Azeri yazar Yusif Semedoğlu`nun `Getl Günü` romanı: Metin-sözlük ve ünlemler üzerinde inceleme
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
TEZ OZETI 1917'den sonra Sovyetler Birliği'ndeki rejim değişikliğine bağlı olarak Azerbaycan toplum hayatı büyük ölçüde değişti. Buna bağlı olarak da insanların dünya görüşü, sanat anlayışı yeniden şekillendi veya şekillendirildi. Bu tarihten itibaren Azerbaycan Türkleri yönetimde arka plana itilerek Ruslar ve bilhassa Azerbaycanlı Ermeniler, özellikle 1930'lu yıllarda -Stalin döneminde- Azerbaycan'a hakim oldular. Birçok ilim adamı, yazar, gazeteci ve öğretmen hayatından oldu. Yazarlar 1917'den önce olduğu gibi serbest yazma şansına sahip değillerdi. Resmi ideolojik görüşe uygun yazmak mecburiyeti vardı. Topluma inkılapçı bir gözle bakılıyor, sosyal hadiseler, insan ilişkileri sınıflar arasındaki çatışma fikrine uygun olarak açıklanıyordu. Bu dönemde bir kurtuluş yolu olarak tarihi konular, uzak ülkelerde cereyan eden hadiseler ele alınmaya başlandı. Aslında bu, sansürlü dönemlerde sanatçıların sık sık başvurdukları bir kaçış yolu idi. II. Dünya Savaşı yıllarında konuların ağırlığı tabii olarak bu savaşa kayar. Savaş sırasındaki eserler daha çok halka güven ve cesaret vermek için yazılmışlardır. Savaşa genç bir asker olarak katılan ve döndükten sonra savaş hatıralarını, intibalarıni yazan veya bunlardan yararlanarak değişik birçok eser ortaya koyan bir kuşak yetişir. 1960'h yıllar Azeri edebiyatında yeni bir devrin başlangıcıdır. Çağdaş Azerbaycan hayatı veya çağdaş insan ele alınmış; nispeten ideolojik yaklaşımlardan uzak, realist eserler, değişik teknikler ve anlatım yollarıyla ortaya konulmuştur. Bu kuşak aynı zamanda savaş ve siyasi kargaşalık devirleri yaşamamış, genellikle iyi bir öğrenim görmüş ve iyi derecede Rusça öğrenerek dünya edebiyatına da bu dille açılmışlardı. Aynı şekilde kendilerinden önceki kuşaktan çok daha iyi şartlarda dünya edebiyatının belli başlı eserlerini okuma, inceleme imkanı bularak dar kalıplardan sıyrılabilmişlerdir. Edebi faaliyete 601ı yılların sonrasında başlayan 70 ve 80'li yıllarda da olgunluk devri eserlerini vermiş bulunan 30'lu kuşak arasında kendini kabul ettirmiş Anar, Elçin, E. Eylisli ve Yusif Semedoğlu'dan bilhassa söz etmek gerekir. Yakın dönemlerde Azeri edebiyatında kendisinden söz edilen, değişik tarzda bir romanla; Getl Günü ile bütün dikkatleri üzerinde toplamış olan Yusif Semedoğlu,bu eserinin yayımına kadar hikayeleri ile tanınıyordu. Getl Günü girift, sembolik, fantastik bir roman olarak tanımlanabilir. Romanda tarihin değişik dönemlerinde yaşamış şair ve yazarların hayat hikayeleri ile Azerbaycan'ın talihi sembolik olarak anlatılmıştır denilebilir. 