Türkiye`de neo-liberal süreçte örtülü reklam deneyimi: Düzenlemeler, denetim ve aktörler

Abstract

Çalışmada öncelikle örtülü reklam kavramının terminolojisinde, kapsam ve içeriğinde yaşanan karmaşa ve bu karmaşanın sektörel pratiklerdeki ve denetim alanındaki yansımalarının değerlendirilmesi yapılmıştır. Bu değerlendirmenin yanı sıra ulusal ve uluslar arası reklam mevzuatında örtülü reklamla ilgili düzenlemeler karşılaştırmalı olarak sunulmuştur. Program-reklam ayrımı ilkesinin ihlalinin ve örtülü reklam uygulamaları için yaratılan uygun zeminlerin ekonomi politik ardyöresi nicel ve nitel bulgular ışığında değerlendirilmiştir. Örtülü reklamın ölçütlerinin genel çerçevesi, tercih edilme nedenleri ve yol açtığı sorunlar da bu araştırmada değerlendirilmesi yapılan konular arasındadır.Bu çalışmada örtülü reklam yayınlarının mevcut nicel ve nitel durumu, neo-liberal ekonomi politikalarının yarattığı tahribat üzerinden ekonomi politik yaklaşımla irdelenmiştir.Araştırmanın nicel bulguları, reklam denetim mekanizmalarının örtülü reklamla ilgili çalışmalarını, mahkeme kararlarını ve tutanakları içeren belgelere dayalı analizler ile elde edilmiştir. Nitel bulgular ise reklam denetiminde etkili olan 32 tane siyasa aktörü ile gerçekleştirilen derinlemesine görüşmelerin değerlendirilmesiyle sağlanmıştır.

In this thesis primarily, an evaluation of the confusion in terminology, scope and content of concept of surreptitious advertising and it?s reflection to sectoral practices and the field of audition has been made. In addition to this evaluation, regulations in national and international body of current law about advertising has been introduced in comparisons. The political economy backgrounds of the violation of program-advertisement separation principle and purposely created suitable ground for applications of the surreptitious advertising has been evaluated in light of qualitative and quantitative evidences. The general frame of criteria of surreptitious advertising, the reasons of being preferred and the problems occurred due to surreptitious advertising are also among the evaluated subjects of this thesis.In this thesis the present qualitative and quantitative case of the surreptitious advertising applications has been investigated with the political economy approach by considering destruction caused by neo-liberalism.The quantitative evidences of this study are obtained by analyzing the documents of the audit studies, verdicts and official reports about surreptitious advertising. The qualitative evidences are obtained by evaluating in depth interviews that has been made with 32 policy makers who are effective in the advertising audition.