Türk ev tozu mite faunasının saptanması, üretilmesi, antijen elde edilmesi ve antijen-hasta ilişkisinin kurulması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
ÖZET Ev tozu için major allerjen kaynağı olan mite 'lar allerjik nezle ve astma gibi hastalıklarda rol oynayan en önemli allerjenlerdendir. Ankara ev tozlarında mite ( + ) ligi evlerin %29 unda, hastalarda %39 unda ve kontrol grubunda da %22 sinde bulunmuştur. Bu çalışma ile ilk kez geniş bir mite fauna araştırması yapılmış ve Türk ev tozlarında Dermatophagoides cinsi mite'lardan özellikle D. pteronyssinus 'un yaygın olduğu( Ankara faunasında evlerin %23 ünde ve hasta evlerinin %41inde) saptanmış D. farina 'ya ise ancak 1 hasta evinde rastlanmıştır. Yine ev tozlarımızda başlıca G. domesticus(%28-36), T. putrescentiae (%20- 27), A. siro(%8-27) ve L. destructor (SSİ5-18) olmak üzere depo mite 'lan ve Cheyletidae (359-22),Gamasidae (%5-14) gibi Predator mite'ların da oldukça fazla miktarda oldukları gösterilmiştir. Çevre faktörü olarak nemliligin(P<0.001) ve ev tipinin ( gecekondularda apartmanlardan daha fazla) önemi olduğu (P<0.01), kış mevsiminde ısınma sisteminin (sobalı evlerde kaloriferlilerden fazla) (P<0. 001) ve evlerde zahire bulunuşunun mite varlığı ve türlerinin yaygınlığında önemi olduğu sonucuna varılmıştır. Ankara faunasında bulduğumuz mite'lardan Dermatophagoides pteronyssinus, Tyrophagus putrescentiae ve Acarus siro'ların üretilmeleri sağlanmıştır. Bunlardan T. putrescentiae ve A. siro ile ve yurt dışından getirilen D. pteronyssinus ve D. farinae kuru mite antijenleri ile V/W standardizasyonuna göre saf mite antijen ekstreleri elde edilmiş ve deri testleri aracılığı ile hastaların bu antijenlere duyarlılıkları saptanmıştır.Deri testleri aracılığı ile ev tozunun esas allerjenik komponentinin D. pternyssinus (%100) ve D. farinae(%94) olduğu gösterilmiş, depo mite'larmın da ülkemizde buna katkıda bulunabilecekleri düşünülmüştür. 82 hastanın 53 ü (%64.5) D. pteronyssinus ile(+) deri reaksiyonu verirken 30 sağlıklı kontrolün 3 ü(%10) (+) reaksiyon vermiş ve buda allerjik nezle ve astmada mite duyarlılığının önemini ortaya koymuştur(P <0.001). Yine çalışmada anamnezde ev tozu duyarlılığı tanımlanmasının önemi açığa çıkmış (%77 hastada cilt testi +) ve mite duyarlı hastaların önemli bölümünün yıl boyu rahatsız oldukları (%61.9) saptanmıştır. Spesifik mite türleri ile yapılan deri testlerinin karşılaştırılmasında D. pteronyssinus (Ss64. 5) ve D. farina ile(%57) deri testleri pozitifliğinin depo mite 'lan olan T. putrescentiae (%49), ve A. siro(%48) dan fazla olduğu saptanmış, 45Reaksiyon şiddetlerinin de Dermatophagoideslerde yüksek olduğu görülmüştür. Yine spesifik türlerin kendi aralarındaki ilişkiler incelendiğinde D. pteronyssinus ile D. farinae arasında çok güçlü bir korelasyon saptanmış (%100) (P<0. 001), D. pteronyssinus ile T. putrescent iae(%95) <P<0.001) ve A. siro(%95) (P<0.001) aralarında da güçlü ilişki bulunmuştur. Ev tozunda mite bulunuşu ile deri testleri arasında istatistiki bir korelasyon saptanmamı ş(P>0. 05), mite duyarlılığının maruziyetten ziyade genetik yapı nedeni ile oluşabileceği düşünülmüştür. Sonuç olarak anamnezde ev tozundan rahatsızlık duyduğunu belirten ve tüm mevsimlerde yakınmaları olan hastalar başta olmak üzere allerjik nezle ve astma tanısı alan hastalarda ev tozu mite duyarlılığı spesifik testlerle ortaya konulmalıdır. Depo mite'ı duyarlılığı da olabileceği düşünülen hastalarda bu mite'ların antijen ekstreleri de antijen paneline eklenmelidir. 46
Collections