Sosyal refahın sağlanmasında devletin etkinliği ve Türkiye örneği
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Sosyal refahın sağlanması, bütün toplumların temel hedefleri arasında yer almaktadır. Kavramın geniş bir içeriğe sahip olması ve toplum açısından önemli görülmesi, zamanla devletin sosyal refahla ilgili sorumluluklarını artırmış ve sosyal refah gerekçesine dayanarak devletin ekonomiye ve topluma geniş bir müdahale alanına ve araçlarına sahip olmasına imkan tanımıştır. İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde önceden kullanılan ekonomiye müdahale araçları ve müdahale gerekçeleri, dağınık ve tutarsız görüntüsünden kurtulmuş; sistematik bir bütünlüğe kavuşarak sosyal refah devleti modellerini ortaya çıkarmıştır. Devletin ekonomiye müdahale anlayışının değişmesiyle yaşanan ekonomik krizlerin ve savaşların yaraları sarılmaya çalışılmıştır. Ne yazık ki sosyal refah devletinin başarısı uzun sürmemiştir. Üretim biçimini değişmesi, dışa açık ekonomiler ve küreselleşme, sosyal harcamaların finansmanı sorunlarına yol açmıştır. Devlet bütçelerinin asimetrik işlemesiyle sürekli açık bütçe politikaları izlenmek zorunda kalınmıştır. Kamu hizmetlerinin finansmanında borçlanma hem önemli bir kamu geliri haline gelmiş hem de kamu maliyesinin en önemli sorun alanlarından birisini ortaya çıkarmıştır. Bu süreç, sosyal refah devleti anlayışının eleştirilmesine ve yeniden gözden geçirilerek alternatiflerin sunulmasına yol açmıştır, öneri ve alternatiflerin temelinde piyasa yanlısı yaklaşımlar ağır basmakta ve sorunların kaynağı olarak devletin ekonomiye müdahalesi gösterilmektedir. Bu müdahaleler, sosyal dönüşüm ve sosyal refah amaçlı müdahalelerin hedeflenenden farklı etkilere yol açması gibi nedenlerle başarısız olmaktadır. Çözüm ise sosyal harcamaların maliyetleriyle faydalananlar arasında ilişki kurmayı sağlayacak, rekabetçi ve fiyatlandınlabilir mal ve hizmet üretimi araç ve yöntemlerin ortaya konulmasıdır. Sosyal refahın sağlanması açısından Türkiye'de devletin etkin olamadığı ortaya çıkmıştır. Bununla birlikte sosyal refah açısından gelişmiş ülkelerin gerisinde olmasına rağmen, kuruluşundan itibaren geçen süre içinde önemli gelişme kaydetmiştir. Sosyal refah açısından önem taşıyan eğitim ve sağlık hizmetlerinin büyümeye etkisinin analizinden çıkan sonuç ise devletin fırsat eşitliğini artırıcı yönde eğitim ve sağlık harcamaları ile ilgili sosyal politikalar geliştirmesinin ve diğer alanlarda ekonomiye müdahaleden vazgeçmesinin sosyal refahı artıracağıdır. ABSTRACT Providing social welfare takes part among the main targets of all the nations. Since the concept of social welfare has a broad content as well as to be seen important for all the nations. The responsibility of the state about social welfare has substantialy increased in the course of time. After the period of World War II, the instruments and equipments, previously used to intervene to the economy, have got out of untidy and incoherent appearance and thus by having systematic integrity have come out the models of social welfare state. With the change in the perceptions of the state, the injury of existing economic crises and wars have been tried to mitigate. Unfortunately the success of the welfare state has not continued so long. Change in the production prosess, open economies and globalization have led to social expenditure problems. With the asymmetric operating of the state's budgets, it had to be followed a continuously deficit financing policy. Public borrowing not only has become an important public revenue source, but also it has become one of the most important problems of public finance. This process led to criticize social state perception as well as led to be put forward alternatives by reviewing it. In the base of different proposal and alternatives, market oriented approaches weigh and interventions of the state to the economy is the shown as the source of the problems. This interventions are being failed due to the such reasons that actual impact of social transformations as well as social welfare motivated interventions are more different than targeted impact of them. The solution is to bring about a competitive and priceable good and services providing connection between the cost of social expenditures and it's beneficiaries. This study shows that in Turkey the state is not efficient in terms of providing social welfare. However, although Turkey reminds higly behind of developed countries in terms of social welfare, she has showed considerable progress since it's establishment. The result from the effect of the education and health services, having vital importance for social welfare on economic growth is that if the state develops social policies increasing opportunity equity in both education and health expenditures and if it gives up interventions in the other fields of the economy, social welfare will increase. VI
Collections