Aydın ve Muğla Kuva-yı Milliyesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Osmanlı Devleti 30 Ekim 1918'de Mondros Mütarekesini imzalayarak mağlup devletler arasındaki yerini almıştı. İtilaf Devletleri, 18 Ocak 1919 tarihinde başlayan Paris Barış Konferansı'nda yapılan görüşmeler sonucu, İzmir'in Yunanistan tarafından işgalini kabul etti. 15 Mayıs 1919'da Yunan gemileri İtilaf Devletleri korumasında İzmir'i işgal ettiler. Yunan Efzon Taburları coşkun Rum kalabalığın taşkın hareketleriyle karşılandılar. Türk tarafından atılan bir kurşunla taburun önündeki bir Yunan askerinin yere düşmesi, Yunan işgal kuvvetlerinin erken zamanda cinayetlere başlamasına sebep oldu.İzmir'in işgali haberinin duyulması ile Aydın'da Hürriyet ve İtilaf Fırkası üyeleri başkanlığında, Muğla'da ise Ragıp Bey başkanlığında birçok kez toplantı yapılmış ise de silahlı direniş yönünde bir karar alınamamıştı. İzmir'de durumlarını sağlamlaştıran Yunanlılar, Venizelos'un emri ile 27 Mayıs 1919'da Aydın'ı işgal ettiler. Aydın'ın ileri gelenleri ise çoktan işgali sükunetle karşılama kararı almışlardı.İtalya ise mütareke boyunca faaliyette bulunduğu Menteşe sahillerinin işgaline, 11 Mayıs'ta Fethiye'nin işgaliyle başlamış, Kuşadası, Selçuk, Söke, Milas, Çin'e şeklinde devam etmiştir. İtalya işgal siyaseti pek çok bakımdan Yunan işgal siyasetinden kalın çizgilerle ayrılmaktadır. Yunanlıların yaptıkları cinayetlerle bölgeden Türk halkını göç ettirerek, buralara Rum göçmenlerini yerleştirmeyi planlamışlardır. Buna karşı İtalyanlar bölgedeki ekonomik faaliyetlerinde kullanmaya amaçladıkları Türk halkını her bakımdan kazanmaya çalışmışlardır.Aydın'ın işgalinden sonra Çine'ye gelen Asaf Gökbel, Teğmen İsmail Hakkı Bey, Yedek Subay Necmi Bey gibi vatanseverler Yörük Ali Efe ile irtibat kurarak, Efe'yi mücadeleye ikna etmişlerdir. 15/16 Haziran'da gerçekleştirilen Malgaç baskını, bölgede Kuva-yı Milliye'nin ilk başarısıdır. Bu baskını Erbeyli baskını, Tellidede çarpışması izlemiş ve Kuva-yı Milliye birlikleri Yunan işgal kuvvetlerini sürekli rahatsız eder olmuştur. Kuva-yı Milliye'ye katılımın hızla artması ile 30 Haziran 1919 tarihinde Yunanlılar Aydın'dan çıkarılmıştır. Fakat takviye edilen Yunan kuvvetleri 4 Temmuz 1919 tarihinde Aydın'ı tekrar ele geçirdiler. Dağılan Kuva-yı Milliye birlikleri kısa süre sonra beşer onar kişilik guruplar halinde Umurlu'da toplanmaya başlamışlardır. 11 Temmuz'da 57. Topçu Alay Komutanı Binbaşı İsmail Hakkı Bey'in, Umurlu'da bin kadar Kuva-yı Milliye'nin toplandığını ve Demirci Mehmet Efe ile iki yüz kadar maiyetinin de mücadeleye katıldığını bildirmesi, direnişe kalındığı yerden devam edeceğini göstermekteydi. Bundan sonra Kuva-yı Milliye birlikleri Yunanlıları baskın ve pusularla sürekli rahatsız etmiştir.17 Temmuz 1919'da her bakımdan üstün Yunan kuvvetlerinin ileri harekata başlaması üzerine, Kuva-yı Milliye Köşk'e çekilmek zorunda kalmıştı. Köşk cephesinin kurulup teşkilatlanmasında Demirci Mehmet Efe büyük rol oynarken, Yörük Ali Efe ise kalabalık maiyetiyle Dalama'ya yerleşmişti. 