dc.description.abstract | Ö N D E Y î Ş Büyük, yapıcı ve yönlendirici çalışmaları »emsalsiz güzellik teki eserleriyle bütün topluma mal olmuş sanat ve fikir adamlarını, şahsiyetlerinin ve sanatlarının taşıdığı hususiyetler içinde ele alıp değerlendiren çalışma, inceleme ve yayınlarla tanıtmak, yetiş mekte olan nesillerin sağlam ve güvenilir kaynaklardan beslenmesi ni sağlamak demektir. Tanınmış sanat ve fikir adamlarımızın doğum ve ölüm yıldönümlerinde yapılan toplantı, konuşma ve yayınların ga yesi de, herhalde budur. Bizim bu çalışmamız da, büyük şâirimiz Yahya Kemâl'in doğumu nun yüzüncü yılı münâsebetiyle, mas ter seviyesinde de olsa, akademik bir çalışma ile anılması ihtiyâcından doğmuştur`Elbet bu çalışma, Yahya Kemâl'le ilgili bütün meseleleri halletmek iddiasında değil dir »Biz sâdece, `Kendi Gök Kubbemiz` adlı kitabında yer alan, onun yeni bir dil ve şiir anlayışı ile yazdığı şiirlerdeki duygu unsuru üzerinde durarak, duyan ve duyurmasını da bilen büyük şâirin şiir dünyasına, onun duygularının kapısından girmeğe çalıştık» Baş kısma yazdığımız girişte, ileride söyleyeceklerimize ışık tutar ve bize yol gösterir düşüncesiyle, şiir ve nazma bağlı kavram lar üzerinde durmayı faydalı gördük «Burada şiirden, şiirde bediî (estetik) tefekkürden ve bediî tefekkürün bir unsuru olarak duygu dan ana hatlarıyla söz etmemizin sebebi budur» Birinci bölümde > şâirin biyografisine ve şâir mizacına, o biyog rafi ve mizacı iplik iplik dokuyan şartlara, sebeplere ve diğer fer dî ve sosyal temayüllerle tesirlere bağlı kalarak yaklaşmağa ve o mizaç ve biyografinin kurduğu büyük şiire, şâirin yalnızlığının, ça resizliğinin ve kimsesizliğinin adesesinden bakmağa çalıştık »Aynı bölümde, şâirdeki fikir unsurlarını da ayrı alt başlıklar hâlinde gruplandırdık, Bütün bunlar, onun duygu dünyasına girebilmemiz için, bizce gerekliydi o İkinci bölümde »çalışmamızın asıl meselesi olan `Kendi Gök: Kubbemiz`deki duygu unsurlarını on, bir al. t başlık altında incele- lemeye çalış tık ` Ancak, bilindiği üzere, şiirde bediî tefekküre vücut veren bütün unsurlar içice girmiş ve birbirleriyle örülmüş bir. hâl de yer aldıkları için, birinden söz ederken ötekilerden tamamen kopmamız da, tabiî olarak imkânsızdı. Bu yüzden, yeri geldikçe kısa ca onlara da temas ettik, Öte yandan, bir şiirde, hattâ o şiirin ay nı mısralarında farklı duygulara kapı açan söyleyişler »sembol ve motifler bulunabildiği için, aynı şiir veya mısralar, çalışmamız boyunca birçok kere söz konusu edildi. Bu bakımdan, zaman zaman -II-tekrarlara düştüğümüz görülecektir. Bu, belirttiğimiz gibi, mesele mizin taşıdığı hususîliğe bağlanmalıdır ` Bu çalışmada, `Kendi Gök Kubbemiz` in, `1000 Temel Eser` seri sinin on dokuzuncu kitabı olarak 1969 yılında İstanbul Millî Eği tim Basımevi1 nde yapılan baskısı esas alınmıştır »Metin içinde ad ları geçen şiirlerle mısraların yanında tırnak içinde gösterilen sayfa numaralarının bu baskıya ait olduğu unutulmamalıdır. Bu konunun seçilmesinde ve çalışmanın arzu edilen şekliyle yapılıp sonuçlandırılmasında en büyük payın sahibi, hiç şüphesiz Doç. Dr. Sayın Sadık K.Tural Bey'dir.Kendilerine teşekkürler borç luyum, sağ olsunlar. Türk Dili ve Edebiyatı ile ilgili akademik seviyedeki ders lerin yürütülmesinde emeği ve hizmeti geçen diğer hocalarımıza ve büyük bir sabır ve gayret içinde birlikte çalıştığımız arkadaşla rıma da, ayrıca teşekkür ediyorum..Kustafa ÖZ BALCI Ocak-1985 -III- | |