Çocuk acil ünitemize ateşli nöbet yakınması ile başvurup febril konvülziyon tanısı konulan ve kliniğimizde yatırılarak takip edilen olguların, risk faktörleri ve sosyo demografik özelliklerinin değerlendirilmesi
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Amaç: Febril konvülziyonlar (FK), çocuklarda görülen en sık konvülziyon tipidir ve çocukluk çağı nörolojik bozuklukları arasında en üst sıralardadır. İyi seyirli olarak kabul edilen febril konvülziyonun toplumda sık görülmesi ve nöbetin tekrarlama olasılığının yüksek olması nedeni ile takip edilmesinin önemli olduğu görülmektedir. Bu çalışmanın amacı, çocuk acil servisimize ateşli nöbet yakınmasıyla başvurup FK tanısı ile servise yatırılarak takip edilen 6 ay-6 yaş arası hastaların klinik, laboratuar ve sosyodemografik özelliklerinin saptanarak, hastaların FK rekürrens ve epilepsi gelişim risklerinin belirlenmesi ve izlemde değişik tedavi alternatiflerinin etkinliklerinin irdelenmesidir. Gereç ve yöntem: Adıyaman Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Sağılığı ve Hastalıkları acil ünitesine 01.09.2015-31.08.2016 tarihleri arasında, ateşli nöbet yakınması nedeni ile başvurup FK tanısı ile servise yatırılarak takip edilen yaşları 6 ay ile 6 yıl arasında değişen toplam 159 hasta alındı. Tüm hastaların sosyodemografik verileri ve risk faktörleri yanısıra klinik özellikleri, serum glukoz, sodyum, potasyum, klor, kalsiyum düzeyi, lökosit sayısı, hemoglobin, tam idrar tetkiki, 152 hastanın CRP değeri, 44 hastanın elektroensefalografi sonucu, 18 hastanın santral görüntüleme olarak çekilen bilgisayarlı beyin tomografisi (BBT) ve beyin MRG (Manyetik rezonans görüntüleme) gibi laboratuar parametreleri kaydedildi. Veriler SPSS (Statistical Package For Social Sciences) 23.0 programı (SPSS Inc., Chicago, IL, United States) kullanılarak analiz edildi. Bulgular: Çalışmamızda FK'lu çocukların ortalama yaşı 23.9±16,5 ay, erkek/kız oranı 1.12/1 bulundu. Olguların % 13.2'si preterm, % 86.8'i term olarak doğmuştu. İlk FK, en sık % 79.9 oranında 2 yaş altında izlendi. En sık ateş odağı %55.3 oranla üst solunum yolu enfeksiyonu idi. FK geçiren olguların,% 8.2'sinde ailede FK öyküsü, %20'inde ise anne ve baba arasında akraba evliliği vardı. FK geçiren çocukların rektal vücut ısısı düzeyleri ortalama 38.3± 0.64 °C idi. Olguların 142'si basit, 17'si komplike FK idi. Vakaların yapılan biyokimyasal tetkiklerinden; glukoz, elektrolitler, üre kreatinin, alanin aminotransferaz (ALT), aspartat aminotransferaz (AST) değerleri, tüm hastalarda normal bulundu. CRP'sine bakılan 152 olgudan 62'sinin (%40,7) CRP'si pozitif idi. Olguların %87,4'ünde Jeneralize tonik klonik (JTK) tarzında nöbetler görüldü. Hastaların 80'inde (%50,3) FK rekürrensi mevcut olup bunların 74'ünde 1 kez (92,5), 5'inde (%6,25) 2 kez, 1'inde (%1,25) 3 kez FK rekürrensi olduğu görüldü. Rekürrens vakalarının % 48,7'si erkek, % 51,3'ü kız idi. FK rekürrensi olan 80 olgunun 12'sinde (%15) ailesinde FK öyküsü saptandı. Kompleks FK geçirenlerde rekürrens oranı % 58,8 idi. Tüm olguların 44'üne Elektroensefalografi (EEG) çekildiği ve bunlardan 11'inin (% 25) EEG'sinin anormal olduğu tespit edildi. Komplike FK'lı olgularda basit FK'lı olgulardan daha yüksek oranda EEG anormalliği bulundu. Çalışmamızda 8 hastada (% 5) epilepsi gelişti. Basit FK'lı hastaların % 2,8'inde, komplike FK'lı hastaların ise % 23,5'inde epilepsi gelişti. Epilepsi gelişen toplam 8 hastanın 3'ünde (% 37,5) EEG anomalisi mevcuttu. Ailesinde epilepsi öyküsü olanların %20'sinde, üç kez FK atağı geçiren 5 hastanın 3'ünde (% 60) epilepsi geliştiği saptandı. Ailede epilepsi öyküsü ve EEG anormalliği olanlarda FK rekürrens riski artmış olarak bulundu. Çalışmamızda midazolam (iv) verilen grupta % 51,3, antipiretik alan grupta %50,3, fenobarbital alan grupta %50, fenitoin alan grupta ise % 48,7 oranında rekürrens geliştiği izlenmekle birllikte, uygulanan tedavi ile rekurrens gelişimi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki olmadığı tespit edildi. Sonuç: İyi seyirli olarak belirtilen FK'ların yüksek oranda rekürrens göstermesi ve genel popülasyona göre yüksek epilepsi riski olması nedeniyle takip edilmesinin önemli olduğu görülmektedir. Rekürrensi önlemede tedavi seçenekleri arasında belirgin farklılık olmadığını saptadık. Aileler, FK'a neden olabilecek ateş konusunda yeterince bilgilendirilmelidir ve gerektiğinde fazla zaman geçirmeden ateş düşürücü tedaviye ev ortamında başlamaları ve çocuklarını en kısa zamanda, en yakın sağlık merkezine getirmeleri konusunda uyarılmalıdır. Özellikle yüksek riskli çocuklar iyi seçilmelidir ve gerektiğinde aileler evde rektal diazepam uygulaması yönünde eğitilmelidir.Tedavide yaklaşımın amacı; akut konvülziyonu durdurmak, rekürrensi önlemek, epilepsi riskini azaltmak ve aileyi bilgilendirerek ateş fobisini azaltmaktır. Anahtar kelimeler: Çocukluk dönemi, epilepsi, febril konvülziyon, rekürrens, risk The assessment of risk factors and sociodemographic