23 Haziran 1919 Yunan genel taarruzuna kadar, Kuva-yı Milliye'nin baskın, keşif kolu çarpışmaları, demiryolu ve köprü tahripleri ile düşman kuvvetlerine rahat verilmemiştir.Düşmana karşı mücadelenin sürdürülebilir olması için Nazilli'de toplanan kongreler sayesinde teşkilatlanma yoluna gidilmiş, bölgede asker toplanmasından, iaşe faaliyetlerine hemen hemen tüm konularda askeri görevlilerden idari görevlilere, aydınlara, efelere kadar tam bir işbirliği sağlanmıştır. Bu sayede 23 Haziran 1920'ye kadar Yunan ileri harekatı durdurulabilmiştir. Ottoman Empire, in October 30th 1919, signing the Mondros Armistice took park among the defeated Countries. The Ally Countries, as a result of Paris Peace Conference which started in January 18th 1919, approved the invasion of İzmir by the Greeks. In May 15th 1919 a Greek fleet invaded İzmir under protection of the Ally Countries. Greek Efzon battalions were welcomed with excessive actions by Greek originated Ottomans. The death of a Greek soldier in front of the Efzon battalions caused by a fired bullet from Turkish side initiated immediate murders committed by the invader Greek forces.After having heard news about invasion of İzmir, many meetings had been held in Aydın with presidency of member of the Hürriyet ve İtilaf Fırkası (Pary of Freedom and Accord) and in Muğla with presidency of Ragıp Bey though it had not been decided to resist with weapons. The Greeks reinforcing in İzmir, in May 27th 1919 invaded Aydın with the order of Venizelos. Distinguished people from Aydın had already made decision to welcome the invasion.By having activities at full blast on the coast of Menteşe during armistice, Italy started invasion of Fethiye on May 11th and kept on with Kuşadası, Selçuk, Söke, Milas and Çine. Italian invasion policy was far different from Greek invasion policy. Greek invasion policy was aiming to make Turkish residents emigrate by murdering them and settle Greek originated Ottomans instead, whereas Italians were tiring to obtain full confidence of the Turkish people to benefit from them for the economic purposes.After invasion of Aydın, patriotic people such as Asaf Gökbel, 2nd Lt. İsmail Hakkı Bey and 3rd Lt. Necmi Bey came to Çine met with the Yörük Ali Efe and persuaded him to fight against the Greeks. The Malgaç raid took place in 15th & 16th June was the first achievement of the Kuva-yı Milliye. Erbeyli ambush and Tellidede clashes happened after the Malgaç raid and the Greek invasion troops bothered continuously. Having increased participation to Kuva-yı Milliye helped to expel the Greeks from Aydın, in June 30th 1919. But reinforced Greek forces, in July 4th 1919, seized Aydın again. Scattered Kuva-yı Milliye troops started gathering in small groups in Umurlu in a short pediod of time. In July, 57th artillery regiment commander Major İsmail Hakkı Bey declared that there was nearly a thousand Kuva-yı Milliye volunteer in Umurlu and stated Demirci Mehmet Efe and nearly 200 of his troops joined the struggle and this was showing that the resistance would continue. After that, Kuva-yı Milliye continuously bothered Greek Forces with ambushes and incursions.In July 17th 1919 Greek troops, superior in every point to Kuva-yı Milliye, started an operation and the Kuva-yı Milliye needed to retreat to Köşk. While Demirci Mehmet Efe played an important role in building Köşk front, Yörük Ali Efe and crowded group of his troops settled in Dalama. The Kuva-yı Milliye bothered Greek forces with incursions, front patrol collisions, railway and bridge destructions until Greek general attack.Thanks to congress which was gathered in Nazilli to continue struggle the enemy troops organized; moreover, military personnel, managerial personnel, scholars and Efeler fully collaborated about all the matters from calling up to supplies. Thanks to that collaboration, Greek forward operation curbed until June 23rd 1920.
Collections