Kıyıların hukuksal düzenlemeler ve yargı kararları çerçevesinde korunması: Antalya örneği
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Kıyı alanları öteden beri toplumların yaşamayı tercih ettiği yerlerde ilk sırada yer almıştır. Bu tercihin doğal sonucu olarak, kıyılarda daha fazla nüfus, sanayi ve turizm tesisi ile daha fazla betonlaşma ve kirlilikle karşılaşılmıştır. Diğer yandan kıyılar, ekonomik olarak daha fazla faydanın elde edileceği birer kaynak olarak görülmüştür. Belirtilen sebepler kıyıları uzun süredir baskı altında tutmaktadır. Kıyılardaki baskıların en aza indirilmesi ve kıyıların korunarak kullanılması amacıyla farklı politikalar ve bu farklı politikaların sonucunda kıyıyı ilgilendiren yasalar çıkarılmaktadır. Kıyıların korunarak kullanılabilmesinde yararlanılacak en önemli araç hukuksal düzenlemelerdir. Kıyı ve kıyı bölgelerinde yapılacak hatalı işlemler geri dönüşü olmayan sorunları karşımıza çıkaracaktır. Ülkemizde kıyı bölgeleri son 20-30 yıldır doğal bir zenginlikten ziyade, ekonomiyi canlandıracak birer kaynak olarak görülmektedir. Baskın yaklaşımın para ve kar üzerine kurulu olduğu sistemde, hukuksal düzenlemeler de ekonomik temelliolduğundan kıyıların korunması güçleşmektedir. Kamu yararı kavramının gözardı edildiği hukuksal düzenlemelerle kıyılar korunamamaktadır. Bu çalışmada; hukuksal düzenlemelerin Antalya il kıyılarında doğurduğu sonuçlar ile bu düzenlemelerin kıyı alanlarını koruyup koruyamadığı sorusuna cevap aranmıştır. Bu amaçla genel olarak; güncel mevzuat taraması yapılmış, mevzuat anayasa, yasalar ve yeni yürürlüğe giren kanun hükmünde kararnameler ile sınırlandırılmış, kamu yararı, serbestlik, bedelsizlik, kazanılmış haklar gibi kavramlar ve hukuki müesseseler ele alınmış, bir kısım sektörel düzenlemelerin kıyı üzerindeki etkileri değerlendirilmiştir. Çalışmanın ikinci bölümünde ise, Lara Kıyı bandındaki planlama faaliyetleri ve bunların sonuçları irdelenmiş, hukuksal düzenlemelerin Antalya İli örneği üzerinden yargı kararlarında nasıl yorumlandığı ortaya konulmuştur. All along the coastal areas, the people choose to live in places that were in the first place. As a natural consequence of this choice, more population along the coast, with the more concrete in industrial and tourism facilities, and pollution encountered. On the other hand, shores were seen as a resourse to profit much. For that reason the coasts are under pressure. To minimize the pressures on the shoreline the use of coastal with preserving them, as a result of different policies and different policies concerning the law is enacted. The most important way is legal arregements to use the coastral areas by preventing. Because of ıncorrect procedures about coastal and coastal regions are encountered irreversible problems. Last 20-30 years the coastal areas of our country is seen as a resource to refresh the economy rather than a wealth of natural. The dominant approach is based on the money and profit system, the economy was based on legal regulations making itdifficult to protect the coasts. The shorelines are not protected with legal arrangement which ignore the public interest. In this study, we try to answer the question that legal regulationswhether if protecs shorelines or not and causing the results on shores of Antalya current laws were surveyed, constitution codes of laws, the statutory decrees that to become effective newwere limited. The concepts like public interest, freedom, unpaid, gained rights about the shoreline and the effects of the regulations on the sectors are studied. In second part of thestudy, planning activities and results on Lara Shoreline are inspected and legal regulations are commented on judicial decisions with Antalya.
Collections