarda %85.7, Bacteroides türlerinde %93.8 tutarlılığa sahip `An-idenf disklerinin, Bacteroides türlerini tanımlamada yüksek oranda başarılı olduğu saptanmıştır. Hastanemizde soyutlanan suşlar genel olarak metronidazol, imipenem, amoksisilin klavulanat, sefoksitin, klindamisin ve siprofloksasine sırası ile %100, %96.3, %88.9, %81.5, %81.5, %48.1 oranlarında duyarlı bulunmuştur. Anaerop izolatların duyarlılıkları göz önüne alındığında, her iki yöntem arasındaki tutarlılık IVİİK değerleri ±2 dilüsyon sınırları içinde ele alındığında %88.6, kategoriler ele alındığında ise %95.8 olarak belirlenmiştir.Sonuç olarak anaerop bakterilerin tanımlanmasında özellikle kısıtlı olanakların bulunduğu laboratuvarlarda `An-idenf disklerin kullanılabileceğini düşünmekteyiz. Hastanemiz açısından izolatların sonuçları değerlendirildiğinde metronidazol ve imipenemin en etkin ilaçlar oldukları saptanmıştır. Bunların yanında bulgularımız doğrultusunda anaerop bakterilerin antibiyotik duyarlılıklarının rutin olarak araştırılmasında, referans yöntem ile uyumlu sonuçlar veren E test yönteminin uygun, pratik ve güvenilir bir yöntem olduğunu söyleyebiliriz. Anahtar kelimeler: Anaerop bakteriler, Antibiyotik duyarlılığı, p-laktamaz, E test, agar dilüsyon 2. SUMMARY Determination of p-lactamase Activity and Antibiotic Resistance Rates in Anaerobic Bacteria Isolated From Clinical Specimens In general empiric therapy is used in anaerobic infections, because precise identifications and susceptibility results of anaerobic bacteria are usually generated days after therapy has been initiated. Because antibiotic susceptibility testing of anaerobes is not generally routinely performed in clinical laboratories, periodic monitoring of resistance patterns in reference laboratories is esentially important. In our study, we identified 27 anaerobic bacteria which were isolated from clinical specimens with gram reaction, colony morphology, `An-idenf disks and Vitek system. Susceptibilities of all our isolates to amoxicillin/clavulanate, ciprofloxacin, cefoxitin, imipenem, clindamycin and metronidazole were also determined by reference agar dilution and E test methods. Results obtained by agar dilution method which was performed as recommended by NCCLS were compared with results of E test, performed according to the manufacturer's instructions. In both methods Brucella agar supplemented with vitamin K and hemin was used as media. Then we tested B-lactamase production of our isolates by using nitrocefin sticks. Vitek system identified 6 of isolates as B. uniformis, 3 as B. fragilis, 2 as B. ureolyticus, 2 as B. ovatus, 1 as B. vulgatus, 1 as B. eggerthii, 1 as B. caccae, 2 as P. melaninogenica, 1 as P. buccae, 1 as P. oris, 2 as C. perfringens, 2 as C. tertium, 2 as C. sporogenes and 1 as P. anaerobius. It was clear that `An-idenf disks were highly successful for identification of Bacteroides species with an agreement rate of 93.75%. `An-idenf disk results agreed with Vitek findings with a rate of 85.7% for all species. Susceptibility rates of anaerobic bacteria isolated from our hospital to metronidazole, imipenem, amoxicillin/clavulanate, cefoxitin, clindamycin and ciprofloxacin were 100%, 96.3%, 88.9%, 81.5%, 81.5%, 48.1%, respectively. The agreement of MICs by both methods was found to be 88.6% within two-fold dilutions while categorical agreement was 95.8%.As a result, we conclude that `An-idenf disks are useful for identification of anaerobic bacteria especially in small laboratories. According to the susceptibility rates of our isolates, metronidazole and imipenem were found to be the most active agents. According to our findings, we can say that suitable, practical and reliable E test, which gives consistent results with the reference test, may be an alternative method for routine susceptibility testing of anaerobic bacteria. Key words: Anaerobic bacteria, antibiotic susceptibility, p-lactarnase, E test, agar dilution
Collections