Arkaik dönem Kilikya pişmiş toprak figürinleri Kilikya-Kıbrıs ve İonya ilişkileri
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Çalışmamın konusunu, çoğunluğu satın alma yoluyla Alanya, Anamur, Silifke ve Mersin Müzelerine kazandırılan, kısmen de Alanya'da özel bir koleksiyonda bulunan pişmiş toprak figürinler oluşturmuştur. Bu eserlerle, Kilikya'nın Arkaik Dönem terrakotta sanatı ilk kez bilim dünyasına tanıtılmaktadır. Figürinlerde, yapıldıkları dönemin terrakotta sanatında uygulanan bütün yapım tekniklerinin kullanıldığı saptanmıştır. Elle şekillendirilmiş figürinleri, tek ve çift kalıpla yapılmışlar izler. Büyük boyda eser üretebilmek için de baş ve ayaklar gövdeden bağımsız kalıplanarak sonradan birleştirilmiştir. Yükseklikleri 50 cm' yi geçen figürlerde ise baş ve ayakların yanısıra gövde de iki parça olarak yapılmış ve birleştirilmiştir. Tamamı giysili olan figürinlerde kırmızının tonları ağırlıklı olmakla birlikte siyah, san, beyaz ve kahverengi boyalar kullanılmıştır. Siyah boya; saç, sakal, bıyık, kaş, gözbebeği, şal kenarları ve ayakkabılarda, diğer renkler ise yalnızca giysilerde uygulanmıştır. Çoğunlukta olan erkek figürinlerinde ya her iki kol ya da sadece sol kol yandadır, sağ kol dirsekten bükülü olarak göğüs üzerinde durmaktadır. Khiton, khitoniskos, ependytes, önlük, şal ve manto olmak üzere altı farklı giysi tespit edilmiştir. Bir çok figürinde, içe giyilen uzun khiton üzerine kenarı bezeli bir şal dolandırılmıştır. Bütün bu giysi türlerinin erken dönemlerden itibaren Mezopotamya, Anadolu ve Suriye'de giyildiği bilinmektedir, da, Eserlerin Samos ve Batı Anadolu'da bulunmuş figürinlerle karşılaştırması, bu giysi türlerinin kısmen Kilikya'dan Akdeniz ticaretiyle 'batı'ya aktarıldığım ortaya koymuştur. Batı Kilikya figürinleri başlık olarak tiara, sivri başlık ve pusu taşır. Bu başlıklar da, diğer giysiler gibi bölgeye hastır. Kadın figürinleri de Kilikya sanatı için oldukça önemli veriler sunar. Erken örneklerin Yeni Hitit sanatında görülen, giysinin karın üzerinde yay çizerek bitmesi örgesi, Batı Kilikya örneklerinde de vardır. Eserler, giysi ve saç düzenlemesiyle Yeni Hitit sanatının devamını oluştururken, Kıbrıs ve Samos gibi önemli merkezlere de aracılık yapmışlardır.VI Yerleşimlerin Samos kolonizasyonu ile oluştuğu düşünülen Batı Kilikya sahillerinde Samos etkisinin olmadığını, Figürinlerin tamamen Yeni Hitit sanatı etkisinde şekillendikleri gerçeği göstermiştir. Bu bağlamda Kilikya'mn Akdeniz ticaretinde önemli bir paya sahip olduğu anlaşılır. Samos Heraion'unda çıkan ve Kıbrıs eserleri olarak yorumlanan figürinlerin büyük bir kısmının Kilikya' dan götürüldüğünü de kullanılan kalıp birlikteliği tanıtlar. Figürinler, İÖ. 8. yüzyılın ikinci yansı ile İÖ. 6. yüzyılın ortalarına tarihlenmiştir. Bunlar arasında K 11, İÖ. 560 yılı dolaylarında etki yönünün artık terse çevrildiğini ve İon sanatının bir çok bölgeye yayıldığım göstermesi açısından önemlidir. Batı Kilikya' da yerel üretimin olduğunu Gözsüzce, Gülnar, Aphrodisias ve Nagidos'tan olan çok sayıda eser gösterir. Gözsüzce eserlerinin buluntu yeri, yerel üretim yapıldığını özellikle belgelemiştir. Toplu olarak ele geçen figürinler, bölgede tapınım gören, isimleri şimdilik saptanamayan bazı tanrı ya da tanrıçaların kutsal alanlarına sunulmuş olmalıdırlar. Die vorliegende Untersuchung behandelt figiirliche