W. P. Alston`da dini tecrübe ve tanrı
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
SARUHAN Neslihan `Religious Experience and God in the view of W.P. ALSTON` M.A Dissertation Supervised by Proff. Recep Kılıç, Submitted to University of Ankara, Institute of Social Science, Ankara 2002. SUMMARY The purpose of this dissertation is to bring into focus the Religious Experience and God in the view of W.P. ALSTON. In the introductory chapter briefly examined the role of argument of religious experience is a fact in the lives of those who believe in it. In the first chapter Alston's understanding of religious experience viewed and compared with perceptional experience from stand point of view of justification. In the second chapter the similarity between religious experience and perceptional experience which is being achieved by Alston criticized. In the last chapter clarifying Alston 's attempts for achieving similarity between religious experience and perceptional experience also theory ofDoxastic examined. Alston does not accept explanation of experience of God on the basis of psychology. According to him we may not have enough knowledge about God and his experience but it is proper to believe in him till someone shows its deficiency. Alston does not want to assume that people really perceive God and that beliefs based on those perceptions are true. He wants to address people who antecedently reject those assumptions as well as those who accept them. He conducts the discussion from a standpoint outside any practice of forming beliefs on the basis of those alleged perceptions. 62SARUHAN Neslihan,W.P. Alston' da Dini Tecrübe ve Tanrı,Yüksek Lisans Tezi. Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Danışman Prof. Dr. Recep KILIÇ,Giriş 4İSayfa Tez ; giriş ve üç bölümden oluşmuştur. Giriş bölümünde dini tecrübenin, tanımı ve Tanrı 'nın varlığını temellendirmede bir delil şekli olarak kullanıldığı hususu belirtilmiştir. Birinci bölümde Alston 'a göre dini tecrübenin işlevi üzerinde durulmuş ve algısal tecrübe gibi kabul edilebilir bir algı durumu olduğu ifadelendirilmiştir. İkinci bölümde duyu algısı ve algısal inancın doğrulanması hususu tetkik edilmiştir. Üçüncü bölümde algısal tecrübe ile dini tecrübe arasında kurulmaya çalışılan benzerlik ortaya konularak Alston 'in dini tecrübeye dayalı inançların doğrulanabilirliği konusundaki görüşü izah edilmeye çalışılmıştır. Alston, dini tecrübe ve bu tecrübeler üzerine kurulu inançların doğrulanabilir ve güvenilir olduğunu ortaya koymaya çalışır. Onun amacı Tanrı 'nın varlığını ispat etmek değil, dini inançların rasyonelliği hakkında bir bakış açısı sunmaktır. Dini tecrübeyi Tanrı 'yi algılamak, O 'nun farkında olmak şeklinde sınırlandıran Alston, dini tecrübeyi algısal tecrübe kadar geçerli bulur ve buna bağlı olarak duyu algısı ile mistik algılama arasında benzerlik kurmaya çalışır. Bu bağlamda Alston, algının unsurları, fenomonolojik yönü ve algılanan şeyi ifadelendirirken karşılaştırmalı kavramlar kullanılması gibi durumların mistik algılamada da yer aldığını ileri sürer. Alston, dini tecrübeyi tartıştıktan sonra bu tecrübeler üzerine kurulu inançları değerlendirir ve söz konusu inançların doğrulanabilir olduğunu izaha çalışır. Bu doğrulamayı ise ilk bakışta doğrulama olarak tanımladığı pratik akılcılık delili ile yapar. Bunu da doksastik teori başlığı altında ortaya koyar. Bu yaklaşım, insanın inanç oluşturma yönünün kendisidir ve toplumsal olarak yaşanan bir realitedir. İşte Alston insanın bu inanç oluşturma sürecini doksastik pratik olarak adlandırır. İlk bakıştaki doğrulama ise yeterli temele dayanmayı ve aksi durumların olmaması gerektiğini şart koşar. Buradaki yeterlilik, dini tecrübe için doğrudan algılamayı, Tanrı hakkında dini gelenek içinde yer etmiş kabuller ile örtüşür bir yapıda olmayı ve tecrübeci üzerinde olumlu etkiler bırakmayı gerekli kılar. Dolayısıyla dini tecrübe ve dini tecrübeye dayalı inançlar, Alston 'in belirlediği bu kriterleri içeriyorsa kabul edilebilir, doğrulanabilir bir yapıdadır. Alston 'a göre her ne kadar Tanrı ve Tanrı tecrübesinin mahiyetine dair yeterli bilgiye sahip olamasak da aksini gösteren durumlar olmadığı sürece dini tecrübe ve dini inancın kabul edilebilir olduğunu düşünmek daha tutarlı olacaktır. b5
Collections