Show simple item record

dc.contributor.advisorÇağlar, Mukadder
dc.contributor.authorAli Çakir, Muhammet
dc.date.accessioned2021-05-05T08:53:40Z
dc.date.available2021-05-05T08:53:40Z
dc.date.submitted2005
dc.date.issued2018-08-06
dc.identifier.urihttps://acikbilim.yok.gov.tr/handle/20.500.12812/572653
dc.description.abstractIV ÖZET VAROŞLUŞÇU DÜŞÜNCE VE SANATSAL YARATMA Muhammet Ali Çakır Sanat tarihinin gösterdiği son derece açık bir gerçek varsa, o da sanatın ancak ve ancak `düşüncenin` yoğun olarak bulunduğu ortamlarda gelişip serpildiği, düşüncenin yoksullaştığı dönemlerde ise sanatın gücünü yitirdiğidir. Hızlı gelişmelere ve değişmelere sahne olan 20.yy'ın en ayırt edici özelliklerinden birisi bu yüzyılın felsefesi ile sanatı arasındaki güçlü işbirliğidir. Bu işbirliğinde çağdaş bir felsefe olarak ` Varoluşçuluk`un da önemli bir payı vardır. Varoluşçu felsefeyi dar anlamıyla felsefenin sınırları içinde kalmaktan çıkartarak sanatla buluşturanın ise `İnsanın kendini arayışı` olduğu söylenebilir. Bu felsefede kişi kendi özünü kurmakla görevlidir, özünü kurarken de yapacağı seçimlerden sadece kendisi sorumludur. Ayrıca bu düşüncede birey tasan halinde kabul edilip, hep bir ileriye atılım olarak ele alınmıştır. Varoluşçuluk her ne kadar bir sanat akımı olmasa da, sanattaki varoluşçu tutum felsefedekine göre hem çok daha yaygın, hem de çok daha etkili olmuştur.bunun önemli nedenlerinden biri fenomenoloji ile sıkı bağ ve bu bağın sanata, sanatçıya olan yakınlığıdır.Bir fenomenologun görüşü ile şairin ressamın görüşü arasında arasında hemen her zaman bir ortaklık vardır. Çünkü her ikisi de özü görmek, bir başka deyişle gördüklerimizi yeniden görmek, keşfetmek isterler.Ancak fenomenoloji bir felsefe değil bir yöntemdir. Bu yöntemin taşıdığı önem ise, neredeyse tıkanma felç olma noktasına gelen 20. yüzyıl başındaki felsefeye yepyeni bir soluk kazandırmasıdır.20. yüzyılın `Varoluşçu Düşünce` ile belirlendiğini kabul etmek ya da etmemek aynı ölçüde olanaklıdır. Ancak kabul edilmesi zorunlu görünen bir şey varsa o da; bu felsefenin kullandığı -yabancılaşma- başkaldırma-bulantı-saçma- gibi kavramlarının, bu çağın sorunlarım sanat yolu ile anlatılmasında kilit kavramlar olduğudur. Geçtiğimiz yüzyılın avagard(öncü) atomlarında: bu ister ekspresyonizm olsun, ister sürrealizm olsun,ister dadaizm olsun hemen hepsinde varoluşçu izleklere rastlayabiliriz.Bu yüzden 20. yüzyıl sanatı kendi varoluşunu gerçekleştirmiş ve çağının insanın sorunlarına sözcü olmuştur denilebilir. Dizge karşıtı tutuma sahiptir varoluşçuluk, önceden hazırlanılmış,bireye seçim yapma hakkı tanımayan yöntemleri kabul etmez. Bu yönüyle, öğretmen merkezli öğretimin yönteminin karşısındadır. Bireylerin kendilerine, bu dünyadaki konumlarına ve eylemsel sorumluluklarına saygı duyan, öğrenci merkezli yaklaşımları öne çıkartır. Aynı yaklaşım sanat eğitiminde de kullanılır.öğretmen öğrencinin duyusunu, zekasını uyararak onda estetik bir ürün yaratma isteği uyandırmalıdır.önemli olan, çocuğun eserini oluşturması için gerekli yaratma cesaretini kazanmasıdır. Anahtar Sözcükler: Varlık, Öz, Varoluş, Fenomenoloji, Başkaldırma, Yabancılaşma, Varoluşçuluk, Sanatsal Yaratma.