Terrakotten, die teils von Museen in Alanya, Anamur, Silifke und Mersin, teils von einem privaten Sammler in Alanya erworben wurden. Anhand dieser Stücke konnte man über die bisher unbekannte Terrakottenkunst Kilikiens in archaischer Zeit einen Überblick gewinnen. Die Figuren sind in verschiedenen und der Zeit bekannten Techniken hergestellt. Neben Handgeformten finden sich auch Figuren, die aus der Matrize gewonnenen wurden. Bei der etwas gröBeren Terrakotten wurden die einzelnen Körperteile wie der Kopf und die Beine separat hergestellt und dem Körper nachtrâglich angesetzt. Es fâllt auf, daB der Körper derjeniger Figuren, die eine Höhe mehr als 50 cm besaBen, aus zwei Teilen zusammengesetzt war. Bei ailen bekleideten Figuren herrseht die abweichenden Tone des Rotes, wobei die schwarze, gelb, weiB und braun auch vorkommen. Die schwarze Farbe wandte man besonders bei der Betonung der Haare, des Bartes und der Augenbrauen an, aber auch die Pupillen, die Borten der Klieder und die Schuhen. wurden schwarz bemalt. Die übrigen festgestellten Farben kommen nur an Kleidern vor. Die meisten der erhaltenen Terrakotten stellen mânnliche Figuren dar. Ihre Arme können ein- oder beiseitig abhangen oder die rechte angewinkelte Hand und auf dem Brust liegen. Sie sind mit unterschiedliehen Gewandern wie Chiton, Chitoniskos, Ependytes, Schürze, Schal oder mit Mantel bekleidet. Viele der Figuren tragen einen langen Chiton als Untergewand, dariiber einen Schal mit verzierten Borden. Die Funde aus Samos und Westkleinasien zeigen, daB einige Kleider, die schon seit Urzeit in Mesopotamien, Anatolien und Syrien bekannt sind, über Kilikien nach Westen übertragen wurden. Die Westkilikischen Figuren können verschiedene einheimische Kopfbedeckung tragen, zu denen u. a. Tiara, Spitzmiitze und Pusu gehören. Die weiblichen Figuren Kilikiens bieten über die Kunst des Gebietes wichtige Angaben an. DaB die Kleider am Bauch einen Bogen umschreibt, ist schon an spâthethitischen Werkenvııı zu beobachten, was auch an altesten Beispielen Westkilikiens auftaucht. Auch die Frisur scheint aus der spâthethitischen Kunst iibemommen zu sein, wobei Kilikien bei der Übertragung diese Motive nach Zypern und Samos eine Vermittlerrolle gepielt haben soil. Dies soil schon auf die wichtige Lage Kilikiens im mittelmeerischen Handel hinweisen. Da6 die Funde aus dem samischen Heraion, die man Zypern zugeschrieben hatte, uberwiegend aus âhnlichen Matrizen stammen, spricht schon fur eine Herkunft aus Kiliken. Die Figuren stammen aus einer Zeitspanne von der 2. Hâlfte des 8. Jhs. bis zur Mitte des 6. Jhs. vor Chr. Die Figur K 1 1 ist insofern wichtig, da sie zeigt, daB der Osten ab 560 vor Chr. unter westlichen, d. h. ionischen EinfluB geraten ist. Die Untersuchung hat gezeigt, daB die westkilikischen Küstensiedlungen, die angeblich samische Kolonien waren, nicht unter dem EinfluB samischer Kunst standen, sondern die spâthethitische Kunst bei der Entstehung der kilikischen Terrakotten entscheidend gewesen ist. Zahlreiche Funde aus Gözsüzce, Gülnar, Aphrodisias und Nagidos verweisen deutlich auf örtliche Werkstatten in Westkilikien, wobei diese Annahme besonders durch die Fundlage in Gözsüzce verstarkt wird. Die Figuren waren wohl uns noch unbekannten Gottheiten dargebrachte Gaben, die hier in Heiligtümern verehrt wurden.
Collections