İstanbul Tahtakale`de Yavaşça Şahin Haziresi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
İlkçağın menhirlerinden, Mısır'ın devasa piramitlerine, Orta Asya'daki kurgan mumyalarından, Palmira'nın kule mezarlarına kadar ölüm insanları hep düşündürmüş ve onun için hep birşeyler yapılagelmiştir. İşte ölüm öncesi ve sonrası için yapılan bu hazırlıklar ve anlayış ortaya muhteşem bir miras çıkarmıştır. O toplumların içinde bulundukları durumu, toplum yapılarını, anlayış ve inançlarını öğrenebileceğimiz zengin bir kaynak.Diğer medeniyetlerin yanında Selçuklu ve özellikle de Osmanlı'daki ölüm ve mezar anlayışını incelediğimizde diğerleri ile kıyaslanmayacak farklılıkta bir durum karşımıza çıkar. Onların yaşatmak için yaşama anlayışlarından ileri gelen durumları, yaptırdıkları hayır kurumlarının bahçelerinde yatmalarından, ölüm sonrasına inanış şekillerinin taşlarına yansıyış şekillerine kadar nice mesajı, başlarındaki taşlarının dillerini çözebilirsek anlayabiliriz.Osmanlı'nın kuruluş dönemlerinde, kendisinden önce yaşamış olan Selçuklu'dan devraldıkları ile kendisinin bir yerlere getirmeye çalıştığı sanat anlayışını merhale merhale mezar taşlarından takip edebiliriz. Her geçen gün gelişen ve artık dünyaya hitap etme durumuna gelen toplumun bu anlayış, kültür ve maddi zenginliğini yine bu taşlar sayesinde dönem dönem görebiliriz. Bursa'daki kuruluş devri sadeliği ve saflığından, Fatin sonrası ilim ve sanatta başlayan dikey yükselişler, Lale Devri'nin sanata getirdiği boyut, gerilemedeki ikilem ve kargaşalar, çöküşteki kimlik bunalımları ve arayışlar hep mezar taşlarına yansımış olan bir takım tarihi detaylardır.Önümüzde bizimle konuşmak ve geçmişi tüm doğruluğu ile bizlere anlatmak isteyen onbinlerce mezar taşı var. Dünle bugün arasındaki en yalan söylemez şahitler onlar. Hergeçen gün bir şekilde çalınan, kırılan, kaybolan yada üzerlerine yeni gömüler yapılan bu geçmişin en sağlam şahitleri yavaş yavaş yokoluyorlar. Bir an önce onlara sahip çıkmalı ve söyledikleri mesajları bire bir kaydetmeliyiz.Bizlerde bu anlayıştan yola çıkarak, Suriçi İstanbul'unun orta kesiminde, gözlerden uzak, çevresinde yapılan işgallerle bir hayli küçülmüş ve hırpalanmış, üzerindeki taşların bir kısmı kırılmış ve de toprak altında kalmış bir hazireyi gün yüzüne çıkarmaya çalıştık. Burası öyle bir yer ki, bu mekana, İstanbul'un Türk tarihine ait en eski izlerinden biri denilebilir. Hazirenin yeraldığı Cami ve mektebin banisi Yavaşça Şahin Mehmet Ali Paşa. Kendisi Fatih Sultan Mehmet Han'ın ordusuna ait bir asker. İstanbul'un fethine katılmış bir fetih gazisi. Üstüne üstlük yıllardır gemiler karadan Haliç'e indirildi mi ? İndirilmedi mi ? tartışması bağlamında, kadırgaları suya indirmeye bizzat nezaret eden komutan. Külliyeye adını verdiği ünlü lakabını da bu hizmeti sırasında söylediği ?? Aman Yavaşça?IIkomutundan almış bir kişi. Kendisi de bugün, kendi yaptırdığı caminin ön bahçesi içinde yatıyor.Hemen her sene İstanbul'un fethi sürecindeki, Haliç'e gemi indirilme tartışmalarına cevap ve fetihten yakın zamanımıza kadar gömü yapılan önemli bir hazireyi gün yüzüne çıkarma adına yapılan bu çalışmada her bir taşın tarihi, sanatı ve tipolojisi de tek tek incelenmiştir. My obligation name is İstanbul Tahtakale?de Yavaşça Haziresi. Yavaşça Şahin Mehmet Ali Pasha is very important soldier turing tıme Fatih Sultan Mehmet. There is Yavaşça Grevyard indi Tahtakale. Tahtakale is very important area in İstanbul. Because tahtakale have big trade center.Yavaşça Şahin Mehmet Ali Paşa, Fatih Sultan Mehmet?s soldier. Yavaşça Paşa join İstanbul conguest. Yavaşça Paşa to bring down Fatih?s ship on the Golden Horn. After the conguest, Fatih?s soldier was build structure in İstanbul. The building mosgue, school, hospital, library ?Yavaşça Building center was built 1556 by Yavaşça Şahin Mehmet Ali Paşa. Building center has mosgue, school and small graveyard. Graveyard has 75 grave. This people lived 18.yy.
Collections