characteristics of the children, apply Pediatric Emergency Unit with febrile convulsion complaint and hospitalized in our clinic. Objectives: Febrile convulsions (FK) are the most common type of convulsions seen in children and are the top ranks among childhood neurological disorders. It is seen that the febrile seizure, which is considered to be a good course, is frequently seen in the community and it is important to follow the cause of the seizure with high possibility of recurrence. The aim of this study was to determine the clinical, laboratory and sociodemographic characteristics of patients hospitalized with febrile convulsion diagnosis between 6 months and 6 years of age and to determine the risk of recurrence and epilepsy and to evaluate the efficacy of different treatment alternatives in follow-up Materials and methods: Total of 159 patients ages ranged from 6 months to 6 years who apply to Emergency Unit of Child Health and Diseases of Adıyaman University Faculty of Medicine Education and Research Hospital with febril convulsion complaint and hospitalized with Febril Convulsions diagnosis, between 01.9.2015- 31.08.2016 were enrolled. All patients had sociodemographic data and risk factors as well as clinical features, serum glucose, sodium, potassium, chlorine, calcium level, leukocyte count, hemoglobin, complete urine test, CRP value of 152 patients, electroencephalography result of 44 patients, computerized brain imaging laboratory parameters such as tomography (CT) and brain MRI (magnetic resonance imaging) of 18 patients were recorded. Data were analyzed using the SPSS (Statistical Package For Social Sciences) 23.0 program (SPSS Inc., Chicago, IL, United States). Results: In our study mean age of children was 23,9±16,5 months and the ratio of boys/girls are 1,12/1. The most common incident of fever was the upper respiratory tract infection (55,3 %). The first febril seizure was before 2 years old (79,9 %). In children with febrile seizure, there was 8,2 % family history of febrile seizure and 20 % intermarriage between parents. In children with febrile seizure, the mean rectal body temperature was found 38,3± 0,64 °C. From the total cases of the children with febrile seizure, 142 had simple febrile seizure, and 17 had complex febrile seizure. Biochemical studies of the cases; glucose, electrolytes, urea creatinine, alanine amino transferase (ALT) and aspartate aminotransferase (AST) values were normal in all patients. CRP was positive in 62 out of 152 cases (40.7 %) who had CRP. In 87.4% of the cases, seizures were seen in the form of generalized tonic clonic (JTC). FK recurrence was present in 80 of the patients (50.3 %), and 2 times in 1 of 74 (92.5), 5 (6,25 %) and 3 times in 1 recurrence. Of the recurrence cases, 48,7% were male and 51,3 % were female. In the 80 children with recurrent febrile seizures, 12 (15 %) children had family history. In the children with complex febrile seizures, the febrile seizure recurrence rate was 58,8 % . Electroencephalography (EEG) was found in 44 of all these cases and 11 of them (25%) were found to have abnormal EEG. There was high prevalance of abnormal EEG in the children with complex febrile seizures than in the children with simple febrile seizures. In our study, there was epilepsy in 8 (5 %) children. The rate of epilepsy was 2,8 % in the children with simple febrile seizures since it was 23,5 % in the children with complex febrile seizures. EEG anomalies were present in 3 (37,5 %) of 8 patients with epilepsy. Epilepsy was found in 20 % of those who had epilepsy stories in their family, and in 3 (60 %) of 5 patients who had an epileptic attack three times. The recurrence rate of febrile seizures was high in the children with family history of febrile seizures and with abnormal EEG. In our study, the recurrence rate was 51,3 % in the group given midazolam (iv), 50,3 % in the antipyretic group, 50 % in the phenobarbital group and 48,7 % in the phenytoin group whereas there was a statistically significant difference between treatment and recurrence development no relationship was found. Conclusion: Febrile seizures, known as good prognosis, has high recurrence rates and has high risks of epilepsy than normal population so it is important to follow up febrile seizures. In preventing recurrences, although we could not find any difference among different treatment strategies In terms of fever causing febrile seizures, the children with high risk should be choosen wisely, to train the families for reducing body temperature fever and using rectal diazepam and warn them to take health care in an health center in time when needed. The main goal of the management is to discontinue the acute episodes, to prevent the recurrence, to lower the risk of epilepsy and to instruct the families to reduce the phobia of fever. Key words: Childhood, epilepsy, febrile convulsion, fever, recurrency, risk
Collections