Neoliberal politikalar çerçevesinde Türkiye`de kentsel dönüşüm ve kentsel mekânı yeniden anlamlandırmada sözlü tarih bilgisi: İzmir-Kadifekale kentsel yenileme projesi örneği
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Neoliberal dönemde kentsel yapılı çevreye büyük ölçekli dönüşüm projeleri ile yapılan müdahalelerin sayısı dünya çapında ivme kazanmaktadır. Projelerin olumsuz sonuçlarına ilişkin eleştiriler ise , müdahale gören alanlarda yaşayanların sosyo-ekonomik ve kültürel aidiyetlerini devam ettirebilecekleri mekanların ortadan kaldırıldığı üzerinedir. Türkiye'de kentsel dönüşüm pratikleri açısından ön plana çıkan kentler İstanbul ve Ankara'dır. Oysa 2000'li yılların ortalarından itibaren hem siyaseten hem de neoliberal uygulamalar açısından çeper kent konumundaki İzmir'de de neoliberal kentleşme sürecinde önemli adımlar atılmıştır.Bu analitik çalışma, İzmir'in neoliberal kentleşme dönemindeki ilk büyük ölçekli kentsel dönüşüm pratiği; Kadifekale Kentsel Yenileme Projesi (İzmir, Türkiye) üzerinden; dönüşüm projelerinden etkilenen grupların bakış açılarını, beklentilerini, gündelik yaşam pratiklerini, bireylerin mekâna atfettikleri anlamı, yaşanılmış yer Kadifekale ve yeni yerleşim alanı Uzundere'ye ilişkin algılarını `sözlü tarih` yöntemini kullanarak açığa çıkarmayı hedeflemektedir. Öte yandan çalışma kapsamında, yerel yönetim tarafından neoliberal politikalar bağlamında, kentin turizm eksenli gelişmesine yönelik olarak üretilen projeler içerisinde, Kadifekale Kentsel Dönüşüm Projesinin yeri okunmaya çalışılmıştır.Sosyal meselelere ilişkin verilerin haritalanması üzerinden kentsel ve mekânsal ilişkilerin okunması, kent planlama disiplininin araştırma alanlarına yeni nüfuz etmeye başlamıştır. Kentsel mekâna dönük müdahalelerde göz ardı edilen yerel toplulukların, bireylerin söz söyleme haklarının, kamuoyu nezdinde tartışmalı konu ve alanlarda gizlenen, gözden kaçırılan ilişkilerin görünürlüğünün ortaya çıkarılması, değişen planlama paradigmaları bağlamında önemli hale gelmiştir. Bu tez kapsamında da kentsel dönüşüme ilişkin analizlerde, sözlü tarih çalışmalarının sağlayacağı olanaklara dikkat çekilmektedir. Çalışmanın temel verilerini oluşturan sözlü tarih görüşmelerinden elde edilen veriler, açık erişimli veri görselleştirme araçlarından `graph commons` ve` infografik` materyalleri kullanılarak görselleştirilmiş, böylelikle mikro mekân bilgisinin açığa çıkarılması amaçlanmıştır. Bu bağlamda, sözlü tarih yönteminin, mikro mekân bilgisinin elde edilmesine olanak sağlayacağı ve planlama süreçlerinde, alternatif bir araştırma yöntemi olarak dikkate alınması gerekliliği ortaya konulmaktadır. In neoliberal era, interventions on the built environment with large scale urban transformation projects have been accelerating wordwide. The critics generally relies on/ underlindes the negative results of the projects that the projects have been removing the places of local, low income groups where they can extend their social-economic, cultural sustainability. Istanbul and Ankara are the prominent cities in terms of urban transformation practices in Turkey. However, from the middle of the 2000s, both in terms of the neoliberal urban practices and politically İzmir have been periphery in position. This analytic study, through the case of Kadifekale Urban Renewal Project (İzmir, Turkey) which often declared as `Transformation Project` in public discussions, reveals out the the expectations, views of the groups who affected from urban transformation project and the meaning they attribute to the place, their perceptions, everday life practices related to the lived space; Kadifekale and the new resettlement place; Uzundere by using `oral history` method. On the other hand, in the scope of the study, the position of the Kadifekale Urban Transformation Project was tried to understand within the projects which have been developed by the local government in the context of neoliberal policies for the tourism-oriented development of the city.Reading the urban and spatial relationships through data mapping related to social issues has new begun to influence research areas of the discipline of urban planning. In the context of changing planning paradigms, network mapping offers important opportunities to local communities, others to analyse hidden relations on the controversial issues in public discourses during the urban space intervention process has become important. Within the scope of this thesis, the study draws attention to the opportunities of oral history research in the analysis of urban transformation. The data obtained from the oral history interviews that constitute the basic data of the study, analyzed and visualized by using open access data visualization tools `graph commons` and` infografic` materials, thus revealing micro-spatial information is aimed. In this context, it is revealed that the method of oral history, will enable micro-spatial information to be obtained and as an alternative research method should be taken into account in the planning process.
Collections