25 Aralık 1935 doğumlu Yusif Semedoğlu, gazeteci-yazardır. Azerbaycan'ın ünlü şairi merhum Samed Vurgun'un oğludur. Moskova Gorki Üniversitesi'nde yüksek tahsile başlayan yazan, babasının 1956'da ölümünden sonra üniversiteden atmışlar, o da Azerbaycan'a dönmüş, Azerbaycan Devlet Üniversitesi'nin Filoloji Fakültesi'ne girmiş ve buradan mezun olmuştur. `Kommunist`, `Azerbaycan` ve `Ulduz` gibi gazete ve dergilerde uzun süre çalışan ve yazan Semedoğlu, edebi faaliyetine `Azerbaycan Gençleri` gazetesinde yayınlanan Kanlı Çörek adlı nhikayesi ile başlamıştır. Onun, Yeddi Oğul îsterem adlı senaryosu film yapılmıştır ve Azerbaycan'daki sinemalarda gösterilmiştir. İcraatıyla Azerbaycan halkının gönlünde taht kuran birkaç şahsiyetten birisidir. O, az ve öz yazar. Neşredilmiş olan eserleri arasında 220 Nömreli Otağ ve Galaksika vardır. Yazar, Getl Günü adlı romanı ile, roman sanatında kendine mümtaz bir yer açmıştır. i3& X'UJ* *iT?*li<'- Getl Günü adlı eser, adını, romanın içinde yer alan romandan almaktadır. Romanın adıyla konusu tamamen örtüşmüş. Hem romanda hem de eserin içinde olan romanda pek çok kişi ölmekte ve öldürülmektedir. Eser sanki Sovyet Devri Azerbaycan Edebiyatı'nı bizlere anlatıyor. Ermenilerin söz sahibi olması romandaki Ermeni kahramanla belirtilmiş. Azeri yazarla sürtüşmeleri anlatılmakta. Ancak daha sonra dost oluyorlar ve Ermeni kahraman Azeri yazarın eserini yok olmaktan kurtarıyor. Yine romanda baskıcı rejimin; yazarlara istediği tarzda eser yazmasına izin vermediği işlenmiş. Sedi Efendi adlı Azeri yazar pek çok zorlukla karşılaşıyor. Eserlerini bastıramıyor. En son yazdığı eserini de gizlemek zorunda kalıyor. Romanda, kendi istediği biçimde eser veren, rejimle mücadele eden insanların yaşadığı sorunlar, adı A. G. olarak verilen kahramanla işlenmiş. Getl Günü nde Azerbaycan Edebiyatı'nın bazı dönemlerinde bir kaçış yolu olan tarihi eser yazma ile ilgili olarak da bir ilişki var. Kahramanımız Sedi Efendi yapılan baskılar sonunda tarihi bir eser yazıyor. Bir süre sonra da sadece günlükle yetinmek zorunda kalmıştır. Romanda yetkili birisinin emriyle başka bir kişiyi öldüren eski Bolşevik Zülfügar Efendinin yıllar sonra vicdan azabından ölmesi de kimilerine göre gerçekle benzerlik taşımaktadır. Eserde fantastik olaylar da yer almakta. Kirlikir adında bir fare insan gibi oturup konuşuyor. Dünya üzerindeki bütün dilleri bildiği gibi gelecekten de haber veriyor. Değişik şekillerde de olsa içki ve sigara içiyor. Romanın gerçekötesi bölümlerinden biri de roman içindeki romanda bahsedilen kuvvetli bir rüzgarın romanda da karşımıza çıkmasıdır. Baş kahramanlarımızdan biri olan hasta yazar, telefonla konuşurken telefonun ahizesinden gelen şiddetli rüzgar yüzünden ölmektedir. Bugüne kadar Azerbaycan Türkçesi ile ilgili olarak yapılan çalışmalar genellikle çeviri yazı şeklinde yapılmış. Grameri ve sözlüğü üzerinde de araştırmalar bulunuyor. Ünlemlere ilişkin bir inceleme daha önce yapılmamış. Azericede kullanılan ünlemleri inceleme düşünüldüğünde çok sayıda ünlemi ihtiva ettiğinden Getl Günü romanı uygun görülmüştür. Metindeki ünlemler tasnif edilirken alfabetik sıralama yapıldı. Ünlemlerin geçtiği cümleler tek tek incelenerek hangi anlamda kullanıldığı tespit edildi. III
Collections