Orta şiddetli akne vulgariste aralıklı ve düşük doz isotretinoin tedavilerinin etkinliklerinin karşılaştırılması
- Global styles
- Apa
- Bibtex
- Chicago Fullnote
- Help
Abstract
Orta şiddetli aknede intermittan ve düşük doz sürekli isotretinoin kullanımının etkinliğinin araştırılması ve karşılaştırılmasını amaçladığımız çalışmamızda, Ağustos 2008 ile Mart 2009 tarihleri arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı' na başvuran ve klinik olarak orta şiddetli akne tanısı düşünülen 15 yaş üstü 28 erkek, 42 kadın toplam 70 hasta alındı.Hastalar iki gruba bölünerek 6-8 aylık tedavi süresince aylık kontrollerle takip edildi. Hastaların tedavi öncesi ve tedavi süresince yapılan kontrollerde laboratuar tetkikleri, akne şiddet skorlamaları, 3 ayda bir klinik olarak fotoğraflamaları ve vizüel analog skala ile değerlendirmeleri yapıldı. Sonuç olarak her bir gruptan 30' ar hasta (toplam 60 hasta) tedaviyi başarılı şekilde tamamladı. Gruplar arasında tedaviye yanıt açısından anlamlı bir farklılık saptanmadı. İntermittan tedavi grubunda 13 hasta, düşük doz grubunda ise 7 hasta tedaviyi 8 ayda tamamladığından, tedaviye yanıt hızı açısından düşük doz grubunun daha üstün olduğu düşünüldü. Ayrıca, düşük doz tedavi grubunda hastaların tedaviye uyumunun daha yüksek olduğu gözlendi.Tedaviyi başarılı şekilde tamamlayan 60 hasta idame tedavisi olarak topikal adapalen jel tedavisine geçilerek nüks açısından tedavi sonrası 3. ve 6. aylarda kontrol edildi. Düşük doz grubunda tedavi bitimindeki skor değerlerine göre tedavi sonrası 3 ve 6. aylardaki skor değerlerinde anlamlı bir değişme saptanmazken, intermittan tedavi grubunda kontrollerdeki skor değerlerinde artma olduğu görüldü. Düşük doz grubunun nüks açısından intermittan gruba göre daha üstün olduğu görüldü.İntermittan tedavi grubunda tedavi sonrası 6. ayda 3 hastada tekrar sistemik tedavi başlanmasını gerektiren nüks saptanırken, düşük doz grubunda hiçbir hastada tekrar sistemik tedavi başlanmasını gerektirecek nüks olmadığı görüldü. Bu bulgularla, düşük doz grubunun relaps açısından intermittan grubuna göre daha üstün olduğu görüldü.Her iki tedavi grubunda da ilaç iyi tolere edildi, bir hastada tedavinin 4. ayında ilacın kesilmesini gerektiren malar raş ve fotosensitivite gelişmesi dışında tedavi kesilmesini gerektirecek önemli bir yan etki saptanmadı.Sonuç olarak; orta şiddetli aknede intermittan ve düşük doz tedavi şekillerinin hastalar tarafından iyi tolere edildiği, tedavi başarısının klasik tedaviler kadar yüksek olduğu, ancak düşük doz tedavi şeklinin intermittana göre hasta uyumu, tedaviye yanıt süresi, tedavi sonrası relaps gelişme riski açılarından daha üstün olduğu gösterildi. In the study in which we aimed to compare and examine the efficiency of intermittent and low-dose continuous isotretinoin usage in bland acne; 70 patients, 28 male and 42 female patients, who applied to Ankara University Faculty of Medicine Department of Dermatology between the dates of August 2008 and March 2009 and who are expected to have bland acne diagnosis had been included in the examination.The patients were divided into two groups and followed up for their treatment processes which last 6-8 months by monthly checks. Laboratory tests, acne severity scorings, photographing clinically for every three months and evaluation by visual analogue scale had been carried out in the controls made during the post treatment and treatment phases. After all 30 patients from each group (60 patients in total) had completed the treatment successfully. A significant difference in response to treatment was not encountered. 13 patients from intermittent group and 7 patients in low-dose group have completed the treatment in 8 months. Thus, it was consulted that the lower-dose group is more ascendant than the other group in terms of the rate of response to treatment. Besides, it is observed that the adaptation to the treatment method is better in the low-dose treatment group.Tropical adapalene gel treatment was chosen as the maintenance treatment for 60 patients who completed the treatment successfully and they were controlled again on third and sixth months after the treatment in terms of recurrence. A significant difference was not encountered between the scores after three and six months and the scores at the end of the low-dose treatment. However, in the intermittent treatment group the scores increased. It was observed that the low-dose treatment is more successful than the intermittent treatment by means of recurrence. It was detected that 3 patients who were in the intermittent group had recurrence six months after the treatment which needs systemic treatment again. On the other hand, no recurrence was seen which needs systemic treatment in the low-dose group. By these outcomes, it can be said that low-dose group is better than the intermittent group in terms of relapse.The medicine was well tolerated in both of the groups; any significant side effect which requies the treatment to be quitted was not detected except for one patient who the treatment required to be quitted at the fourth month of the treatment due to malar rash and photosensitivity.In conclusion, it is observed that the intermittent and low-dose treatment methods for bland acne are well tolerated by the patients, that the treatment success is as higher as in the classical treatment methods, that however the low-dose treatment is better than the intermittent treatment in terms of patient adaptation, rate of response to treatment and risk of relapsing.
Collections