Majör depresif bozuklukta kronik stres yanıtının kardiyovasküler risk ile ilişkisi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Depresyon ve kardiyovasküler hastalıklar Türkiye'de ve dünyada yeti yitiminin en sık sebepleri arasında yer almaktadır. Buna rağmen depresyonda kardiyovasküler hastalık gelişimi riskini değerlendiren kısıtlı sayıda araştırma bulunmaktadır. Araştırmamızda majör depresif bozukluk tanısı almış hastalar ile sağlıklı gönüllüler arasında, depresyon ve kardiyovasküler hastalık riskinin araştırılması amaçlanmıştır. Depresyon alt tiplerine göre kardiyovasküler risk açısından farklılık olup olmadığının gözlenmesi planlanmıştır. Aynı zamanda bu ilişkide rol oynaması olası kronik stres yanıtının kullanılacak travma ve stres düzeyi ilişkili ölçeklerle değerlendirilmesi hedeflenmiştir.Yöntem: Dokuz Eylül Hastanesi Psikiyatri Polikliniği'ne başvurmuş majör depresif bozukluk tanısı almış, 21 maddelik Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği puanı 18 ve üzerinde saptanmış 58 hasta ile yaş ve cinsiyet açısından benzer özelliklere sahip 58 sağlıklı kontrol çalışmaya dahil edilmiştir. Hamilton Depresyonu Derecelendirme Ölçeği'nin mevsimsel duygudurum için olan versiyonunun uygulanması sonrasında depresyon hastalarında atipi indeksi hesaplanmıştır. Her iki grupta da kardiyovasküler hastalık riskinin değerlendirilmesi için 10 yıllık beden kitle indeksi temelli Framingham Kardiyovasküler Risk Skoru kullanılmıştır. Kronik stres yanıtının bu ilişki içerisindeki yerini belirlemek için hasta ve kontrol grubuna Algılanan Stres Ölçeği ve Travmatik Yaşantılar Ölçeği uygulanmıştır. Bulgular: Depresyon hastaları ve sağlıklı kontrol grubu arasında yapılan karşılaştırmalar sonucunda; depresyon hastaları ve sağlıklı kontrol grubu arasında Framingham Kardiyovasküler Risk Skorları arasında anlamlı farklılık saptanmamıştır (p=0,95). Kardiyovasküler hastalık için risk faktörü olan diyabet (p=0,75), hipertansiyon (p=0,82), birinci derece akrabalarda kardiyovasküler hastalık öyküsü (p=0,13), ortalama sistolik kan basıncı (p=0,48), ortalama diastolik kan basıncı (p=0,44), beden kitle indeksi (p=0,34), sigara (p=0,56), alkol (p=0,39) ve madde kullanımı (p=0,56) açısından her iki grup arasında fark bulunmamıştır. Kişi başına düşen ortalama aylık gelir depresyon grubunda daha düşük bulunmuştur (p=0,001). Depresyon grubunda Algılanan Stres Ölçeği (p=0,000), Travmatik Yaşantılar Ölçeği toplam puanı (p=0,001), duygusal ihmal (p=0,03), 7-12 yaş (p=0,01), 13-18 yaş bileşik travma toplam puanı (p=0,03) ve bileşik travma toplam puanı (p=0,04) anlamlı olarak daha yüksek bulunmuştur. Depresyon hastalarında atipi indeksi ile beden kitle indeksi (p<0,01) ve Travmatik Yaşantılar Ölçeği toplam puanı (p<0,05) arasında anlamlı korelasyon saptanmıştır. Cinsel istismar bileşik travma toplam puanı ile ortalama sistolik kan basıncı depresyon grubunda negatif korele bulunmuştur (p<0,05). Sonuç: Depresyon hastalarında kardiyovasküler hastalık riskinin sağlıklı kontrol grubu ile benzer saptanmasının risk hesaplama yöntemi, grubun genç yaş ve çoğunlukla kadın katılımcılardan oluşması, geçirilmiş depresif epizot sayısının düşük olması ile ilişkili olduğu düşünülmüştür. Bu çalışmanın sonuçları, depresyon ve kardiyovasküler hastalıkların ilişkisinin araştırılmasında daha geniş çaplı örneklemlerde, daha iyi risk hesaplama yöntemlerinin kullanılması gerektiğini ve biyolojik belirteçlerle kuvvetlendirilmiş çalışmaların yapılmasına ihtiyaç duyulduğunu göstermektedir. Anahtar kelimeler: depresyon, kardiyovasküler hastalık riski, kronik stres, travma Objective: Depression and cardiovascular diseases are among the most common causes of loss of ability in Turkey and in the world. However, there are a limited number of studies evaluating the risk of developing cardiovascular disease in depression. The aim of this study was to investigate the risk of depression and cardiovascular disease among patients with major depressive disorder and healthy volunteers. It is planned to observe whether there is a difference in cardiovascular risk according to depression subtypes. At the same time, it is aimed to evaluate the possible chronic stress response in this relationship by using the trauma and stress level related scales.Method: 58 patients who were admitted to the Psychiatry Clinic of Dokuz Eylül Hospital, diagnosed as major depressive disorder and received from 21-item Hamilton Depression Rating Scale 18 points and above, and 58 healthy volunteers showing similar features in terms of age and sex were included in this study. Index of atypia was calculated in depressive patients after the implementation of the version of Hamilton Depression Rating Scale for seasonal mood. In both groups, 10 year-Framingham Cardiovascular Risk Score based on body mass index was used to evaluate the risk of cardiovascular disease. In order to determine the place of chronic stress response in this relationship, Perceived Stress Scale and Traumatic Experiences Checklist were applied to the patient and control groups.Results: As a result of comparisons between patients with depression and healthy control group; no significant difference was found between Framingham Cardiovascular Risk Scores among patients with depression and healthy controls (p=0,95). No differences were detected between two groups in terms of diabetes (p=0,75), hypertension (0,82), cardiovascular disease history in first degree relatives (p=0,13), mean systolic blood pressure (0,48), mean diastolic blood pressure (p=0,44), body mass index (0,34), smoking (0,56), alcohol (0,39) and substance use (p=0,56) which are risk factors for cardiovascular disease. The mean monthly income per person was lower in the depression group (p = 0.001). Perceived Stress Scale (p = 0,000), Traumatic Experiences Checklist total score (p = 0,001), emotional neglect (p = 0,03), 7-12 years (p = 0,01), 13-18 years of age composite trauma total score (p = 0.03) and composit trauma total score (p = 0.04) were significantly higher in depression group. Significant correlation was found among index of atypia with body mass index (p <0.01) and total traumatic experience (p <0.05) in depressive patients. Sexual abuse composite trauma total score and mean systolic blood pressure were found to be negatively correlated in the depression group (p <0.05).Conclusion: Because of the risk calculating method, group that consists of young aged and mostly female participants and low number of depressed episodes, it was thought that the risk of cardiovascular disease was found similar among healthy control group and depression patients. The results of this study show that better risk calculation methods should be used in larger samples in the investigation of the relationship between depression and cardiovascular diseases and there is a need to make studies that are reinforced with biological markers.Keywords: depression, cardiovascular disease risk, chronic stress, trauma
Collections