dc.description.abstractVI SUMMARY EXISTENTIALIST THOUGHT AND ARTISTIC CREATION Muhammet Ali ÇAKIR The history of art has shown us an extremely clear reality, if any: Art can improve and faster if only there is intensive thinking in anenvironment; however, art loses its power when there is a lack of thought. One of the most distinguishing features of the 20th century, which used to be a setting for rapid devolopments and changes, is the strong cooperation between the philosophy and the art of this century. ` Existentializm` as a contemporary philosophy has also a significant role in this cooperation it can be said that existentialist philosopy, with a narrow sense, came out of the limits of philosopy and was combined with art thanks to man's searching for him self. In this philosopy a person is in charge of constructing his own essence, and while he is constructing it, he is the only resposible one for what he will choose. More over, in this way of thinking, the individual has always been regarded as a scheme and considered as a step forward. Even though existentializm is not a movement of art, existentialist attitude in art has been both much more common and much morre effective than the one in philosophy. One of the significant causes of this is the close relationship with phenomenology and this relationship's being close to art and artist. There is almost always a common point between a phenomenologist's view and a poet's or an artist's because both of them want to see the essence of things, in other words, they have a desire to see and discover again what we have seen. However, phenomenology is not a philosopy, but a method. The importance of this method is that it brought a brand new understanding to the philosophy of the early 20th century, which was about to be a bottleneck and be come paralysed. It is possible to accept or not that the 20th century was determined by `existentialist Thought`, but if there is anything which seems compulsory to accept, it is the fact that concepst such as -alienation-revolt- nausea- nonsence- which were used by this philosphy are the key words to express the problems of this era byvıı means of art. the avant-garde movements of the previous century : whether expressionism or sürrealizm, or dadaizm, almost all of them have existentialist signs which we may encounter. There for, it can be stated that the art of the twentieth century achieved its own existence and became a spokes man for people's problems of its era. Existentialism has a negative attitude to wards systems. It does not accept methods if they were prepared beforehand, and does not give the right of choice to individuel. With this aspect, it is againts a teacher-centered teaching method. It puts forward approaches which respect for individuals them selves, their positions in this world and their actual responsibilities. This approach is also used in art education. A teacher should stimulate his student's sense and intelligence, and arouse a desire to create an aesthetic product. What is important is student's acquiring the requied courage of creation to make his own product. Key words: Being, Essence, Existence, Phenomenolgy, Revolt, Alienation, Existentializm, Artistic Creationen_US
dc.languageTurkish
dc.language.isotr
dc.rightsinfo:eu-repo/semantics/embargoedAccess
dc.rightsAttribution 4.0 United Statestr_TR
dc.rights.urihttps://creativecommons.org/licenses/by/4.0/
dc.subjectGüzel Sanatlartr_TR
dc.subjectFine Artsen_US
dc.titleVaroluşçu düşünce ve sanatsal yaratma
dc.title.alternativeExistentialist thought and artistic creation
dc.typemasterThesis
dc.date.updated2018-08-06
dc.contributor.departmentGüzel Sanatlar Eğitimi Ana Bilim Dalı
dc.identifier.yokid181831
dc.publisher.instituteEğitim Bilimleri Enstitüsü
dc.publisher.universityDOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ
dc.identifier.thesisid162117
dc.description.pages100
dc.publisher.disciplineResim-İş Öğretmenliği Bilim Dalı


Files in this item

Thumbnail

This item appears in the following Collection(s)

Show simple item record

info:eu-repo/semantics/embargoedAccess
Except where otherwise noted, this item's license is described as info:eu-repo/semantics/embargoedAccess